18

8.9K 589 236
                                    

Çalan lanet alarm ile şişmiş gözlerini aralarken okuldan nefret ettiğini bir kez daha küfür ederek dile getirdi. Sabahın köründe okula gitmek zorunda olmak gerçekten kötüydü.

Komidinin üzerindeki telefonunu eline alıp alarmı durdurduğunda bakışları belini sıkıca sarmış kollarına değindi yüzünde hafif bir tebessüm peydah olurken telefonunu tekrardan komidinin üzerine koyup ellerini belindeki kollara sarıp belinden uzaklaştırmaya çalıştı fakat bu eylemi esmer tenlinin belini daha sıkı sarmasıyla son buldu.

"T-Taehyung" çatallaşan sesiyle yanında melek gibi uyuyan esmer tenliye seslendiğinde esmer tenli kaşlarını çatarak başını boynuna gömerek fısıldadı

"Böyle kalalım" esmer tenlinin boğuk çıkan sesi Jungkook'un kulaklarını kutsarken titrek bir nefesi içine çekti.

Şuan aynı yatakta sarmaş dolaş yattığı adamla arasında resmi bir ilişki yoktu resmi ilişkiyi bırak duygusal sayılacak bir ilişki bile yoktu lakin kendini onun kollarında huzurlu hissediyordu. Ona karşı olan duygularına hâlâ henüz bir isim veremesede kollarında huzur bulduğu net bir gerçekti öyle ki son zamanlarda ailesi dahi aklına gelmiyordu. Esmer tenli adam ona her şeyi unuttuyordu sevgili olmadıklarını bile,

"Okula gitmem gerekiyor" Jungkook kısık çıkan sesiyle fısıldadığında boynunda hissettiği dudaklar ile ellerini yumruk yaptı

"Bence bir güncük okulu eksen bir şey olmaz" nazlı çıkan sesiyle konuşan esmer tenliye ne tepki vermesi gerektiğini bilmiyordu ama o ses tonuna içinin eridiğine yemin edebilirdi.

Esmer tenlinin nazlanan ses tonu bu dünyada duyup duyabileceği en mükemmel ses tonuydu.

"Hımm sanırım haklısın" demesiyle esmer tenlinin kolları belinden ve başıda hızla boynundan uzaklaştığında boşluğa düşmüş gibi hissetmişti yüzü asılırken bir anda kendinden neden uzaklaştığını anlayamamıştı ve sorma ihtiyacı hissettiğinde üzerindeki ağırlık ile açılan ağzı kapanmak zorunda kaldı.

Çünkü Taehyung ağırlığını tam vermeyerek üzerine çıkmıştı, ve hafif şişmiş gözleri, dağılmış siyah uzun saçları, şişmiş kırmızı dudakları ile üzerinde bir ilah gibi duruyordu ve Jungkook bu görüntü karşısında yutkunmadan edemedi. Kalbi ise o saniyelerde atmayı bırakmıştı.

"Uslu sevgilim benim"

Jungkook ne tepki vermesi gerektiğini bilmiyordu kirpiklerini kırpıştırıp durmak başka bir şey yapmıyordu. Taehyung onun bu haline gülümseyerek dudaklarını saniyelik olarak dudaklarına bastırdığında Jungkook o an nefes almayı da bırakmıştı çünkü bu olanlar ona çok fazlaydı.

Dudakları üzerindeki baskı çekildiğinde ciğerlerine derin bir nefes çekip ne ara kapandığını bilmediği gözlerini araladı ve araladığı anda esmer tenlinin dudaklarını karnında hissetti yumruk yaptığı ellerini sıkarken tırnaklarının etine batıp canını yakması o an için umrunda değildi çünkü çıplak karnında hissettiği sıcak dudaklar o saniye ölümü olabilirdi.

Taehyung dudaklarını sırıtarak Jungkook'un karnından çektiğinde gözleri Jungkook'un dağılmış haline takıldığında daha bir keyifle sırıtıp Jungkook'un üzerinden kalkarak dolabına doğru adımladı

"Hadi kalk kahvaltı yapalım"

Jungkook az önce olanların hâlâ etkisinden çıkamazken dağınık bir şekilde başını aşağı yukarı salladı.

Kabul etmesi gerekiyordu ki Taehyung'tan fena hâlde etkileniyordu hatta belkide etkilenmeninde bir tık üstünde duygular besliyordu.

•••

Irkçı bir insan asla olmamıştı veya cinsiyetçi lakin yaşadığı toplumun etkisi üzerine aynı cinsin birbirinden hoşlanması veyahut birbirini sevmesi her zaman yanlış gördüğü bir durumdu. Homofobik değildi aşkı kalıplara sığdırmaya çalışan cahil bir insanda değildi. Aşkın bu dünya üzerinde en kutsal şey olduğunu kendini bildi bileli savunuyordu.

Aşk onun için kutsaldı ve yaşayacağı bu kutsal duyguyu bir erkek veya bir kadınla yaşamak onun için bir sorun değildi sadece yargılanma korkusu onu sınırlandırıyordu lakin Taehyung ile tanıştıktan sonra bir çok sınırı aştığınında farkında olaraktan bu durumu pek kafaya takmıyordu. Sonuçta Kim Taehyung gibi birisi ile aynı evde yaşıyordu ve bir çok kez ten teması yaşamışlardı hatta öpüşmüşlerdi...

Güzel başlayan sabahlarının ardından şuan bulunduğu durum gerçekten berbat hissettiyordu. Endişe ve heyecanla geldiği evin kapısını titreyen elleriyle çaldığı saniyelerde birazdan olacaklardan haberi yoktu.

Yüzünde buruk bir tebessüm vardı ve gözleri sürekli arabadan onu izleyen esmer tenlinin üzerindeydi, kalbi deli gibi atarken duyguları karmakarışık bir hal almıştı.

Kapıya vurduğu her an tekleyen nefesleri ile sakin olmaya ve derin derin nefesler almaya çalıştı ama yapamadı.

Her geçen saniye kalbinde oluşan sancı artarken aklından geçen kötü veya olumsuz düşünceleri düşünmemeye çalıştı.

Babası işte ve annesi de alışverişte olmalıydı.

Evet evet kesinlikle öyleydi yoksa dakikalardır çaldığı kapının açılmamasının başka bir açıklaması olamazdı.

Gelmişti hatta bu sefer kendisi tek bir kelime söylemeden esmer tenli onu buraya ailesinin evine getirmişti. Sokağa girdikleri saniyede Jungkook'un gözleri dolsada tuttuğu esmer el ona güç verir nitelikteydi ve şuanda o ellere ihtiyacı olduğu hissederek elini arabadan onu izleyen esmer tenliye doğru uzattı. Açılmayan kapının ardından komşularından duyduğu sözler yıkılışı olurken sadece esmer tenlinin onun elini tutmasına ihtiyacı vardı.

Babası işe annesi de alişverişe gitmemişti. Anne ve babası temelli olarak bu şehirden gitmişti...






Uzun zaman sonra bölüm atma sebebim tabikide aşağıya bırakacağım fotoğraf falan değil aaa













Patient | TaekookWhere stories live. Discover now