The Kth Boy

Pişmanım

Merhabaaaa

Uçan tekme Taehyung geldi.

Bugün bir karar verdim. Bir fici bitirmeden diğerlerini yazmayacağım. Belki çok fazla yazmak isterim ve diğer iki fice -Taengun, Beyond Dreams |Taekook- bölüm atabilirim ama önceliğim TKB olacak.

Neyse fazla uzatmak istemiyorum sizi köşenize alalım.

İyi okumalar...

***

Çok yakındık.

Aklımın sınırlarını zorlayan düşünceler vardı. Ve ben bu düşünceleri gerçeğe dökmek istemiyordum. Hayatımın yanlışı olurdu. Ani gelen cesaret için şu an pişmandım çünkü çok yakınımdaydı ve ben, bu yakınlığımızdan yanlış bir şey yapmamak için kendimi zor tutuyordum.

Ancak bunların aksine, yapacağım yanlış için pişman olmayacağımı söyleyen sesim, her şeyi siktir et diyordu. En fazla ne kaybedecektim ki?

Jimin henüz yeni gitmişti ve aklının bende olduğunu adım kadar emindim. Ben ise, Jimin'in gitmesinin hemen ardından Taehyung'a yaklaşmak istemem durumun ne kadar ironik olduğunu gösteriyordu.

Taehyung'un yüzüne odaklanmış bir şekilde gözlerine bakıyordum. Bakışlarındaki yoğunluk gittikçe artarken, ortamın havası bir anda sıcak olmuş gibiydi.

Gözlerimle yüzünü taramak istediğimde ilk durağım sol burun deliğinin üstündeki ben olmuştu. Silik bir görüntüsü vardı. Yüzünü taramak isteyen bakışlarım, hemen burnunun altındaki dudağa kayınca yutkunmadan edemedim. Öyleki sesli yutkunuşumu duyduğuna emindim.

Kendimi toparlamak adına gözlerimi hızla kahvelerine çıkardığımda, yumuşamış olan ancak yoğun bakışlar eşliğinde dudaklarıma baktığını görmüştüm. Bu durum, bir kez daha istemsizce yutkunmama sebep olduğunda onunda ademelmasının hareket ettiğini göz ucuyla görmüştüm. Dudağıma indirmiş olduğu bakışlarını tekrar gözlerime çıkardığında ona biraz daha yaklaşmaya başlamıştım. Kendimle çelişiyordum resmen. Biraz önce söylediğim şeyler ile isteklerim bir değildi.

Evde yalnızdık. Şu an içeri ne Jimin gelebilirdi ne de bir başkası. Yalnızdık. Bu durum ise beni rahatsız etmezken kendime bir kez daha şoke olmadan edememiştim.

Onun yoğun bakışları eşliğinde, kızarmış yanaklarımla beraber ona biraz daha yaklaştığımda gözlerini kapattığını ve dudaklarını araladığını görmüştüm. Bu ilahi görüntü karşısında bir kez daha şükretmiştim.

Benden bir adım beklediği aşikardı şu an. Benden beklediği adımı ona vermek isriyordum ancak içimde yer edinmiş bir his, bunu yapmamamı söylüyordu.

Aramızdaki ilişkiyi nereye doğru gidiyordu hiçbir fikrim yoktu. Ona karşı bir şeyler hissetmeye başladığımın bilincindeydim. Ancak içimdeki o his ise beni yiyip bitiriyordu.

(⚠️RAHATSIZ OLACAKLAR VARSA LÜTFEN OKUMASINLAR. BU KISMI ATLAMAK İSTEYENLER İÇİN BELİRTEÇ GİBİ BİR ŞEY KOYACAĞIM ORDAN DEVAM EDEBİLİRLER.⚠️)

Ancak dudaklarına bakan gözlerim ve karıncalanmaya başlayan avuç içlerim içimdeki o hissi siktir et diyordu, şu ana kadar hiç kendi istediğim şeyi yaptığımı hatırlamıyorum ancak şu an istiyordum. O kiraz kırmızısı dudaklara yapışmak istiyordum.

İçimdeki cesaret kırıntılarına dayanarak bende onun gibi yapıp, gözlerimi kapatarak birleştirdim dudaklarımızı. Dudağının yumuşaklığı karşısında inlememek için kendimi zor tutuyordum ancak akla hayale sığmayacak yumuşaklığı dişimin arasına aldığımda inlemeden edememiştim.