Tanrı Günahlarımızı Affetmeyecek

80 11 22
                                    

Bu bölümü okurken size dinlemenizi tavsiye ettiğim müzikleri yazmak istedim. Umarım dinlersiniz.

Hande Mehan- Bir Kızıl Goncaya Benzer Dudağın

Dedublüman - Merdiven

Dedublüman - Günü Gelir

Gripin - Aşk Nerden Nereye

Zaten popüler şarkılar olduğu için çalma lisetinizde olduğunu düşünüyorum:)

İyi okumalarr...

***

Jimin'in söylediği şey üzerine benim de bakışlarım Taehyung'a kaymıştı fakat Taehyung bana değil Jimin'e bakıyordu. Kısa bir süre bekledim lakin Jimin'in lafının üzerine kimse bir şey dememiş, kendi aralarında bir bakışma gerçekleştirmişlerdi. Ortamın havası çok gergindi ve kimin ne diyeceği hakkında asla bir tahminde bulunamıyordum.

Asıl mesele ise Jimin'in bahsettiği 'Taehyung'un yalanları' nelerdi işte onu asla kestiremiyordum. Benden gizlediği şeyler olduğunu elbette biliyordum fakat ne hakkında olduğunu asla tahmin etmiyordum.

"Biriniz artık bir şeyleri bana anlatsın." sesim sakindi, hiç beklemediğim türden bir sakinlikti bu. Kendimi neye hazırlamıştım bilmiyordum fakat şimdiden kabullenmiş gibiydim.

"Jungko-" Namjoon'un bana seslenmesi üzerine bakışlarımı ona çevireceğim esnada Jimin'in sesi bir kez daha duyuldu.

"Sen değil," gözlerini Taehyung'dan ayırmadan konuşmaya başlamıştı.

"O anlatacak." sesi net, tavrı kesindi. Kimin anlayacağı ise bariz bir şekilde ortadaydı.

Taehyung.

Üçü arasında dönüp dolaşan bakışlarımı Taehyung'da kenetlediğimde kalbimin sesi duyulacak diye bir an korkuya kapılmıştım. Korkudan mıydı yoksa ortamın gericiliğinden dolayı mıydı bilmiyordum fakat çok hızlı atıyordu. Ya da duymak istemediklerinden miydi işte orası muammaydı.

Jimin ve ben Taehyung'a bakarken Namjoon'un bakışları hala benim üzerimdeydi. Bunu göz ucuyla görebiliyordum ve müthiş derecede rahatsız hissediyordum. Onda beni rahatsız edecek bir şeylerin olduğunu en başından beri fark etmiştim fakat şimdi hiç çekinmeden böylesine bakması daha da ürkütmüştü beni.

Taehyung boğazını temizleyerek diz kapaklarına yasladığı dirseklerini çekmiş ve dik bir pozisyonda oturarak bakışlarını bana çevirmişti. İrislerinde gördüğüm ifade elbette ki az önce telefona baktığındaki ifade ile aynıydı. Öfke, pişmanlık, kararsızlık, çelişki...

Kaşlarım gittikçe çatılmıştı, hatta bir ara başıma giren ağrının sebebinin kaşlarımı çatmaktan dolayı olduğunu anlamamla tekrar eski halini aldırmıştım fakat istemsizce çatılmıştı tekrar.

Boğazını temizleyen Taehyung ağzını araladığı esnada Jimin "En başından anlatacaksın." demişti son kez.

Evet son kez sakin konuşmuştu.

Taehyung ona kısa bir bakış attıktan sonra sert bakışlarını tekrar üstümde durdurdu. Tekrar boğazını temizledi ve bana bakmamak için başını çevirerek başka bir yöne doğru konuşmaya başladı.

"Sen o eve geldiğinde, aslında her şeyi biliyordum."

Her şeyden kastının ne olduğunu tahmin etmek için düşünmeye başlayacaktım ki Taehyung soluksuz bir konuşmaya kendini hazırlamış gibi derin bir nefesi içine çekti ve araladı ağzını.

The Kth BoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin