GK-3

76.5K 3K 396
                                    

Resimdeki Toprağın kardeşi Talha.Seveceğinizi düşündüğüm bir karakter ve hikayenin başrollerinden biri .
İyi okumalar.

Toprak Beyin ani hareketiyle neye uğradığımı şaşırırken kocaman açtığım gözlerimle ona baktım.O da şaşkın ve uykulu gözleriyle bana bakıyordu.Bu bakışma bir kaç saniye daha sürdükten sonra Toprak Bey kendine geldi , üzerimden kalktı ve elimden tutup beni de kaldırdı.

"Sen ne yapıyorsun burda ?"

"Sizi uyandırmaya çalışıyordum." Dedim yavaşça.Fazlasıyla utanmıştım.

"Peki sana beni uyandırman gerektiğini kim söyledi ? Ben söylediğimi hatırlamıyorum da."

"Anneniz. Önemli bir toplantınız olduğunu söyledi."

"Doğru." Dedi o anda.Ama sesi unutmuş gibi telaşlı çıkmıyordu.Adeta dalga geçer gibiydi. "Nasıl unuttum ? Hemen kahvaltımı getir."

"Tamam." Deyip odadan çıktım yavaşça.Kapının tamamen kapandığından emin olduktan sonra ise elimi kalbimin üzerine götürüp 3 derin nefes aldım.Az önce az kalsın ölüyordum.Toprak Beyle o pozisyonda belli bir saniye kalmak kalbimin teklemesine , mantığımın anlık devre dışı kalmasına neden olmuştu.Hemen mutfağa inip hızlıca bugünkü kahvaltısını hazırladım. Hazırladığım tepsiyi yukarıya çıkarırken koridorda karşılaştığım yakışıklı yüz hiç tanıdık değildi.Beni görünce baştan aşağı süzdü ve dudağı kıvrıldı.

"Selam. Dedi gülümserken. "Sende kimsin bakalım."

"Ben Güneş.Toprak Beyin yeni hizmetçisiyim."

"Memnun oldum.Bende Talha.Toprak Beyin kardeşiyim." Dedi tatlı bir şekilde.Komik ve sempatik tanıtma şekli ile yüzünde bulunan içten gülümsemesiyle ondan olumlu bir elektrik almıştım.Tatlı kahverengi gözleri ve açık kahverengi saçları vardı.Toprak Bey kadar olmasada yakışıklıydı.Konuşurken bende ona kibarca gülümsedim.

"Memnun oldum Talha Bey."

"Ah lütfen.Bana Talha de.Aramıza mesafe koyma Güneş." Dedi sanki bir tiyatro sahnesindeymişiz gibi.Bu replik okurmuş gibi konuşması beni daha da güldürmüştü.Gerçekten çok komik ve iyi bir insana benziyordu.Abisinin aksine.

"Vay canına." Dedi ben gülüşümü yavaş yavaş küçük bir tebessüme dönüştürürken."Bu kadar güzel güldüğün için seni bir yere kapatmalılar.Ah benim şu kör olasıca abim çok şanslı."

Utanarak gözlerimi kaçırdım.Tam teşekkür etmek için ağzımı açmıştım ki Toprak Beyin sesiyle olduğum yerde irkildim. Kapısının önünde durmuş bizi izliyordu.

"Güneş.Kahvaltı bekliyorum."

"Geldim.Hoşçakalın Talha Bey."

"Bay bay Güneş. Görüşürüz abicim."

Talha merdivenlerden hızla inip kattan uzaklaşırken bende odasına geri giren Toprak Beyin arkasından odaya girdim. Kahvaltı tepsisini çalışma masasına koyarken konuştu.

"Bir daha ki sefere bana kahvaltı getir dediğimde kardeşimle flörtleşmek yerine kahvaltımı getir."

Flört ? Flörtleşmek.Sadece konuşmuştum.Aslında o konuşmuş, ben sadece cevap vermiştim
Kardeşi onun aksine oldukça insan canlısıydı ve bu evde insan canlısı biri ile konuşmak bana iyi gelebilirdi.Beni odasında bekleyen mesafeli ve çatık kaşlı patronumdan sonra.

"Ben Özür dilerim. Konuşunca bırakıp gelemedim."

"Sende oldukça memnun görünüyordun."

"Kardeşiniz çok esprili ve komik biri."

GÜNEŞİN KARANLIĞI Where stories live. Discover now