the devil's daughter (BÖLÜM 20: CEHENNEM ATEŞİ)

9.9K 584 52
                                    

BÖLÜM 19 : CEHENNEM ATEŞİ

Göz kapaklarını yavaş yavaş araladı. Odasındaydı. Vücudunda hafif bir ağrı vardı. Yattığı yerden doğrulup üstündeki siyah elbiseye baktı. Kanla doluydu ve karın kısmı yırtılmıştı. Elini elbisenin yırtık kısmından görünen beyaz tenine değdirdi. Canı acımıyordu. Mucizevi bir şekilde yarası kapanmıştı. Eve ne zaman geldiğini bile hatırlamıyordu. Gözlerini kapattı ve dün olanları hatırlamaya çalıştı. Her şey bulanıktı. Net olarak hatırladığı son şey İsrafil 'in kolları arasında, kanlar içinde acı çektiğiydi. Titreyen bacaklarla ayağa kalktı. Adımları çelimsizdi. Siyah elbisesini pürüzsüz teninden sıyırdı. Kanlar içinde kalmış sutyenini de çıkardıktan sonra yerine dolgun göğüslerini destekleyen beyaz saten sutyenini giydi. Üzerine lacivert, askılı elbisesini geçirdikten sonra odadan çıktı. Katherine, koltuğa uzanmış kitap okuyordu.

"Günaydın."

Katherine cevap verme gereği duymadan onu eliyle selamladı ve kitabını okumaya devam etti.

"Bu sabah hiç Lucifer 'ı gördün mü?" dedi Alyssa tedirgin bir sesle.

Kafasını hayır anlamında salladı Katherine. Normalde çoğu zaman evde olmazdı Lucifer, ama bu sefer evde olmaması Alyssa 'yı tedirgin etmişti. İsrafil 'in Lucifer 'ı öldürebileceği ihtimali geliyordu kafasına. Ama eğer öyle olsaydı Alyssa 'yı ve diğer tüm şeytanları da götürmüş olurdu. Korkuyla titredi. Lucifer olmadan kendini güvensiz hissediyordu. Her ne kadar dün gece onun acı çekmesine göz yummuş olsa da içinde ona karşı farklı bir güven vardı.

Seri adımlarla dışarı çıktı. Sadece yürüdü. Ormanın huzur verici derinliklerine doğru... Karla kaplanmış ağaç dallarına baktı. Mükemmel bir manzara vardı. Yürümeye devam etti. Yolun sonunu bilmeden öylece yürüdü. Üşümüştü. Çıplak kollarını eliyle sıvazladı ve bir anda durup yukarıya baktı. Soğuktan dolgun dudakları kızarmış ve çatlamıştı. Bir işaret bekledi. Lucifer 'ın iyi olup olmadığı konusunda endişeliydi. Sadece gelip iyi olduğunu söylemesi yeterliydi. Bu duyguları neydi peki? Merak etme, sahiplenme duygusu... Bunu da her zaman olduğu gibi Lilith 'in üstüne attı. Lucifer umurunda değilmiş gibi davranmaya devam edecekti. Ama öyle olmadığını herkesten iyi biliyordu.

Çıplak ayaklarıyla bembeyaz olan karın üstüne uzandı. Tıpkı bir yatak gibi yumuşaktı. Ancak soğuk bir yatak... Titredi. Teni soğuktan mora dönmeye başlamıştı ancak aldırış etmeden yatmaya devam etti. Gözünden sızan bir damla yaş karların üstüne düştü. Ölmüş olabilir miydi gerçekten? Cehenneme geri mi dönmüştü? Eğer öyleyse her şeyin başına dönmek zorundaydı. Ancak bunu yapacak gücü ve cesareti kalmamıştı artık. Pes etmeye hazırdı.

Üstüne doğru eğilen yüz ile yattığı yerden sıçradı. Bu İsrafil 'di. Hızla çarpan kalbini yatıştırdı ve en sakin tavrı ile İsrafil 'in karşısına dikildi.

"Ne işin var burada?"

İsrafil, otuzunu geçmiş olgun bir erkeğin bedenine girmişti. Yaşına göre fazla karizmatikti. Uzun kumral saçları ve güzel bir gülümsemesi vardı. Gülümsediği zaman ortaya çıkan kırışıklıklar onu daha çekici yapıyordu.

Cevap vermeden önce Alyssa 'nın yanına yaklaştı ve elinin tersi ile Alyssa 'nın yanağını okşadı.

"Seni özledim." Dedi ve en neşeli hali ile kahkaha attı. Büyük kahkahasının ardından aniden ciddileşti ve elini Alyssa 'nın yanağından çekti.

"Dalga geçiyorum. Bütün şeytanlardan nefret ederim."

Alyssa en cüretkâr halini takındı ve bir adım geriye gitti. İsrafil 'in güzel melek kokusu onun midesini bulandırmıştı.

Şeytanın Kızı -Tamamlandı-حيث تعيش القصص. اكتشف الآن