08: the deeper that I go

243 41 62
                                    

Altıncı sınıf daha ilk haftasıyla Sehun'u her zaman olandan daha çok yormuştu. Her şeyden önce arkadaşlarıyla SBD'lerine göre seçtikleri dersler çoğu zaman birbiriyle eşleşmiyordu, derslerde her zaman Jongdae ile olmaya alışan Sehun buna içerliyordu. Aynı saate koyulmuş olan Astronomi ve Sihirli Yaratıkların Bakımı dersi nedeniyle giriş katında ayrılmalarından önce, Sehun Profesör Grubbly-Plank'ın bugün hangi konuyu işleyeceğini düşünse de, içindeki sıkıntıyı atamadığını fark etti. Aradan geçen iki günde işler çok Hogwartsvari gelişmişti ve hala bitmeyen Aritmansi ödevleri yüzünden Sehun çoğu arkadaşından geride kalmıştı.

"Sehun, bu arada Xing, haftasonu henüz Quidditch antrenmanları başlamadan birlikte bir şeyler yapmayı teklif etti. Senin adına da kabul ettim ama istersen sen de bir konuş onunla." Sehun, Jongdae'yi başıyla onayladı. Her ne kadar aritmansi belasıyla bir süre şarkı için nota analizi yapması gerekiyor olsa da, bunu başka zaman da halledebilirdi.

Jongdae sırtına bir kez vurup iyi dersler diledikten sonra Astronomi kulesine giden merdivenlere doğru dönerken Sehun da tek başına SYB dersinin olacağı yere doğru ilerledi.

SYB sınıfı, her zaman aynı yerde yapılmadığı için bahçede sıralar yerine buldukları ağaç diplerine ya da taş duvarların üzerine otururlardı ve Sehun kendisine güzel bir yer bulmak için ne kadar önceden gitmek istese de, Jongdae yemeği ile oldukça meşgul olduğu için bunu ona söylememiş ve sakince en yakın arkadaşının yemeğini bitirmesini beklemişti.

Sonunda o da öğrencilerin arasına karıştığında, Chanyeol ve Yixing'i taş duvarın üzerine oturmuş konuşurlarken gördü. Bu kendi kendisine gülmesine neden olurken, Yixing'in ejderha sevgisinin nasıl olup da aklına gelmediğini düşündü. Yalnız girdiği dersler onu beklediğinden daha çok tedirginleştiriyordu, artık altıncı sınıf oldukları için çoğunlukla ders iki bina arasında işlenmiyordu, ders programındaki çakışmalara göre ikiye bölünüyorlardı. İksir dersi ve Biçim Değiştirme dersi bu konuda yine taviz vermemişti belki ama Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dahil çoğu dersi, bu şekilde dört binadan öğrenciyle karışık almaya başlamışlardı.

Yixing ve Chanyeol'ün yanında yer olmadığı için boş görünen bir ağacın altına çantasını bırakıp duvarın önüne onların yanına gitti. Chanyeol önceki günlere göre artık daha neşeliydi, Sehun bunun Quidditch mevzusunun büyük oranda etkisini kaybetmesinden kaynaklı olduğunu düşündü. Yixing aradan geçen iki günde, Chanyeol'le bir kez daha konuşmuş ve istemiyorsa onu zorlamayacağını ancak yine de denemelere girmesini istediğini söylemiş ve Chanyeol de bunu düşüneceğini ama seçilse bile oymamak isteyip istemeyeceğini bilmediğini o yüzden çok da umut bağlamaması gerektiğini söylemiş ve bu konuyu daha da gerginleştirmeden kapatmışlardı.

Konuyu kapatan sadece onlar olsa da, Jongdae hala Sehun'u bu konuda sıkıştırıyor ve Chanyeol'ün ağzını aramaya devam ediyordu, Minseok'un söylediklerini kontrol etmeye çalışıyor ve her seferinde ikisi arasında küçük bir elektrik ortaya çıkıyordu. Sehun, bu küçük konuşmaların onu Aritmansi ödevinden daha çok yorduğunu fark etti o an.

Sonunda ikisinin yanına vardığında, ellerini ikisinin de dizlerine yerleştirip onlara doğru eğildi.

"Kocaman adamlarsınız yemin ediyorum, üç kişilik yer kaplıyorsunuz oğlum, dışarıda kaldım." diye hayıflandı gülerek. Chanyeol, dizindeki eli sirkelemeye çalışırken Yixing kafasını geri atıp küçük bir kahkahanın dilinden dökülmesine izin verdi.

"Sen kendini hala ikinci sınıfta falan mı sanıyorsun, sanki sen küçücüksün. Şu boya bak beni geçeceksin hala mızmızlanıyorsun." Chanyeol dizindeki eli itemeyeceğini fark edip kabullenirken söyledi.

elisir | sekaiWhere stories live. Discover now