7 | Part 2

240 31 93
                                    

''Delirdin mi sen?'' dedim Bulut beni bir yandan çekiştirirken. Bir an durdu ve gözlerimi içine anlamlı bir ifadeyle baktı. ''Yaptığım her şeyi telafi edeceğim.''

Söylediği şey beni istemsizce gülümsetirken, dediğini yaptım ve elini tutarak koridorda ilerledim. Sanki elimi tuttuğu yerde bir sürü çiçek açmıştı.  Gizem ve Semih'e bir açıklama yapmamız gerekiyordu.

''Dur Gizem'le konuşayım en azından,'' dedim elini bırakıp odaya geçerken.

''Nerdesin kızım sen?'' diye sordu Gizem. ''İki saattir filmi durdurdum gelmenizi bekliyorum.'' O kadar mutluydum ki, kalbim mutlulukla taşacaktı sanki.

''Ben bu gülümsemeyi biliyorum,'' dedi Gizem hem şaşkın hem de ima dolu bir sesle. Ben cevap vermeyince durumu anladı ve yüzündeki gülümsemesi daha da genişledi. ''Bulutla konuştuk. Detayları anlatırım gelince. Annemi idare edebilir misin? Çok geç kalmam zaten.''

Gizem, heyecanla bana sarıldı. O sırada Semih'in Bulut'la konuşma seslerini duymuştuk. ''Yaa canım Güneşim, sen çok mutlusun. Tamam, ben anneni idare ederim. Git hadi git.''

Ayağa kalkıp hızla çıkışa ilerliyordum ki, aklıma gelen şeyle aniden duraksadım. ''Emin misin bak, tedirgin olursan kalabilirim.''

''Saçmalama, git hadi git!'' diyerek beni resmen kovduğunda, gülümsedim ve hızlıca Bulut'un yanına doğru ilerledim.

''Abicim emin misin bak?'' diye soru soran Semih'in sesini duyduğumda olduğum yerde durdum. ''Kızı tehlikeye atmıyorsun değil mi?'' Kısa bir sessizlikten sonra, Bulut'un öfkelenip, dik dik baktığına emindim.

''Boş konuşma Semih, delirtme beni,'' dedi sigarasından bir fırt çekerek. ''Ben Güneş'i kendimden sakınıyorum. Kimsenin zarar vermesine izin vermem. Ona söz verdim, mücadele edeceğim, boyun eğmeyeceğim diye. Güneş'in benim için anlamını biliyorsun, o yüzden böyle konuşarak sinirlerimi hoplatma benim.''

''Tamam, tamam,'' dedi Semih geri çekilerek. ''Sakin ol şampiyon, bir şey demedim.''

''Gidebiliriz,'' diyerek içeri girdim. Bulut, beni görünce sigarasında bir fırt daha çekti ve sonra kültablasına bastırıp mekanik bir hareketle yerinden kalktı. ''Gidelim.'' Onların neyde bahsettiğini tam olarak kavrayamasam da Adil beyle ilgili bir sorun olduğuna emindim. Ama canını sıkmamak için bir sorun yokmuş gibi davranacaktım.

''İyi eğlenceler,'' diyen Semih'e ters ters bakan Bulut'u çekiştirdim ve arabaya bindiğimizde nereye olduğunu bilmediğim bir yere gitmeye başladık. Yol, gittikçe dağlık ve ağaçlarla dolmaya başladığında, yükseklikten dolayı hem şehrin gürültüsünden uzak hem de nefes kesici bir güzellik bizi karşılıyordu.

Bulut sayesinde hiç görmediğim yerleri görmek, yeni yerler keşfetmek bana çok farklı hissettiriyordu. ''Bulut,'' dedim gözlerimi yoldan alıp ona dönerek. Gözü bir yandan yoldaydı, yeni çıkmaya başlayan sakalları ona ayrı bir hava katmıştı. Başını bana çevirdiğinde gözleri daha da parlamıştı sanki.

''İyisin değil mi?'' diye sorduğumda sorum onu anlık olarak affalatsa da çaktırmamaya çalışarak soruma cevap verdi. ''İyiyim ben, kafana takma artık.''

ÇOCUKLUĞUM | LiseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin