Kankamla Evlenmek mi? (tamamlandı.)

ben hamileyim...

Sabah uyandığımda saat őğlen bire geliyordu. Yanımda Aslı yoktu. İçeriye doğru ilerlediğimde Aslıyı mutfakta gördüm. Tavada hazır sigara böreklerinden ısıtıyordu. Tûm dikkatini işine verdiğinden beni fark etmemişti. O hep böyleydi zaten. Bir işle ilgilendiğinde tüm dikkatini ona verirdi. Benimle ilgilendiği zamanlarda da tüm dikkatini bana verirdi. Gittim onun boynuna sarıldım:

"Sakın hiçbir yere gitme." Dedim. Aslı başta şaşırsa da sonra o da bana sarıldı.

"Gitmeyeceğim, hep yanında kalacağım." Dedi. Bir süre öyle kaldık. Bizi ayıran yeni bir yanık kokusu oldu. Evet börekler yanmıştı. Yine yemek yapmayı becerememişti. Tavayı hızla ocaktan alıp suya tuttuk. Sonrasında da birbirimize bakıp gülmeye başladık. Ben :

"Bu kaçıncı oldu?" Diye sordum. O da elleri kaldırıp "bilmem." Dedi. Tekrar gülmeye başladık. Sonra ben:

"Hadi hazırlan, kahvaltıyı okulda yaparız." dedim. Aslı şaşkın gözlerle:

"Sende mi geleceksin?" dedi. Okula pek sık uğramazdım sonuçta.

"Bu gün geleceğim birilerine boy göstermek gerek." dedim ve hazırlanmak için odaya gittim. Üstümüzü giyindikten sonra arabayla okula el ele gittik. Bazıları bize "hala birlikte misiniz?" gibisinden bakışlar atıyordu. Aslı'nın bu bakışlar altında ezildiğini gördüm. Başını eğerek yürüyordu. Kulağına yaklaşıp:

"Aslı başını kaldır." Dedim ve ona iyice yaklaştım. Elimi elinden çözdüm ve beline sardım. Başımı onun boynuna yaklaştırdım. Aslı da bana bakarak gülümsedi. Kantine girdiğimizde Rıdvanları gördüm. Onlarda bize şaşırarak bakıyordu. Aslı:

"Ben derse giriyorum" dedi. Bende dudaklarına küçük bir öpücük koyup, "iyi dersler" dedim. Rıdvanların yanına gittiğimde şaşkın ama gůlümseyerek:

"Çifte kumrular barışmış." Dedi Rıdvan. Ona dönüp:

"Hiç küsmedik ki."

"Ama Merve..." Diye itiraz edecekti ki.

"Bak geçen gece içkiyi fazla kaçırmışım, kendimi hala bekar zannediyordu. Aslıya da anlatınca anlayış gösterdi." dedim. Rıdvan:

"Aslı'nın bu kadar anlayışlı olduğunu bilmiyordum." dedi. Ona bilardo masasını göstererek:

"Sen onu boşverde bilardoya var mısın?" dedim, o da kafasını onaylar biçimde salladı. Aslı gelene kadar bilardo oynadık. Aslı dersi bitince yanımıza geldi, ben ıstakayı vuracağım sırada Aslı'nın kolunu belimde hissettim. Ona gülümsedim ve alnıdan öptüm sonrada vuruşumu yaptım. Tabiki içeri girdi. Aslı;

"Rıdvan bizi akşam bara çağırıyor." dedim. O:

"Bugün olmaz, hatta bu hafta olmaz." dedi. "Unutun mu,finaller var." Dedi. Bu sene Aslı için sondu ve bu sene mezun olacaktı. Ama ben umursamıyordum. Omuz silktim. O;

"Bak Mert eğer çalışmazsan..." Böyle deyince aklıma lise sondaki anımız geldi. O zamanlarda Aslı beni ders çalışmak için tehdit ediyordu.

"Bak Mert eğer çalışmazsan..."

"N'aparsın Aslı?" diye sordum.

"Çok gizli videolarını facebook'ta yayınlarım."

"Ne hangi videolar, yoksa geçen akşam bizim Deniz'le olan..."

"Hayır o değil. Bir dakika ya geçen akşam sen Denizle... Allah belanı versin Mert o kız başkasıyla çıkıyor." dedi. "Peki o zaman hangi videolar?" diye sordum.

"Sünnet videoların Mert'cim sünnet."

"Bir dakika ya o videolar sende ne arıyor?"

"Ayşe Teyze'yle izledik. Ben de bir kopyasını aldım. Var ya Hakan Amca senin ufaklığı keserlerken bile çekmiş." diye gülmeye başladı. Ben:

"Aslı bunu yapamazsın!"

"Niye?"

"Çünkü ufaklık o kadar küçük değil..."

Evet bunu hatırladığımda gülümseyerek "n'aparsın Aslı?" diye sordum. Aslı'da gülümseyince onun da hatırladığınï anladım:

"Peki peki çıkalım, hem biz balayında sayılırız daha." dedi.

İkï Ay sonra...

"Sence bu nasıl Mert."

"Bence kırmızı daha iyi." dedim. Tezgahtar kız:

"Ne güzel eşiniz hiç kıskanç değil." dedi. Kıskanmam mı gerekiyordu. Evet Aslı'ya önerdiğim kırmızı mini straplez bir elbiseydi ve Aslı seksi gözüküyordu. Ama kıskanmıyordum. Hem bugün Aslı'nın mezuniyeti vardı. Ben böyle mutlu bir gününde onu saçma kıskançlık krizlerine girip onu üzmek istemem. Aslı:

"Benim kocam anlayışlıdır" dedi bana gülümseyerek. Tezgahtar:

"Ne kadar şanslısınız. Çoğu erkek çok seven kıskanır bahanesine sığınıyor ama siz bu tezi yanıltan çiftlerdensiniz" dedi. Biz o kırmızı elbise aldık. Aslı kuaföre gitti. Saçlarını maşa yaptırmıştı mavi gözlerini de ortaya çıkaran bir makyaj harka gözüküyordu. Ama Aslı yinede sıkıntılı gözüküyordu. Nedenini bilmiyordum. Gece en güzel ve seksi kadın Aslıydı. Rıdvan:

"Oğlum bu ne sen bu kızı hiç mi kıskanmıyor musun? Bütün abazalar Aslı'yı süzüyor." dedi. Ben sadece güldüm geçtim. Mezuniyete babamlar ve Ahmet Amca da gelmişti. Aslının diploma almasını gören babam duygulanmıştı. Bana:

"Senin mezuniyeti ne zaman göreceğiz?" diye takılmıştı. Yakın bir tarih olmadığını o da biliyordu.

Gece eve gideceğimiz zaman Aslı hala sıkıntılı duruyordu. Ona;

"Aslı noldu?" dedim. Aslı birşey yok gibisinden baktı. Gece eve geldiğimizde de hala düşünceli duruyordu.

"Aslı ne olduğunu söyleyecek misin artık." dediğimde Aslı:

"Mert nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum. Çünkü tepkinden korkuyorum." Endişelenmeye başlamıştım. "Aslı..." dedim elini tutarak.

"Mert... Ben hamileyim... "