14. Geçmiş 3

47 3 1
                                    

Yeni bölüm geldiiii.

Bu bölüm yeniden geçmişe gideceğiz keyifli okumalar diliyorummm.

G.İ⌛

Açelya

Artık 2 haftadır Soyhan bürosunun avukatlarından biriydim. Odamda oturup bir müvekkilimin dosyasını incelerken kapım çaldı. "Gel" dedikten sonra Aras'ın gelmiş olduğunu gördüm. Her fırsatta benim odama geliyor ve burada oturuyordu. Aslında odama gelmesi beni de memnun ediyordu. En azından sıkılmıyordum. Karşımdaki boş olan sandalyelerden birine oturdu. "Yemeğe çıkmıyor musun?" Diye sordu. Kolumdaki saate baktım.

Ne ara öğlen olmuştu ki? "Saatin farkında bile değilim" dedim. "Aç mısın?" Diye sordu. Aras aç mısın diye sorunca ne kadar da çok acıkmış olduğumu fark ettim. "Hem de nasıl" dedim. "O zaman bekle" dedi. Telefonunu çıkardı ve bir şeyler yaptıktan sonra "Tamamdır" dedi. Galiba yemek sipariş vermişti.

Bir süre sonra yemeklerimiz gelmişti. Yemeklerimizi yerken

Birden "Sana bir şey sormam lazım" dedi. Merakla ona döndüm. "Bir dosya var, işin içinden çıkamıyorum ne yapacağımı bilmiyorum bana yardım eder misin?" Diye sordu. "Elbette ederim" dedim. "Teşekkür ederim yalnız bu dosyaya mesai saatleri dışında çalışmamız gerekiyor. Bu sıralar çok doluyum" dedi. Normalde banane diyip kabul etmemem gerekiyordu ama Aras'la resmen dost olmuştuk onu geri çeviremezdim.

Gülümseyerek "Sıkıntı yok" dedim. "Çok sağ ol, iyi ki varsın" dedi bunu öyle içten söylemişti ki çok mutlu olmuştum. "Sen de öyle" diyerek gülümsememi daha da genişlettim.

Bir süre daha her zamanki şeyleri konuştuktan sonra kapım çaldı. Gelen Kaan'dı onunla en son konuştuğumuz şeylerden sonra bir daha hiç karşılaşmamıştık. Ona her şeyi anlatmıştım. Bir yanım tam bir aptal olduğumu 1-2 kez karşılaştığım birine tüm hayatımı anlattığımı söylerken bir yanım ise birisiyle dertleşmenin bana iyi geldiğini söylüyordu. Hangi taraf haklıydı bilmiyordum.

Kaan "Aras neredesin olum sen? 2 saattir seni arıyorum" dedi. Aras sırıtarak "Buradayım ya işte" dedi. Kaan gözlerini devirdi ve "Eğer burada olduğunu söylemeselerdi kafayı yiyecektim" dedi. "Kim burada olduğumu söyledi? Bana söylede ona lanet okuyayım kim bilir beni ne için arıyorsun?" Diye sordu. İkisinin arasındaki diyalog çok tatlıydı. Aras serseri bir çocuk Kaan'da onun arkasını toplayan aklı başında abiydi.

"Akşam bir yere davetliyiz çok geç olmadan gel diyecektim" dedi. Aras bundan memnun olmamıştı. "Danışmayı arayıp haber gönderseydin ya niye buraya kadar geldin?" Diye sordu Aras. Kaan sırıtmaya başladı. "Davetin kimde olduğunu bizzat ben söylemek istedim" dedi. Aras "Kim?" Diye bağırdı korkuyla. Kaan'ın sırıtışı genişledi ve "İpek" dedi. Aras bir küfür savurdu ve "Ben gelmiyorum" dedi.

"Öyle bir şansın yok" dedi Kaan. "Gelmiyor abicim zorla mı?" Diye sordu Aras. Kaan "Evet zorla" dedi. "Bu bir iş yemeği değil dost yemeği çünkü" dedi. Ben hiçbir şey anlamıyordum.

Aras "Daha kötü!" Diye bağırdı. Kaan sırıtarak "Akşam 6 da hazır ol" diyerek odadan çıktı. Çıkmadan önce bana göz kırpmayı da ihmal etmedi.

Aras hala hayretler içerisindeydi. Neler olduğunu merak etmiştim.

"Aras, sorun ne?" Diye sordum. "Sorun çok büyük" dedi. "Ne?" Diye sordum.

Derin bir nefes aldı. "Gideceğimiz ailenin kızı ,az önce Kaan'ın İpek dediği kız, bana takıntılı aşık. Geçen sene az peşimden koşmadı. Ve ne zaman aynı ortamda bulunsak aramamızda bir ilişki var sanıyor ve dibinden ayrılmıyor. 1 yıldır kızdan kurtulamadım. Ama ona da hak veriyorum. Kimin benim gibi bir yakışıklıya dibi düşmez ki?" Diye sordu.

GEÇMİŞİN İZLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin