***
"Sana bir teklifim var. Kabul edersen borcu silindi bil."
"Nedir?" dedim titreyen ellerimi birleştirip tutarak. Bakışları oraya kaydı, sonra da karşımızdaki denize.
"Benimle evlenip çocuğumu doğuracaksın."
Babasının borcunu ödemek için hiç bir ş...
Bölüme geçmeden önce görmeyenler için Partner +18 kitabının tekrar yüklendiğini haber vermek istiyorum
Okumak isteyenler profilden ulaşabilir
Uzun bir bölüm oldu.Oy ve satır arası yorumları unutmayın
Bölüm sınırı 200 oy 70 yorum
🔥
Sabah erken saatte uyandığımda Çağların kolları arasındaydım. Üzerimizdeki örtü çıplaklığımı örtüyordu. Çağlar uyanmadan kolları arasından sıyrılırken uyuyan yüzüne bakarak tebessüm ettim. Örtüyü üzerimde tutarken bir elimi uzatıp saçını okşadım.
Yumuşacıktı ve öyle masum görünüyordu ki uyurken. Bir an çıplaklığımı umursamadan tekrar yanına kıvrılıp uyuyasım geldi. Sonra bu isteği kovarak kalktım ve giyinme odasına gittim.
Ne giyersem giyeyim sıcaklıyordum. Yine de kendime mavi çiçekli mini elbise seçtim. Yazı sıcağından değilse bile çiçekli mini elbiselerinden dolayı seviyordum.
Hoppsan! Denna bild följer inte våra riktliner för innehåll. Försök att ta bort den eller ladda upp en annan bild för att fortsätta.
Elbiseyi aldıktan sonra banyoya girdim. Rahatlatıcı bir duş alıp temizlendikten sonra önce saç bakımı yapmıştım. Sonra giyinip yalın ayaklarla odaya geri girdim. Çağlar pozisyonunu değiştirmeden uyumaya devam ediyordu.
Yatağa gidip bir dizimi dayadım ve Çağlara yaklaştım. "Uyan artık uykucu," dedim yüzüne bakıp gülerek. Gözleri aralanırken derin bir uyku çektiği için kendine şaşırmış olmalıydı.
"Günaydın," diye karşılık verdim. Geri çekilirken o da yatakta doğrulmuştu. "Hadi kahvaltımızı yapalım."
Başıyla onaylarken "Sen in gelirim ben," dedi. Dediğine uyarak ona son kez gülümseyip odadan çıktım. Merdivenlerden hoplaya zıplaya inerken salonda gördüğüm Bal'la onun yanına yaklaştım.
"Canım kızım benim," dedim onu öpücükleri boğarak. Eve çoktan uyum sağlamış olmalıydı. Onunla benziyorduk aslında bir bakımdan. İkimiz de aynı zamanda bu eve gelmiş ve yeni bir hayata başlamıştık.
Onu sevme zamanı bitince bahçeye koşturdu. Ben de arkasından giderken orta yaşlı bir kadının bahçedeki masayı hazırladığını gördüm.
"Merhaba," dedim ona selam vermek isteyerek.
Kahverengi saçlarına bir yazma örtmüştü. Neredeyse annem yaşındaydı, içimde bir sıcaklık hissettim ona karşı.
"Merhaba kızım," dedi gülümseyip bana dönerken. "Kahvaltıyı hazırlıyordum ben de."
"Sizi daha önce görmemiştim." Gerçi geleli ne kadar olmuştu ki? Sanırım yemekleri hazırlayıp evle ilgileniyordu. Ayrıca çok tatlı bir kadına benziyordu.
