BİRLİKTE +18

20

Geciken bölüm için kb

Telafi olsun bir sonraki bölüm akşam gelecek

Oy ve yorumları unutmayınız

Bölüm şarkısı; what was I made for

Kahvaltıdan sonra Çağlar havuza girmek için bikinilerimi giymemi söyledi. Koştur koştur merdivenlerden çıkarken arkamdan adımı seslenerek uyardı. Bebeğimin olduğunu unutmamam gerekiyordu.

Siyah bir bikini takımı giydikten sonra güneş kremini aldım ve odadan çıktım. Üzerimde bir pareo vardı. Bahçeye çıkınca ileride hemen havuz görünüyordu. Havuza doğru gittim ve gölgelik şezlonga oturdum. Çağlar çoktan suya girmişti.

"Beni bekleseydin ya aşkım," derken pareomu çıkarıyordum. Eliyle saçını karıştırıp havuzun kenarına yaslandı ve beni izledi. Onun eritici bakışları karşısında kremlenirken işim bitince havuza yaklaştım.

Elim karnımda yerini alırken kolları beni tutmak için uzandı. "Dikkatli ol yavrum." Eğilip kollarına tutunduğumda belimden tutarak beni suya çekti.

Ilık su tüm bedenimi gevşetirken tebessüm ederek gözlerimi kapattım. Yüzmeden sırtüstü yatarken Çağlar beni kucakladı. Kendi etrafında döndürürken sular bana çarpıyordu. Gülerek ondan kurtulmaya çalıştım.

Nihayet durduğunda ellerimi omuzlarına bıraktım. Islak kirpiklerini kırparak bana baktı. Dudakları dudaklarımı bulurken hırçınca öpmeye başladı. Dili ağzımın içine girerek dilime dolanınca inleyerek ensesine tutundum. Başımı yana eğerek ona karşılık vermeye çalışırken Çağlar bedenimi havuzun kenarına yasladı. Kendini bana bastırdığında dudaklarımı sömürmeye devam etti.

Nefes nefese ayrıldığımızda gözlerim kapandı. Alnını alnıma yasladığında "Dayanamıyorum sana," dedi ve yanağıma dudaklarını bastırdı. "Ölüyorum tenine. Bitiyorum kokuna." Burnunu boynuma yasladı ve bir öpücük bıraktı. Gözleri gözlerimle buluşunca elimi eline aldı. Kalbim depar atar gibi çarparken elimi kalbine yasladı. Onunki de hızlı atıyordu.

"Hissediyorsun değil mi sana olan aşkımı?" Gözleri kapanırken yanağını yanağıma yasladı ve kulağıma fısıldadı. "Sensizliğe dayanamam."

"Gitmiyorum bir yere sevgilim," dedim elimle ensesindeki saçları okşarken.

Sessiz kalarak geri çekildi ve bu atmosferi bana su atarak bozdu. Kıkırdayarak ona karşılık verdiğimde dakikalarca yüzmeye devam ettik. Buna rağmen sözleri aklımda dolanıp durdu.

Havuzdan çıktıktan sonra Çağlar ikimiz de kuruladık. Çağlar havluya sarılmış halime gülüp dudağımı öptükten sonra mutfağa gitti. Bize atıştırmalık bir şeyler getirecekti. O gelene kadar biraz güneşlenmeye karar verdim. Elimi karnıma koyup dudağımdaki tebessümle gözlerimi kapattım. Çok huzurlu hissediyordum.

Ne zaman kendini belli edeceksin bebeğim? Seni hissetmeyi dört gözle bekliyorum. Annen ve baban senin için bekliyor. Baban bizi çok seviyor çok şanslısın. Senin için pervane olmaya başladı bile.

İçimden bebeğimle konuşurken başıma hasır şapka takıldı. Gözlerimi aralayınca Çağları gördüm. Karşı şezlonga otururken meyve tabağını ortamıza koydu. Kaşlarım çatılırken yerimde doğruldum. "Aşkım bu ne?"

"Meyve tabağı," diye ciddiyetle cevapladı. Elindeki üzüm salkımından bir tane kopardı ve ağzıma yaklaştırdı.

"Abur cubur getirseydin bari." Dudaklarım büzülürken uzattığı üzümü yedim.

"Abur cubur yasak güzelim. Artık meyve ve kuruyemiş yiyorsun."

Oflayarak meyve tabağındaki siyah üzümü yedim. En azından daha ekşimsiydi. "Vişne yok mu?"