38

27K 810 108
                                    


Bölümleri üç günde bir atmayı planlıyorum düzen olması için

Bölüme geçmeden önce oylarınızı unutmayın ✧

Sabaha doğru yeniden Atlasın ağlama sesiyle uyandım. Çağlar uyumaya devam ediyordu. Gece yattıktan sonra birkaç kez daha Atlasın ağladığını duymuştum ama her seferinde Çağlar kalkıp ilgilenmişti. Benim yorulmamı istemiyor ve derin bir uyku çekmemi sağlıyordu ama bunu yaparken kendi uykusundan oluyordu. Bir kez daha onun varlığına teşekkür ettim.

Kalkıp beşiğe eğildim ve oğlumuza baktım. "Günaydın oğlum," dedim sessizce. "Günaydın annecim." Kucağıma almamla başını omzuma bırakması bir oldu. Sırtını ovalarken bir yandan olduğum yerde sallanıyor kokusunu içime çekiyordum.

"Uyutmadın mı sen gece babayı birtanem? Baba çok uykusuz kalmış," diye sessizce konuşurken adımlarımı odanın dışarısına yönelttim. Onu emzirdikten sonra geri uyutacaktım. Bu esnada işlerimizi halledebilirdik. Kucağımda onunla birlikte yan odaya giderken kendince sesler çıkarıyor benimle konuşmaya çalışıyordu. Atlasın odasındaki sallanma koltuğuna oturup meme emzirme yastığını karnıma koydum.

Yastığa Atlası yatırmamla avazı çıkana kadar ağlamaya başlaması bir oldu. Endişeyle onu geri kucağıma aldım ve salladım. "Annecim neden ağlıyorsun?" Sallanma koltuğundan kalkarak bu sefer omzumda pış pışlamaya başladım. Sırtını ovalıyor onunla sakin sakin konuşuyordum.

Bir süre daha olduğum yerde ileri geri yürürken arkamı döndüm ve Çağları kapının kenarına yaslanmış bizi izlerken gördüm. Atlas ağlamayı bırakmış omzuma kafasını yaslamış sessizce yatıyordu. Çağlar benimle göz göze gelince gülümseyerek yanımıza adımladı. "Günaydın güzelim," diyerek önce benim dudağımdan öperken sonrasında oğlumuzun alnına dudaklarını bastırmıştı. "Sana da günaydın babacım."

"Ağlama sesine mi uyandın?" dedim yüzümde asılı kalan tebessümle. Uykusunda dağılmış saçlarını karıştırarak başını salladı. Parmağını Atlasın minik burnuna dokundurdu. "Benim güzel oğlumun sesi maşallah ne kadar çok çıkıyor." Yorumuna karşılık gülerken Atlas elini Çağlara uzattı.

Kucağımdaki Atlası Çağlara verirken Atlas onun koca cüssesinde minnacık kalmıştı. Bu görüntüye karşılık daha çok gülümsedim. Çağlar Atlası havaya kaldırıp burnunu burnuna değdirirken olduğum yerden onları seyrediyordum. "Uyuyalım mı seninle birlikte babacım? Anne uyutsun mu seni?" diye onunla konuşurken Atlas tepki vermeden ona bakıyordu. En sonunda verdiği tepki minik dudaklarını aralayarak esnemesi olmuştu. Buna ufak bir kahkaha attıktan sonra Çağlar onu yeniden kucağıma verdi.

"Ben kahvaltı hazırlayayım yavrum, sen de uyuttuktan sonra gel olur mu?" Başımı sallayıp gitmeden önce yanağına sımsıkı dudaklarımı bastırdım. Atlas tekrar ağlayacak gibi olurken oğlumuzun kıskanmasına karşılık Çağlar somurtmuştu.

"Seninle işimiz var oğlum," dedikten sonra Atlas ağlamaya başladı ve bu Çağların kaçması için yeterli oldu. Sallanma koltuğuna tekrardan oturup göğsümü açınca Atlas hemen yapıştı. Bir süre emdikten sonra uyuyakaldı ve onu beşiğine yerleştirip üzerini örttüm. Bebek telsizini de ne olur ne olmaz yanıma alarak odadan çıktım.

Kendi odamıza gidip lavaboya girdim ve işlerimi hallettim. Odadan çıkıp merdivenlerden inerek mutfağa gittim. Masa neredeyse hazırdı. Ekmekleri kızartan Çağların arkasından beline sarıldığımda omzunun arkasından bana baktı ve çok geçmeden bana döndü. "Uyudu mu?" diye sorunca başımla onayladım.

Dudaklarımı öperek masaya oturmamı söyledi. Sonrasında kızaran ekmekleri getirmişti ve kahvaltımıza başlamıştık. "Bugün Atakanlar gelmek istiyordu, sana sormadan cevap vermek istemedim." Çayımdan bir yudum alırken kaşlarım çatıldı.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Oct 23, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

BİRLİKTE +18Where stories live. Discover now