~WELCOME TO KOLEJ~

~18.Bölüm~

Lan Kuzey! Sinirle sıradan kalktı. Kuzey kalkınca arkasından Berk ve Batu'da kalktı. Tabi bizim diğer üçlü durur mu? Onlarda hemen ayaklandı. Burak kuzey'in önünde kaya Berk'in Efe'de Batu'nun önünde her an birbirlerine girecek gibi bakıyorlardı.

Kuzey'in dişlerini sıktığını gördüm. Harbiden iyi sabretmiş gibiydi.

:Bana bak sarı pipi seni son kez uyarıyorum Işıl'dan uzak durucaksın.

Burak'ta sinirlenmişti. Ayrıca sarı pipi ne lan?

:Durmazsam ne olur babanamı ağlarsın.

Evet bundan sonrasını ne siz sorun ne ben anlatayım. Kuzey Burağın ensesini kavradığı gibi Kafasını Burağın burnuna geçirdi. Burak acıyla inleyip burnundaki kanları durdurmaya çalıştı. Berk Kaya'nın karnına dizini geçirdi. Batu ise tek yumrukta Efe'yi yere serdi. Biz ise ağzımız açık onları izliyorduk.

Burak anında doğrulup yumruğunu Kuzey'e doğru savuruyorduki bir an aklıma boksör olduğum geldi ve çok şükür Kuzey'e vurmadan yetişip kolunu tuttum ve anında karnına yumruk attım.

Lan ben niye araya girdim şimdi! Burak karnını tutup bana baktı. Yüzünde hem şaşkınlık hemde sinir vardı.

:Kusura bakma Burak göz göre göre vurmana izin veremezdim.

Kuzey'in gülme sesini duydum. Tabi onu korudum ya zevk alıyordu.

:Valla Burak'çım gördüğün gibi Işıl benim.

Yoooooo

Burak dişlerini daha çok sıktı.

:Unutma Kuzey Yıldırım bunun bedeli ağır olucak!

:Tabi canım aynenn! Hadi öptümmm!

Burak ve saz arkadaşları sinirle sınıftan çıktılar. E dayak yediler sonuçta.

Bizimkilerde hiç hasar yoktu. Tabi karşı taraf bir tık...

Yavaşça arkamı döndüm. Kuzey gayet memnun bir şekilde bana bakıyor ve gülümsüyordu. Batu Ve Berk yanımıza geldi tabi Derin ve Sıla ile.

:Yalnız iyi dövdük.

Berk büyük bir neşeyle söyledi bunu.

:Tek yumrukta yere serdim zaten kolaydı.

Batu ise gayet rahattı.

:Sevgilim diye demiyorum ama çelik yumruk lan!

Sıla'nın bu dediğine karşılık Batu yanağına derin bir öpücük kondurdu. Derin ise öylece Berk'e sarılmış bizi dinliyordu. Bakışlarım tekrar Kuzey'e döndü. O ise bana içli içli bakıyordu.

:Niye öyle bakıyorsun acaba?

:Şurda insanlar olmasa gayet güzel bir dilde anlatıcamda işte malum 1. Seçeneği seçtin.

Yanaklarım yine malum aldı yine doğal allık rengini. Ama bu yanakların sadece Kuzey'de kızarmasının bir nedeni olmalıydı. Bunu anlamak için bir şey yapmalıydım. Hadi bismillah.

:Batu oğlum gel yanıma.

:Anlamdım yenge?

:Gel lan şuraya!

Hemen yanıma geldi. Ensesinden tuttuğum gibi kuzey'in yanına geçirdim. Bir Kuzey'e bir ona baktım. Kuzey'e her baktığımda içimde kelebekler uçuşuyor ama Batu'ya baktığımda ağzına geçiresim geliyordu. Off anlaşıldıı. Batu tekrar ensesinden tutup Sıla'nın yanına ittim. Kuzey ise ne yaptığımı anlamış olucak ki bir anda anırarak gülmeye başladı.

:Gülme Kuzey!

:Işıl bunu yaptığına inanamıyorum!

Dedi ve anırmaya devam etti. Hadi ama ne yapsaydım! Kuzey'le biz kavga ederken diğerleri ise hala bir şey anlamamış gibi bize bakıyordu. Onların da anlamaması için Kuzey'in kolunu tuttuğum gibi çekmeye başladım. Hızla sınıftan çıkarıp boş bir koridorda durdurdum.

:Ya gülmesene be! Diğerleri anlarsa çok pis dalga konusu olucam!

:Gerçekten sadece yanakların için Batu ve bana baktığına inanamıyorumm. Peki hahgimizde işe yaradı o yanaklar.

Dedi bilmiş bilmiş. Ben ise untançtan yerin dibine giriyordum. Kafamı hafifçe aşşağıya eğip ayaklarıma bakmaya başladım.

:Yok sadece sana kızarıyor bu yanaklar. 

Kuzey'in gülmesi durdu. İçli bir nefes sesi geldi. Sonra ise elleri çenemi kavrayıp hafifçe yukarı kaldırdı. Gözlerimi gözlerine kenetledi. Eli yavaşça boynuma gitti. Sıkıca kavradı boynumu. Diğer elini belime doğru götürdü. Bedenini bedenime yaklaştırdı. Yüzüyle aramda bir karıştan az bir mesafe vardı.

Eli hafiften belimi okşuyordu. Ben ise ilk defa beni bıraksın istemiyordum. Kollarımı tutamadım ve boynuna doladım. Bu hareketimle belimi daha sıkı kavradı.

:Benimde sadece senin için atıyor kalbim Işıl...

Devam edicek...
(Oy vermeyi unutmayınn)