~31.Bölüm~

4.3K 275 118
                                    

:Derin ve Sıla sizi son kez uyarıyorum şu koyduğumun ayağına üzülmeyi bırakın ve ne olduğunu söyleyin!

:Ya nasıl üzülmeyelim mall ne yaptında kırdın ayağını gerizekalı?

Derin ayağıma acı dolu bakış atıyordu aynı zamanda.

:Ya Derin kapıya ayağım çarptı dedim yaaa!

Kuzey'in gülmemek için ağzını kapadığını gördüm. Ona bunu söylersen seni öldürürüm bakışı atıp geri Derine döndüm.

:İnşallah kapıya uçan tekme falan atmamışsındır Işıl.

Kuzey'in en sonunda ağzından minik bir kıkırtı çıktı. Sıla gözlerini pörtletip bana döndü.

:Şaka de lütfen Işıl kapıya mı tekme attın!

Evet ya nesi bu kadar garip siz atmıyor musunuz?

:Ya evet! Nedenini sorarsanız döverim sizi!

:Kızım sen manyak mısın ne diye tekme atıyon?

:Ya Derinn! Sen bana olayı söyler misin artık.

Derin bir anda oturduğu yerden ayaklandı çok heyecanlı duruyordu.

:Bak şimdiii!

:Bakıyom lan hadi!

:Şimdi biz Sıla ile kantinde oturuyoz tamam mı.

:Tamam.

:Sonra Burak Kaya'nın yanına gidip bir şeyler dedi ama bak baya sinirli bir şekilde!

:Eeeeeee

:Sonra Kaya birden ayağa kalkıp Burağın suratına yumruğunu geçirdi. Çocuk amele sümüğü gibi yere yapıştı lann!

Nee ohaa şaka mı bunlar arkadaştı lan ne oldu birden bire?!

:Şaka yapıyorsun!

:Dur dur asıl bomba şimdi geliyor. Sonra Burak ayağa kalkıp tam Kaya'ya vurucakken bizim porsuk Burağın karnına bir geçirmiş görmen lazım!

:Neee! Ohaaa bizim Bade olan Porsuk muuu?!

:Evett!

Yok artık bizim Bade'ye noldu lan bir anda Kaya'yı korumalar falan?

:Eee kaya ne dedi peki?

Derim ve Sıla bir anda anırmaya başladı. Ne dedi lan yine bu kutup ayısı?

:Lan söylesenize!

Derin gülmekten ağrıyan karnını tutup bana döndü.

:Eyvallah reis dedi PUAHAHHAHAHAHAH!

:Yok artık!

Lan bu çocuk mahalle kekosu lan Bade sana hayır gelmez bundan kızım!

Kuzey yine gülmeye başladı. Ee bende ne yapayım komik olduğu için güldüm. Bade hayatında bu kadar iyi red yememiştir.

:Bade ne dedi?

:Ne demek koçum! Deyip ters ters baktı.

:Badede az değil ondada bir keko ışığı görüyorum açıkcası.

:Yaa yaa baya görüyorum bende.

:O değilde sen niye kapıya tekme attın.

Kuzey gözlerini devirip Derin'e baktı.

:Onu sınıfa kilitledim oda kapıyı açmak için tekme attı.

Sıla ve Derin canavar görmüş gibi bir bana birde Kuzey'e bakıyordu.

:Sende kilitlemeseydin!

:Nerden bilebilirdim uçan tekme atacağını!

:Senin yüzünden ayağım kırıldı!

:Ya bebeğim benim ne suçum var?

Derin bir anda Kuzey'e baktı.

:Bebeğim mi siz barıştınız mı?

Kuzey sırıtıp bana döndü. Ben ise ellerimle suratımı kapadım. Zar zor da olsa ağzımı açtım.

:Evet öyle oldu.

Sıla bir anda oh çekti aynı zamanda Derin'de. Bunlarda barışmamız için gidip bir namaz kılmadılar he!

:Ya ne oh çekiyonuz acaba?

:Günlerdir sayenizde işkence çekiyoruz sonunda barıştınız yoksa en sonunda büyü yapıcaktık.

:Derin kanka sen büyü yapma ters teper.

Derin Side eye bakışı atıp ayaklandı. Arkasındanda hemen Sıla ayağa kalktı.

:Nereye?

:Kanka eve gitmem lazım normalde yanında dururdum ama işlerim var.

Sıla da hemen başıyla onayladı.

:Evet kanka benimde. Biz seni zaten hergün ziyarete geliriz.

:Tamam canım gidin hadi öptüm.

İkiside yanıma gelip yanağıma öpücük bıraktı. Kuzey onları kapıya kadar eşlik edip uğurladı ve hemen baş ucuma çöktü.

:Oh be gittiler sonunda özlemişim.

:Derin ve Sıla'ya olan sevgin gözlerimi yaşartı.

:Ben senden başka kız sevmem.

:Annen?

Bakışları anında değişti. Yutkundu.

:Onuda seviyorum tabi...

:Kuzey niye bir anda böyle oldun yalnış bir şey mi dedim?

Ellerimi saçlarına götürdüm. O ise gözlerini benden kaçırıyordu. Elimi yanağına götürüp bana bakmasını sağladım. Gözlerinde büyük bir hüzün vardı. Gözlerimin içine baktı. Konuşmak istiyordu ama bir şey buna engel oluyor gibiydi.

:Işıl...

:Efendim Kuzey'im ?

En azından onu mutlu etmeliydim. Diğer elimide yanağına götürüp sıktım. Salak boz ayım çok tatlı olmuştu. Ona doğru yaklaşıp yanağını öptüm. Yüzünde büyük bir gülümsemeyle bana baktı.

:Ayağın acımazsa yanına yatabilir miyim Işıl kokunu özledim.

:Tabiki gel bakim şöle.

Yavaşça yana kayıp ona yer açtım. Hemen yanıma kurulup kollarını bedenime sardı. Kafasını boynuma gömüp derin bir nefes çekti.

:Teşekkür ederim Işıl.

:Neden ?

Bende kollarımı boynuna doladım. Özlemiştim be.

:Bana tadamadığım anne sevgisinide tatdırdığın için sana çok teşekkür ederim be sevgilim beni onun gibi bırakma olur mu?

Boğazıma büyük bir yumru oluştu. Şuan her şeyin pişmanlığını yaşıyordum. Ona bağırmalarım üzmelerim. Neden bu kadar acımasızdım ki? Onunda fazla acıları vardı belliki şimdi ise belkide tek yaşam kaynağıydım.

Alnına minik bir öpücük bıraktım.

:Bende teşekkür ederim Babamın yokluğunu hissettirmediğin için canım boz ayım.

Devam edicek...
(Oy vermeyi unutmayınn)
Geç yazdığım için çok özür dilerim. Ama bugün okulda nöbetçiydim o yüzden boynumda feci bir ağrı vardı. 32. Bölümüde bugün atmaya çalışıcam bayyy

~WELCOME TO KOLEJ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin