A&B

908 85 7
                                    

______________________________________

~Beren'in anlatımıyla~

Yatağımdan kalkıp ayaklarımı sürüyerek banyoya giderken koridorda babamla karşılaşmamak için dua ediyordum.

Alaz'ı öğrendiği günden beri bir hafta geçmişti ve tam da tahmin ettiğim gibi cehennem hayatı yaşıyordum bir haftadır.

Tek başıma dışarı çıkmam veya telefonuma dokunmam yasaktı.. Yalnızca bu olsa belki dayanabilirdim ama bir de babamın psikolojik şiddeti mahvediyordu beni.

Her karşılaştığımızda, yani ben odamdan her çıktığımda söylenmeye başlıyor, bazı zamanlar ağzından çıkanı kulakları duymuyordu. Onun hakaretleri beni o kadar yıpratıyordu ki.. Canım çok acıyordu ama ağzımı açamıyordum bile.

Çünkü babam tatil meselesini de öğrenmişti..

Bir haftadır beni o kadar çok sorguya çekmişti ki, yazın o iş için yurt dışına gittiğinde benim de tatile gittiğimi anlatmak zorunda kalmıştım. Bunun yüzünden hem anneme kızmıştı hem de bana..

Ama hala bitmemişti tabi sorgular. Her seferinde üstüme geliyor, daha fazla şey öğrenmeye çalışıyordu. Tatile kimle gittiğimi, ne yiyip içtiğimi, neler yaptığımı sorup duruyordu ve bu soruların sonu gelmeyecek gibiydi asla.

O kadar daralmıştım ki..

Ama aynı zamanda çok korkuyordum. Erkek arkadaşım olduğunu öğrendiğinde bile bu kadar kızdıysa, onunla ilişkiye girdiğimi öğrenirse kesin öldürürdü çünkü beni babam.

Keşke yapmasaydım böyle bir aptallık.. Bir yandan bunun yüzünden kendime çok kızıyordum ama, bir yandan da her şeye rağmen pişman hissedemiyordum. Alaz'ı çok seviyordum çünkü.. O benim her şeyimdi. İlklerimi onunla paylaştığım için, babama rağmen, mutlu hissediyordum..

Neyseki koridorda kimseyle karşılaşmadan banyoya varmayı başardım ve aynadaki korkunç yansımama baktım burnumu çekerek.

Gözlerim kızarmış, tenimin rengi solmuştu. Yüzüme biraz su çarpıp görüntümü biraz olsun düzeltmeye uğraştıktan sonra çıktım banyodan.

Salona gittiğimde babamı göremeyince tuhaf bir rahatlama hissederek kanepeye oturdum ve televizyona dalmış olan annemi dürttüm yavaşça.

"Anne.. Babam nerede?"

Bakışları beni bulduğunda "İşi vardı, çıktı.." dedi annem yorgun bir sesle. "Birazdan Elçin'ler gelecek.."

Annemin söylediğ cümleyi duyduğumda "Ciddi misin?" dedim heyecanla. Kızlar o günden beri beni görmek istiyorlardı ama babam bu kadar gerginken gelememişlerdi tabi eve.. Onlara o kadar ihtiyacım vardı ki..!

Kafamı kaldırıp duvar saatine baktım ve "Ne zaman peki?" diye sordum anneme.

O da benim gibi saate baktı ve "Ne bileyim, birazdan geli-" diye söze başladı ama o sırada kapı çalınca hızlıca yerimden kalkıp annemin sözünü bitirmesine izin vermeden kapıya koştum.

"Elçin!"

Üçü de gelmişti ve üçünün de ifadesi endişe doluydu ama benim heyecanlı tavrımı görünce biraz olsun yumuşayıp bana doladılar kollarını.

Onlarla konuşmak için can atarak hepsini içeriye çekiştirdim ve kapıyı arkalarından kapattım.

Benim odama geçmeden önce annemin yanına, salona uğrayıp bir kaç dakika onunla sohbet ettiler kızlar.. Annem'le Elçin, teyzemden, yani Elçin'in annesinden söz etmeye başlayınca onu kolumla dürttüm ve "Neyse ya.." dedim daha fazla sabredemeyerek. "Biz odama geçiyoruz annecim.."

Kış Güneşi (+18) {Yaz Yağmuru İkinci Kitap} Where stories live. Discover now