Ira Levin "Yer değiştirmek, bir başka yere taşınmak her zaman birtakım bunalımlar yaratır." demiş Stepford Kadınları kitabında. Ya kötü anıları, acıları olan bir yerden gidiyorsa insan? O zaman yeni bir hayata başlama duygusu hiç fena gelmez insana değil mi? Peki ya gittiği yerde onu daha kötü şeyler bekliyorsa?
Gelecekten gelen bildirim: Oylarınızı görmek beni çok mutlu ediyor. Beğendiğiniz bölümleri oylamanız benim için çok değerli.❤
Valizin fermuarını zor da olsa çekebilmiştim. Her şey hazırdı. Kalabalık bir şehirden, küçük bir kasabaya taşınıyor olmak beni sevindiriyordu. İnsanlar küçük yerleri sevmezdi genellikle. Ancak ben şehir hayatından ve kalabalıktan fazlasıyla sıkılmıştım. Yaşadığım yer beni fazlasıyla bunaltımıştı. İnsanlar, sahte arkadaşlıklar, yanlış aşklar, şehrin gürültüsü... Bu gideceğim minik kasaba ise ormanın ve dağların arasında yer alıyordu. Araştırdığım kadarıyla yemyeşil bir doğası vardı. Tek veya iki katlı evler, birbirine sıkı sıkıya bağlı insanlar, kasabanın geleneklerine özgü rengârenk etkinlikler... Hores'a daha önce hiç gitmemiştim. Şimdi oraya taşınıyor olmak çok heyecan vericiydi.
Arabaya bindim ve yola çıktık. Ormanın içinden geçerek Hores'a ulaştık. Şehire 45 dakika uzaklıkta olan bu yer, beni büyülemiş ve kendisine bağlamıştı. Sanki bir büyüsü vardı ve beni kendine çekiyordu. Babam bana dönerek "Beğendin mi?" diye sordu. Gülümsedim ve "Çok güzel bir yer. Huzur dolu görünüyor." dedim.
Evimiz orta büyüklükte şirin bir evdi. Odama yerleştim. Akşam yemeği yememiştim ancak aşağı inecek halde değildim. Kendimi yatağıma, uykunun kollarına bıraktım.
YOU ARE READING
Katilin Aşkı
Teen FictionBazı hikayeler vardır. Mutsuzluğun var olmadığı hikayeler. kötü kaybeder, iyi hep kazanır. Ve bazı gerçekler vardır. Her kötü içinde iyilik ve her iyi içinde bariz kötülük taşır. Karanlık olmadan aydınlık, günah olmadan sevap var olamaz. Ve bir aray...
