Bölüm 6

10.3K 1K 274
                                    

Medya tekrar Özel Şaya için.
Hoşuma gitti bırakayım.

.......

Bu bölüm okuyucum olan İrem'e ithaf olsun. İnstagramdan yazdığı güzel mesajıyla beni mutlu etti ve konuşurken bugün doğum günü olduğunu öğrendim. Doğum günün kutlu olsun İrem. ❤️

......

Khan Andaya bu sebeple aşıktı. Hayatı bunun üzerine kurulmuştu. Bir çocukları bile olmuştu üstelik. Bu çok korkunç bir şeydi. Anda Khan'ı büyü ile kendisine bağlamıştı ve bunu kimse anlamamış olmalıydı. Zaten bu nasıl anlaşılırdı ki?

Görüntüm değiştiğinde olayın şoku içerisindeydim. Dirildiği vakit yine ona bağlı bir şekilde mi dirilecekti? Bu istediğimiz bir şey değildi elbette. Ancak ona nasıl bir kurbanla büyü yapıldığını bilmiyorduk. Bunu Azrail çözebilir miydi?

Anda elindeki torbayı açarak içindeki kemikleri yere bıraktı. Etrafımı dikkatli bir şekilde inceliyordum. Aşamaları görecek olmalıydım! Her adımı detaylı izlemeliydim.

Üç tepenin arasında bir bölgedeydik. Sağ tepeden geçen akarsuyu iyice aklıma kazımıştım. Azrail bu bölgeyi bulabilirdi.

Anda kemikleri kazdığı toprağa gömdükten sonra 'syndedemenos' dedi. Kelimeyi sürekli olarak tekrarlıyordum.

Syndedemenos!

Cebinden çıkardığı üç minik şişeye baktıktan sonra gülümsedi. Birincisini açarak kemiklerinin üzerine döktü ve 'birincisi mutluluk gözyaşların' dedi. Anladığım kadarıyla Anda büyünün ritüellerini gerçekleştiriyordu. Çünkü kendisi büyü yapabilen bir özel değildi.

İkinci şişeyi açtığında kemiklere dökerek 'bu kanın' dedi. Ardından üçüncü şişeye uzun uzun baktı. Bu son şişe her şeyi tamamlayacaktı. Anda şişeyi açtıktan sonra kemiklerin üzerine döktü ve 'bu da üzüntü gözyaşların' dedi. Ardından hızlı bir şekilde kemiklerin üzerini toprakla kapattı. Cebinden çıkardığı dört minik tahtayı etraflarına dikkatlice sapladı. Bu tahtaları üzerinde belirli çizilmiş resimler vardı. El resmi olanını güneye doğru çevirdi. Kadın resmi olanını doğuya ve erkek resmi olanını ise batıya döndürdü. Son olarak yılan başı resimli tahtayı da kuzeye çevirdiğinde derin bir nefes alarak ayaklandı. İşte tüm ritüeli izlemiş ve öğrenmiştim. Bu kesit fazlasıyla önemliydi.

Anda memnun bir ifadeyle gülümsediğinde 'Khan benim kuklam olacaksın' dedi. Bu iğrenç cümlesine karşılık kaşlarımı çatarken kukla diye nitelendirdiği bir adamdan bebeği olmuş olmasına öfkelenmiştim. Bu herkes için büyük bir haksızlıktı. Khan dirildiği vakit bu büyü devam edecek miydi? Bunu ancak dirildiği vakit anlayabilirdik.

Gözlerimi yatağımda açtığımda derin derin nefes alıyordum. Azrail bileğimi tutarken yanıma uzanmış haliyle olduğu yerde diklenmişti. Şimdi büyü sözcüklerini okuyarak beni rahatlatıyordu. Bu büyüyü ben de öğrenmiştim ancak uyandığım vakit nefes nefese kaldığım için bunu yapmakta zorlanıyordum. Azrail de her seferinde o varken benim yapmama gerek kalmayacağını söylüyordu.

Yatakta diklenirken 'Syndedemenos' dedim sessizce.

"İzledin değil mi?"

"Hepsini izledim. Tüm kesit aklımda."

Başımı rahatlamışçasına salladığımda 'dirildiğinde bu büyü ile mi dirilecek' diye sordum. Azrail başını olumlu anlamda salladığında 'ruha yapılan bir büyü' dedi.

ATALANTE 3 [TAMAMLANDI] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin