ATALANTE 3 [TAMAMLANDI]

Bölüm 22

Dennis, Hector, Azelya ve ben Moneta'nın evinden ayrıldıktan sonra eve gelmiştik. Yol boyunca kimse sesini çıkarmamıştı. Dennis ile okyanus hakkında da konuşmalıydım. Öncesinde garip bulduğu bir şey duymuş muydu sormalıydım. Yine de Azrail gelene kadar bu konu üzerinde düşünmesem iyi olacaktı. Çünkü aklımda sürekli bir şeyleri kurguluyordum.

Dennis derin bir nefes alarak koltuğa oturduğunda Hector de yanına oturmuştu. Hector'ün bakışları Azelyadayken Azelya diğer tarafa geçerek oturmuştu.

Ortamın sessizliğini bozarak 'içecek bir şeyler getireyim' demiştim. Dennis ayaklandığında 'yardım edeyim' diyerek yanıma ilerlemişti. Ardından bakışları Hector'e döndüğünde ona bir süre bakmış ve mutfağa doğru ilerlemişti. Bakışlarıyla onu uyardığını anlamıştım elbette. Hector Dennis'in ona olan bakışlarıyla bakışlarını hızla Azelyadan uzaklaştırdığında diğer yöne bakmaya başlamıştı.

Hector'ün bir suçu yoktu. Abel'in olay çıkarmasından dolayı olmuştu bunlar ancak Hector de Abel'i kışkırtmıştı bunu biliyordum. Uzak durmalarını istesem de bunu Azelya'nın iyiliği için istiyordum. Egeria ve Elka karşı karşıya gelmişti. Evet durum düzelmişti belki ama bunun tekrar yaşanması hiç iyi olmazdı. Bu yüzden üçü de birbirinden uzak durmalıydı.

Mutfağa ilerlediğimde dolaptan çıkardığım meyveleri tezgaha koymuştum. Dennis sıkıntılı bir şekilde nefes aldığında meyveleri yıkamaya başlamıştı. Bakışlarım ona döndüğünde söze girdim.

"Öncesinde garip bulduğun bir şey olmuş muydu okyanusta?"

Dennis meyveleri yıkadıktan sonra tezgaha koymuş ve bakışlarını bana çevirmişti. Başını olumsuz anlamda salladığında 'hayır' dedi.

"Hector neredeyse tüm gününü okyanusta geçiriyor. Hiç tuhaf bir şeyden bahsetmedi. Egeria da öyle. Üstelik Damon sürekli olarak okyanusta."

Başımı salladığımda gülümseyerek 'her neyse düzelteceğimiz bir şeydir' demiştim onu rahatlatmak istercesine.

Meyveleri keserek suyunu sıktığımızda bardaklar doldurmuştuk. O sırada tekrar söze girmiştim.

"Elka ile olan olaydan dolayı çocukların birbirinden uzak durmasını söylemiştim ya bu konudan dolayı alınmadın değil mi?"

Dennis tezgaha yaslandığında kollarını birleştirdi.

"Çocuklar beraber büyüdü. Ancak aralarındaki sebepten dolayı özeller karşı karşıya geliyor. Elka açıkça eşimi tehdit etti."

Başımı olumlu anlamda salladığımda 'Egeria da öyle' dedim. Dennis başını olumlu anlamda salladığında söze girdi.

"Egeria söz konusu Hector olduğunda çok değişiyor. Onu hiç öfkeyle büyü yaparken gördün mü?"

Başımı olumsuz anlamda salladım. Gerçekten de görmemiştim. Büyük savaşta bile sakinliğini koruyarak okyanusu yükseltmişti. Dennis derin bir nefes aldığında tekrar söze girdi.

"Abeli cezalandırdıktan sonraki halini gördün değil mi?"

Başımı olumlu anlamda salladığımda 'evet' dedim.

"Büyüden sonraki halini görseydin bir de. Dişleri sivrilmişti. Kuyruğu kılıç kadar keskinleşmişti."

Pantolonunun paçasını yukarı doğru çektiğinde bacağında derin çiziği gösterdi.

"Yanlışlıkla kuyruğuna değmişti bacağım. Şuna bir bak."

Bacağındaki yarığa dokunduğumda irkilmiştim. Bu gerçekten de tuhaftı.