Bölüm 9

750 56 230
                                    

12. sınıf olduğum için YGS-LYS stresiydi vs. uğraştığım için yeni bölüm atamadım. Aklıma yazacak bir şey de gelmiyordu. Bundan sonra düzenli olarak atmayı düşünüyorum. Hikayeyi ben bile unuttum, siz haydi haydiye unutmuşsunuzdur. Yine de okumayı bırakmayın, şu yazarınızı yalnız bırakmayın. Baştan tekrar bir göz gezdirin, teşekkürler. :3

İthaf isteyen varsa mesaj atabilir. ^^

-Haneul'ın Bakış Açısı-

Gelen kişi..tüylerimi diken diken etmişti.

Bahçenin dışında kaldırımda, sokak lambasının altında ellerini cebine koymuş, bulunduğum evi inceliyordu gözleriyle.. Dikkatli baktığımda bu kişinin o gün beni kovalayan ve hala kim olduğunu öğrenemediğim çocuğu bıçaklayan adamın olduğunu anlamıştım. Oturduğum salıncağın iplerini sıkıca tuttum.. Sonunda hiç gerçekleşmesini istemediğim an gelmişti sanırsam.. Beni bulmuştu fakat benim olduğum yere değilde eve doğru bakıyordu.

Arkamda birinin olduğunu hissederek hızla arkama döndüm. Kötü adamın arkadaşlarından birini bekliyordum. Belki ağzımı bağlayıp,beni kaçırır ve işkence edip öldürürlerdi. Sonra da parça parça doğrayıp etlerimi poşete doldurup, denize fırlatırdı, ha? Ama bu olamazdı çünkü arkamdaki kişi Jongin'di. Aslında o da beni öldürmeyi isteyenlerden biri olabilirdi. Başka, kendi çapındaki nedenlerden dolayı.

Yanıma yaklaşırken "Ihım..gece gece ne yapıyorsun burada?" dedi. Ne mi yapıyorum? Bunu beni görmezden gelen ve belki beni öldürme planları yapacak olan insan, Bay Jongin mi sormuştu?

Biraz soğuk bir cevap vererek "Oturuyorum." dedim. Ona 'ee sen?' dememi beklemiyordu herhalde değil mi?

Sokağın karşısına baktığımda adamın gitmiş olduğunu fark ettim. Nereye kaybolmuştu? Jongin'in zamanlaması ilk kez işe yaramıştı. O adam bu evi nasıl ve nereden bulmuştu? Endişelerim tekrar artmaya başlıyordu. Tam olayı unutmaya çalışırken birden bu kadar zaman geçmesine rağmen neden geldi?

Derin düşüncelere dalmış olan Jongin birden "I-ıı.... evde kalabilirsin fakat tek bir şartla." dedi.

Ona belli etmemek için olabildiğince doğal davranmaya çalıştım ve "Neymiş o şart?" dedim heyecanla.. Hey! Bir dakika.. Yeni idrak edebilmiştim, evde kalmama izin vereceğini mi söyledi? Ve bir şartı olduğunu da >.<

Soruma cevap olarak gereksiz ve alakasız bir cevap almıştım. Jongin soğuk bir tavırla "Benden uzak duracaksın.." dedi.. Ben ona yakın olmayı çok mu istiyordum sanıyor yoksa bu çocuk? Böyle düşünmeme rağmen neden kalbim bu kadar çok acımıştı ve bu sözü kafamı bu kadar çok kurcalamıştı?

Bay Jongin hiç hoş değil.. Yoksa sana aşık olmamdan mı korkuyorsun? Bunun asla olmayacağına garanti verebilirim.. Jongin'e bakıp gözlerimi devirdim. "Hiç merak etme sen, bende aynı düşüncedeyim." dedim. Oturduğum salıncaktan kalktım. Jongin'in yüzüne bile bakmadan içeriye doğru yürüdüm..

Odama gelip pencerenin kenarından dışarıya baktım. Şu anda Jongin'in dediklerini kafaya takmakla uğraşamazdım. Daha mühim işlerim var, canımın derdindeyim.

Dışarıya biraz daha baktıktan sonra etrafta kimsenin olmadığını kesinleştirince pencerenin kenarından çekildim. Perdeyi kapatırken, Jongin'in elleri cebinde bahçe kapısından dışarıya çıktığını görmüştüm. Sokak lambasının altından geçerken ifadelerinin kızgın olduğu anlaşılıyordu. Yüzüne değen ışıkla yüz hatları daha da belirginleşiyordu. Durduk yere neye sinirlenmişti, bu şimdi?

İçimden onu takip etmek geçiyordu. Ama takip edip elime ne geçecekti ki? Onu sakinleştirmeye mi çalışacaktım? Off, Haneul. Ne saçmalıyorsun yine? Çocuk biraz önce benden uzak dur dedi. Belalı bir tip demek ki.

Bad Luck [EXO Fanfic]Where stories live. Discover now