✴4✴

16.9K 613 90
                                    

Ehem, Mutlimedia'da Büşra'nın yaptığı o minnak, şirin, kocaman gülümsememi sağlayan çalışma ve bölüm şarkısı var. Kocaman kocaman öpüyorum Büş seniiiiiiii :*

Bölüm Elif için. Umarım beğenirsin bebeğim

Ve şey, hani ben bu kadar 'kısa olmayan' bir bölüm yazmışken sizde yorum yapıp vote verseniz? :( 

Hepinizi çok seviyorum. Keyifli okumalar! ❤❤❤

✴ 

"Bundan sonraki hayatına rahibe olarak devam edeceğini bana söylememen kalbimi kırdı Char."

Gözlerimi devirerek bakışlarımı, ellerini göğsünde bağlamış bir şekilde beni kapıya yaslanarak izleyen Amberly'ye çevirdiğimde cevap vermeden kafamı tekrar aynaya döndürdüm ve yanağıma allığımı büyük bir özenle sürmeye devam ettim. 

Amber aynı pozisyonda yanıma hızlıca gelip, kapıda beklemesinin beni daha az sinir edeceğini düşünmüş olacaktı ki bir de şansını başımda beklemekten yana kullandı. "Ah Char! Ne kadar açık bir kıyafet! Daha kapalısı yok muydu tatlım? Kim bilir, çocuk belki seni bu çok açık olan kıyafetin içinde görünce üstüne falan atlar."

Tamam, belki biraz büyükannem tarzında giyinmiş olabilirdim ama ben bu elbiseyi seviyordum. Rahattı. Hatta o kadar rahattı ki, normal bakışlarıyla bile beni defalarca öldüren çocuğun bir de üstüme açık bir şey giyince bana atacağı bakışlardan dolayı kalp krizi geçirmeyeceğime emin olacağım kadar rahattı.Yani bahsettiğim, çocuk zaten bana bir saniye bile baksa ben dünyaya geldiğim için kendime lanetler ediyor, çıktığım yere geri dönmek istiyordum! Bir de bunun üstüne onun dikkatini çekecek türde bir elbise giyersem kim bilir belki de bana şuan bol sitem ve alay dolu konuşmalar yapan sevgili arkadaşım cenazeme gelmek zorunda kalırdı. Zaten bu yemeğe çıkarak boynuma ipi geçirmiştim. O kıvırcığın atacağı bakışlarla ayaklarımın altındaki sandalyeye bir tekme atmasını tabiî ki istemiyordum. 

Amber'ın büyük aynalı gardırobuma doğru yürüdüğünü gördüğümde bunu umursamadan kirpiklerime rimel sürmeye başladım. Bu kadar süslenmek hoşuma gitmiyordu kabul ediyorum fakat her kadın bakımlı ölmek isterdi değil mi? Ah, tamam. Alt tarafı bir yemek. 

Değildi işte. Kesinlikle koca bir hayır!

Amberly arkama geçip beni sert sesiyle "Char kalk!" diye kısaca uyardığında gözlerimi aynadan gördüğüm gözlerine diktim ve alt dudağımı dişlerimin arasına alarak kafamı iki yana salladım. Biliyordum ki eğer kalkarsam kendimi dakikalar sonra bu rahat elbisemin içinde değil, Amber'ın elinde tuttuğu dar, kırmızı ve itiraf etmem gerekirse giydiğimde seksi hissettiğim tek elbisemin içinde bulacaktım. Ve bunu kesinlikle istemiyordum!

"Charlotte! O elbiseyle bu evden çıkman için benim ölmem gerek! Kalk diyorum."

Kanatmamak için dudaklarımı dişlerimin arasından serbest bıraktığımda "Geç kalacağım, olmaz." diyerek kısa bir açıklama yaptım.

Amberly kaşlarını havaya kaldırarak alayla güldükten sonra ellerini saçlarına götürerek kafasını iki yana salladı. "Nereye geç kalmaktan bahsediyorsun sen büyükanne? Çocuk seni gördüğünde arkasına bakmadan kaçar! Hatta ne var biliyor musun? Sanırım bende gidip şimdi kusacağım. Geldiğimde şu elbiseyi giymiş olmazsan eğer.. Öyle bir şey olmayacak. Çünkü şimdi giyeceksin." 

Laflarını sıraladıktan sonra bana tek bir itiraz hakkı tanımadan gülümseyerek yanaklarıma sulu öpücüklerini bıraktı ve kapıyı ardından kapatarak odadan çıktı.

Into The Green ✴ ║Harry Styles Fan Fiction║Where stories live. Discover now