ⅲ.

3.9K 430 109
                                    


Jungkook yanında ayaklarını yere sürterek yürüyen omegaya baktı omzunun üzerinden. Mırıldandığı, belli belirsiz duyulan şarkı eşliğinde üç katlı dondurmasını yalarken Jimin oldukça kaygısız görünüyordu. ''Savunmasız,'' diye düşündü Jungkook. ''Ne de olsa o bir omega.'' Üzerindeki bakışları fark eden çocuk omuzunun üzerinden diğerine bakarak konuştu. ''Ne bakıyorsun öyle? Eğlenmiyor musun?"

"Eğlence anlayışlarımız biraz farklı.'' diye cevapladı Jungkook. Ayağa kalkarak üzerini düzeltti. Bugün için özel olarak dikilmiş takımı çoktan kırışmış, yakışık olmayan bir görünüş almıştı. "Ama dediğim gibi, bunca zamanı boşa harcamış olmaktan hoşlanmam."

Jimin'in kaşları hafifçe yukarıya kalkarken gözbebekleri büyüdü; masum görülebilirdi ama kesinlikle masum değildi. Onun ne dediğini anlamamak için de ancak aptal olmalıydı.

"Önerin ne?"

"Yakınlarda bildiğim bir otel var.'' Çocuğun tepkisini beklerken tokat yemeyeceğinden emin olmak için güldü, ''Korkma. Sadece şaka yapıyorum.''

''Tamam.''

Külah parmaklarının arasından kayarken Jimin'in cevabına karşılık şaşkınlıkla bakmaya devam etmişti Jungkook. Çok fazla gergin olmalıydı. Belki de baş ağrısı yüzündendi. İlk kez karşılaştığı bir alfayla, üstelik ondan birazcık bile hoşlanmadığı her halinden belli olan bir alfayla bunu yapmazdı, değil mi?

''Ufaklık,'' dedi sakin bir ses tonu ile. Jimin hafif aralık dudaklarıyla yerdeki dondurmaya bakarken o da çıkardığı, üzerinde adının baş harflerinin işlenmiş olduğu mendil ile ellerini sildi. ''Sanırım ne demek istediğimi anlamadın.''

Jimin, bakışlarını ona çevirdikten sonra gülümsedi. Alfanın ne amaçladığını anlayamıyordu ama kendisinin bir ana kuzusu olduğunu düşündüğüne emindi. ''Ne sinir bozucu biri!'' diye geçirdi içinden.

''Benimle yatmak istiyorsun işte.''

''İstiyor muyum?''

Jungkook hızlıca kafasını salladı. ''İstiyor muyum? Ben? Bir omegayla? Saçmalık!''

''Ne oldu?'' dedi Jimin, adamın yüzündeki ifade daha komik bir hal almaya başlamıştı. Yakışıklı olduğu için şanslıydı. ''Neden bu kadar şaşırdın? Yoksa hayalimdeki randevunun böyle olması yüzünden mi?''

Jungkook yanıt vermediğinde bir kez daha güldü. Alfaların hemen hemen hepsi -gerçek anlamda- sinir bozucuydu. Ve elbette karşısındaki adam da öyleydi. Büyük bir lunaparkı açtırması ya da geç bir saatte sahil kenarında bulunan bir dondurmacıda en sevdiği dondurmayı bulması -ki bu oldukça şüpheli bir tesadüftü- fikrini değiştirecek değildi. Önyargılı biri olduğunu itiraf edemezdi ama Jimin'in düşüncelerini değiştirebilmesi için Jungkook'un fazlasını yapması gerekirdi. Bunun da gerekli olduğunu düşünmüyordu.

''Seni hayal kırıklığına uğrattıysam üzgünüm.''

Jimin yürümeye devam ettiğinde Jungkook bir an beklemiş ve hemen ardından yürümeye başlamıştı. Çocuk onu şaşırtmış olamazdı, olmamalıydı. Ne de olsa hakkında hiçbir şey bilmediği bir omegaydı.

''Neden bir omegayla yatmak isteyeyim ki? Her zaman onlar ister. Ben Jeon Jungkook'um.''

Kendi kendine söylenirken Jimin'e yetişmek için adımlarını hızlandırdı. Ona yetiştiğinde ise çocuğun bir şeyler mırıldanmaya devam ettiğini fark etmişti. Görünüşe göre Jungkook'u rahatsız eden şeyi o umursamıyordu.

''Sırada ne var?''

Jimin çoktan dondurmasını bitirmiş, külahı yemekle meşguldü. Dondurmasının düşmesine sevinmişti bu manzarayı izlerken. Kendini tutamayarak ''O kağıt gibi şeyi nasıl yiyebiliyorsun?'' dediğinde Jimin omuz silkmişti, ''Kağıt mı? Tadı gayet güzel. Sen de ister misin?'' Jimin tereddüt etmeden ucunu Jungkook'a uzattı. Jungkook ise onun aksine tereddüt ederek almıştı külahı. Birinin ısırdığı bir şeyi, hele de böyle bir şeyi asla yemezdi. ''Hadi,'' dedi Jimin. Alfanın elindeki külaha tiksinerek bakmasından keyif almıştı. ''Yersen ablamın herkese senin ne kadar nazik ve çekici bir alfa olduğunu anlatmasını sağlayacağım. Hatta ben bile ablamın harika bir gece geçirmesini sağladığını anlatacağım arkadaşlarıma.''

Blind Date With An Omega - JiKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin