forty

21.9K 873 641
                                    

Aşklarım bir kaos yapam dedik başımıza gelmeyen kalmadı he kjahfsd belatoner miyim neyim?

Sabahtan beri yok elektrik kesintisi, yok internet arızası yok şarj sorunu uğraşıp duruyom ama sonunda delirmeden bölümü bitirdim :/

Bu arada kaos duygularla olur, kaos düşüncelerle olur, kaos düşüncelerin aksini söylemekle olur, kaos düşündüğünü söyleyememekle olur. Kaos yanlış anlaşılmakla olur jksdhfsjgd

Gelen kaosa karşı sizleri uyarayım da

Komedinin kaosuna ve bizim iki delinin kaosuna bakalım bir de 👇

Hadi Keyifli Okumalar 💞

OY ve YORUM unutmayınsss

Deniz Aygül-Ayrılığın Kitabı "Seni bir pula ne de bir kula satmayı düşünmedi"

🖤

Pazar 20:44

Reklam dünyasında zaman, normalden daha farklı işlerdi. En azından benim reklamım için bu geçerliydi. Orada yapılan anlaşmaların yıllarca sürdüğü bir gerçekti mesela. Atılan bir imzanın sizi belki de iki yıl alıkoyması bile muhtemeldi. Anlaşma metninde yazan zaman göstergesi, kaç ayı barındırıyorsa ona uymak zorundaydık. Yoksa iki taraf da bozulan bir antlaşma uğruna tazminat ödemek istemezdi.

Bu anda ise zaman, benim için durmuş gibiydi. Benim için ve yanımda duran çoğu kişi için. En önemlisi ve benim dikkatimi çeken de sevgilim için.

Kulaklarımda bir yanma vardı. İçine düştüğüm durumdan utanmıştım belki de ama fotoğraflarımla boy gösterdiğim için değil, her şeyin zamanını yanlış ayarladığım için. Uğur'un, düşmanının karşısında düştüğü bu durum için! Onu yanlışlıkla da olsa düşürdüğüm bu durum için.

Panoya bakan kişiler yalnızca Özkara kardeşler ve Ferhat şekilsiziydi! Korumalar, çevremizi bir kalkan gibi sarmışlar ancak dönüp bir kez bile panoya bakmamışlardı. Bunu yapma nedenleri patronun yanında boy gösterdiğim kadın olmamdan geliyordu. Ferhat'ın birkaç koruması olmalıydı ki, biz dışarı çıktıktan yanımıza yaklaşmak için adımlamışlar ama Uğur'un sayıca ondan daha fazla olan adamlarının engeline takılmışlardı.

Şimdi, karşımdaki hanzoya bakarken, yüzümde nasıl bir iğrenti varsa ve bunu engelleyemiyorsam, aynı saniyenin içinde Uğur'un yüzüne direkt bakma cesaretini de gösteremiyordum. Onun göz ucuyla bana baktığını görüyordum oysa. Mavi gözleri üzerime kazınmış gibiydi.

Ona dönmemi, belki bir şey dememi ya da gözlerimle ona bir şeyler anlatmamı istiyor olabilirdi ama yapamıyordum. Bana bir şey söyle ki ben ona göre davranayım diyordu belki de. Aklıma ihtiyacı olduğunu sanmıyordum. Belki de bana bak ve benim sakin kalmamı sağla diyordu. Oyumu bundan yana kullanırdım. Yine de gözlerine bakamıyordum.

Benim gözlerim hâlâ panoda olmasına rağmen, anbean kararıp artık tamamen akşamı getiren havada onunkiler, suretimde parlıyorlardı. Yine de yüz ifadesini tam görmediğimden seçemiyordum. Hakkımda ne düşünüyordu? Fotoğraflar hakkında ne düşünüyordu! Bilmiyordum.

Gözlerimin seçtiği tek ifade, bizi şoka sürüklediğini bildiğinden son derece memnun ve anlamsız bir zafer kazanmanın sevincini yaşayan sırtlan gibi sırıtışıyla Ferhat hanzosunun yüzündeydi. Ona bakmak midemi bulandırıyordu. O, benim tanıdığım camiadaki sırtlanların en az on katı kadar şerefsiz ve kadın aşağılamayı seven yapıda bir tipti. En azından televizyon dünyasındaki adamlar beni elde etmek için yermiyorlardı sadece ben onları parmağımda oynatıyordum. Oysa bu Ferhat... Kadınları basit bir nesne gibi görmekten ve onları kullanıp atmaktan başka yol bilmeyen adilerdendi. Bunu sözde güzelliğime iki övgü yağdırdıktan sonra bizi buraya çeken yanından bile anlayabiliyordum. Beni sevgilimin karşısında, çıplak göstererek utandırmayı amaçlamıştı.

MAFYA BEY -TEXTING +18Where stories live. Discover now