sixty-nine

12.8K 611 458
                                    

Selamsss aşklar, nasılsınız?

Bazen elde olmadan bölümler gecikiyor anlayıverin gari. İlham da kalmadı püğğ.

Hayırlı ramazanlar dileyeyim ama yanacağuk benden söylemesi.

💘OYSU VE YORUMSU💘

Keyifli Okumalar :)

 🖤

Perşembe 16:22

Sahile yakın, içinde butik mağazaların olduğu, markaların tillahının bulunduğu, dev lüks bir alışveriş merkezine gelmiştik.

Gelme nedenimiz, nihayet gününün yaklaştığı, ajansın kutlaması ve ebeveynişlerimin yıldönümü için kendimize kıyafet bakmaktı.

Uğur, anlaştığı marka ve özel terzilerin elinden geçen kıyafetlerin sipariş üzerine, bedenine cuk oturacak bir biçimde evine gelmesinden yanaydı ve pek çok erkek gibi alışveriş yapmayı pek sevmiyordu ama ben yaşayıp görmek isteyenlerden, deneyip üzerimde gerçekten iyi duracak mı diye merak edenlerdendim. Online olarak da çok alışveriş yapardım ama bazen mağazaların altını üstüne getirmek ve gün boyu gezmek de favorim oluyordu.

Alışverişe bayılan kız, el sıkışan emoji, alışverişten nefret eden erkek.

Bu doruydu.

Ben her zaman haklı ve dorucuyumdur cınım.

Yine zıtlıkların uyumunu bedenlerimizden sonra fikirlerimizde de yakalamıştık.

Yazın kavurmasını umursamadan el ele içeri giriş yaptık. Normal insanlar gibi X-Ray cihazından geçtik. Anormal ve değişik misiniz siz zaten kız?

Bir kere mafyaydık biz canım. Kapiş?

Çantamı çıkarmak, o yürüyen banda koymaktan nefret ediyordum ama bir kere yapmıştık. Uğur, metaller yüzünden ötmeyi önemsemeden direkt olduğu gibi geçti cihazdan. Güvenlik görevlileri ona şöyle bir bakış atmıştı ama hemen peşimize kuyruk olmuş, ilişkimizin olmazsa olmazları Halil ve Onur'un takım elbiseli giyimleri ve ciddi duruşlarıyla göz göze geldiklerinde, beyefendi yeniden geçin cihazdan dememişlerdi.

Yemezdi.

Ben telefonumu da kenara bıraktım. Ulan o mafyaysa ben de bugüne bugün, bu AVM'de de mağazası olan bir markaydım ama standart davranmayı da evelallah biliyordum.

Sen kraliçesin.

Eşyalarımı topladım. Uğur bu gereksiz tantana için kenara geçmiş beni bekliyordu. Simli bel çantamı yeniden takarken, bana gülerek bakıyordu. Ray-Banlarına kurban olduğumun mafyası be!

Yanına gittiğimde, elini alışmış gibi otomatik olarak uzattı. Yiaaa! Bir eliyle de gözlüğünü çıkarmış, giydiği beyaz yazlık gömleğin yakasına gelişigüzel asmıştı. Buna da yükselmezsin!

Her daim dimdiktim.

Telefonumu şortumun arka cebine sıkıştırdım. Elini tutarken, düşündüklerimin aksine çemkirmeyi de ihmal etmiyordum. Kadınlığımın şanında vardı. "Ne artistlik yapıyorsun sen?" dedim yürümeye başladığımızda.

"Hamurumda var unuttun mu?"

Aman hiçbir detayı da unutmasaydı zaten. Ona bakarken dil çıkardım.

"Yapma!" dedi, kaşlarını kaldırırken.

Yüzüne doğru yanaştım, parmak uçlarımda yükseldim. "Niye azar mısın?" Gözlerini çevrede şöyle bir gezdirdi. Bazı insanların yaydıkları aura yüzünden, çevredekiler dönüp onlara birden fazla kez bakardı ve bize baktıklarını; onun gibi ben de biliyordum. Bu halimi kadın erkek fark etmez kimsenin görmesini tabi ki istemezdi. Fazla şımarık, azgın, çekici, kışkırtıcı bir genç kız gibi gözüktüğüme emindim çünkü. Ona bakarken hep azgın olduğundandır.

MAFYA BEY -TEXTING +18Where stories live. Discover now