so special: aköm

4.3K 231 222
                                    

Selamlar nasılsınızzz bebeklerimm

Biz Aker ve Ömrüm meleğimle geldik, bakalım bu deliler ne yapıyor

Instagram: @tamamyayazar

AQTA||-Herkesim

 🖤

Cuma 14:00

İlk dönemimin, son finalini verdikten sonra derin bir nefes almıştım nihayet. Üniversite hayatımın başlangıcının bu kadar eğlenceli olmasının yanı sıra bu kadar yorucu da geçeceğini bana kimse söylememişti.

Bunda bir devlet üniversitesi olmasının da etkisi bence büyüktü. Genelde okuduğum özel okullarda, zengin ailelerin çocuklarına kırılacak biblo gözüyle baktıklarından not konusunda da bonkör davranırlardı. Ağzımızın tadı kaçmasın misali...

Ama üniversitede alanım için giriş derslerimden biri BB bile gelmişti. Bu zamana kadar duyduğum tek BB makyaj malzemesiyle ilgiliydi. Onu da ben kullanmazdım ama Aker'e kapılıp, birazcık az ders çalıştığım bir vizemde not ekranında bunu görmem kaçınılmaz olmuştu.

Neyse ki takıntılarım yoktu. Ben kendimi geliştireyim, bilgileri öyle ya da böyle öğreneyim yeterliydi. Derece yapmakla falan kafayı bozmamıştım. Tabi bu konuda anne babam ne düşünürdü onu bilemiyorum. Genelde başarı odaklılardı. Özellikle benim öğrencilik hayatım için. Ama son dönemde hayatımıza renkli karakterler girince törpülendiklerini düşünüyordum. Biraz da hayatın eğlenceli ve bir daha gelmeyecek yılları için üniversiteyi rahat zamanlar olarak geçirmek istiyordum.

Genelde öğle aralarında sık sık takıldığımız kafeye gelmiştim. Aker'le bu rutinimiz olmuştu. Kimin dersi erken biterse o buraya geliyordu. Önümdeki peluş kapaklı, ders için kullanılması kimine göre abes kaçan defterime can sıkıntısından karalamalar çiziyordum. Üstelik kalemim de kalpli ve simliydi. Ne yapayım kırtasiye malzemelerimde de süslü ve pembe şeylere bayılıyordum.

Aldığım kahveden bir yudum daha aldım. Kış için ve derslerde uykumun gelmemesi için bende bağımlılık yapmaya başlamıştı bunu içmek. Pek tadı tuzu da yoktu üstelik.

Çizdiğim kalbin içine değişik bir stilde Aker yazarken yan tarafımdaki sandalye çekildi. Kafamı şaşkınlıkla kaldırıp gelen kişiye baktım. Cenk'ti.

Bu çocuğu tanıyordum. Üçüncü sınıfta olmasına rağmen hâlâ birinci sınıfta kalan dersini vermeye çalışıyordu. Benden de not istemişti ve bu şekilde tanışmıştık. Yine de bakışlarını pek dostça bulduğumu söyleyemezdim. Bu yüzden de olabildiğince az ve öz konuşmaya çalışıyordum. Hele ki sınav haftasında bana verdiği selamları da sıklaştırmaya başlamıştı.

"N'aber Ömür?" dedi.

"İyiyim, sen?" Yanıma izinsiz oturmasını hiç görgü kurallarına uygun bulmamıştım mesela. Babamı zor bela ikna etmeseydim ve korumalarla gezseydim burada bunu kimse yapamazdı ama bu hayatı da ben seçmiştim işte. Umarım Aker'im erken gelirdi.

"Orta halli diyelim," dedi. "Valla şu dersi bir geçeyim artık, tüm sınıfa bir şeyler ısmarlayacağım ve hâlâ emin değilim geçeceğimden," dedi. Sonra gözleri parlayarak devam etti. "Sana da bir yemek ısmarlarım hem."

Kafamı anında iki yana salladım. "Yok, teşekkürler. Ben bir şey karşılığında yapmadım bunu. Yardım ettim yeterli." Morali bozulmuştu net. Ama sevgilim varken bana yürüyecek kadar kötü biri olduğu için umurumda değildi. "Bence çok zor değildi sınav," diye de ekledim. "Umarım geçersin de kurtulursun." Kurtulurum.

MAFYA BEY -TEXTING +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin