Bölüm 31

6 1 0
                                    

Oyunu bitirdikten sonra direk final çizgisine doğru ilerledik. 10 dakika geçmeden yağmur çilemeye başladı. Erkekler sağ olsun yağmurlukları biz kızlara verdiler. Maalesef ekipman yarışmasını kaybettiğimiz için sadece üç tane vardı. Şubat ayında olduğumuz için hava soğuktu ama üstümüzdeki eşortman sıcak tutuyordu. Oldukça kaliteli. Açıkçası yarışma boyunca hiç yağmur yağmadığı için şanslıyız. Diğer yandan son dakika yağması güzel bir sürpriz oldu.

Buse: Off olamaz... Tam yarışma bitmek üzereyken yağmur yağmak zorunda mıydı? Üstüm ıslanacak ve üşümeye başladım.

Çisil Buse'nin yanına gidip ona sarıldı. İlerlediğimiz alan tamamen ormanlık alandı. Bazı  yerde çalılıklar bazı yerde ise hiç yoktu. Upuzun ağaçlar bizi yağmurdan korumak istermişcesine tepemizi şemsiye gibi kapatıyordu. Derin bir nefes alıp ne kadar da güzel diye düşünmeden edemedim.

Çisil: Umarım daha fazla yağmaz.

Ateş: Yağmur kötüleşmeden hızlanalım. Koşun...

Ateş en önde biz arkada yavaş tempoda koşmaya başladık. Bizde onu takip etmeye çalışıyorduk ancak her zamanki gibi çanta yüzünden iyi koşamıyorduk. Ateş ise gayet iyi ilerliyordu. Durduğumuz sırada yüzümü kaldırıp gözlerimi kapattım. Yağmur damlaları yüzümü ıslatırken boynum ıslanınca duruşumu düzelttim. Kendimi çok huzurlu hissediyordum. Ayrıca orman en önemlisi de toprak çok güzel kokuyordu. Yine de umarım daha da kötüleşmez.

Rüzgar: Yağmurun yağmasına sevindin sanırım.

Rüzgar'ın bana baktığını görünce bana söylediğini anladım. Gülümsedim.

-Tabikiii... Yarışma bitmeden bir güzel anımız daha oldu. Şu anki hava çok iyi bence. Yağmur sakın kötüleşme tamam mı? Yoksa sana küserim.

Rüzgar gülünce ona baktım. Gülerek kafasını sağa sola sallıyordu. Onunla birlikte bende gülmeye başladım. Tekrar ormana bakınca istemsiz ciddileştim.

-Yarışmayı düzgünce bitirdik, hiç kavga etmedim, yeni arkadaşlar edindim ve para kazandım. Bu yüzden çok mutluyum. 

-Bende. Ayrıca hoşlandığım bir kızla tanıştım.

İstemsiz durdum, bakışlarımı ondan ayıramıyordum. O ise bana gülerek bana bakıyordu.

-Bende dedim kısık sesimle. Rüzgar gülerek dudağını ısırdı.

- Sende mi bir kızdan hoşlanıyorsun?

-Evet... Hayır... Yaa...

Sinirle omzuna vurmaya başladım. Koluna vururken bir yandan benimle dalga geçme diye söyleniyordum. Ateşin sesiyle durdum. Onlarla aramızda biraz mesafe vardı.

-Gençler... Yarışmayı bitirmeliyiz.

Sorry diye mırıldanarak onlara doğru ilerledim. Rüzgar omzuyla hafifçe omzuma vurup önüme geçti. Yumruğumu havaya kaldırıp vuruyormuş gibi yaptım. Rüzgar bana dönüp gözlerini kıstı. Obss yakalandım diyerek Çisil'in yanına gittim. Final çizgisine geldiğimizde saat 6'ya 35 geçiyordu. Hava istediğim gibi daha da kötüleşmemişti. Gerçekten de şanslıyız. Öte yandan bir saattir yürümüştük ve çizgiyi geçtiğimde halsizlikten konuşmaya bile enerjim yoktu. Bilerek yolu karışık yapmışlar ve bazı yerlere yön işaretleri koymamışlar.  Çizgiyi geçince bir süre yere oturup dinlendik. Ekip yanımıza gelip bizi tebrik etti. Bize su ve sandviç dağıttılar. 10 dakika sonra gitmek için ayağa kalktığımız da Ateş'in isteği üzerine son bir kez daha ellerimizi birleştirip mavi takım diye bağırdık. Daha sonra da yurda gitmek için otobüse bindik. Yurda gittikten sonra ilk işimiz yemek yemek olmuştu. Daha sonra banyo edip direk uyudum.  Ben uyumak için yatağa girdiğimde kızlarda uyumaya hazırlanıyordu. Hepsini o kadar özlemiştim ki bir kez daha yemeğin, yatağın, banyonun ve daha bir çok şeyin kıymetini anladım. 

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 20, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

PARA AVIWhere stories live. Discover now