0.1

13.2K 463 242
                                    

Selamünaleyküm! Yine ben! Ramazan havasına şimdiden girdim, mükemmel bir şey bu ay ya!

En çok da ramazan çizgi filmlerini severim, mesela Ramazan Tayfa, ya da Yusuf İslam'ın yaptığı ramazan şarkıları(evet hâlâ çizgi film izliyorum xjdfklemwşskd)

Uzatmadan bölüme geçelim, iyi okumalar dilerim 🌙

____________________

Siyah sweat elbisemi düzeltip, siyah penye şalımı da başıma dolayıp açıkta saç olmadığından emin olunca odamdan çıktım. Evde bir telaşe vardı, herkes çıkmaya çalışıyordu bir an önce. Çünkü geç gidince teravihte yer bulmak pek mümkün olmuyordu.

"Hah, kızım sen de al şu seccadeleri, çıkalım artık." Annemin elime tutuşturduğu bez çantayı alıp omzuma asarak açık olan kapıya ilerledim. Abim ve babam kapıda bekliyorlardı. Ayakkabılıktan siyah sporlarımı alıp ayağıma geçirirken, abim başımı ittirdi. Eğildiğim için düşecekken babam tutup düşmemi engelledi. Kafamı kaldırıp kötü kötü ona baktım ama o umursamadan sırıtıyordu.

"Oğlum rahat dursana, derdin ne?" Abim omuz silkti. Doğrulup yanına yerleşirken, "Kuduruk," diye fısıldadım. Bu sefer ters ters bakan o olurken, umursamayan bendim.

Annemde evden çıkıp kapıyı kilitleyince babamın koluna girdim. Bahçeden çıkınca bize doğru gelen Ayşin teyze ve Zehra adımlarını hızlandırdı. "Ay Mihri, ben de sana geliyordum," diyerek anneme doğru hızlı adımlarla ilerleyen Ayşin teyze ile annem onunla konuşarak gelirken, Zehra da benim yanıma geldi.

Babamın kolundan çıktım, abim ve babam önden mahallenin erkeklerine katıldı. "Selamünaleyküm Mah," dedi Zehra koluma girerken. Sallana sallana yürüyorduk yokuştan inerken.

"Aleykümselam Zeh mi diyeyim bende?" Güldü. Mah denilmesinden hoşlanmadığımı biliyordu.

"Peki, tamam. Demeyeceğim artık," Bir zahmet bakışları attığımda tekrar güldü. Ters bakışlarıma maruz kalsa da takmadı.

"İlk teravih, ha?" Başını kaldırıp havayı solurken onu izliyordum. "Havası bile ayrı güzel bu ayın ya." Başımı salladım onun gibi derin bir nefes alırken. Mahallede ramazan ayları çok daha güzel geçerdi.

"İnşallah yine gülmeyiz be Mahi," Gözleri bana döndüğünde bile gülmemek için yanaklarını ısırıyordu. "Geçen sefer teyzeler kovmuştu. Koca koca kızlar caminin girişinde kıldık namazı, çocukların yanında." Hatırladıklarım beni de güldürdü.

"Şeytan dürtüyor hep, ondan namazdayken aklımıza geliyor komik şeyler." Başını hızlıca sallayarak onayladı. "Tabii, tabii."

Konuşarak camiye geldiğimizde erkekler yukarı çıkarken biz aşağı indik. Erken geldiğimiz için kalabalık değildi içerisi. Ön saflarda bir yerlere oturup seccadeleri serdik. Kalorifer peteğne sırtımı yaslarken, Zehra da yanıma oturup bağdaş kurdu. Annemler de hemen yanımızdaydı.

"Bak bu sefer gülmek yok," dedi ciddiyetle bana bakarken. Kaşlarım havalandı.

"Bizi güldüren sensin, Zehra." Biraz düşündükten sonra hak vermiş olacak ki başını salladı. "Doğru, o zaman gülmemeliyim." Başımı sallayarak onu onayladım. Cami yavaş yavaş dolmaya başlarken, biz de sünneti kılmak için ayaklandık. Niyet edecekken yanımda beliren bedenle başımı çevirdim. Annem yaşlarında, temiz yüzlü bir kadındı.

Bir Teravih Meselesi |TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin