#Cehennemin Dibi#

2.6K 160 36
                                    


Nedenini bilmediğim bir şekilde medyada video veya resim koyamiyorum:( o yüzden müzik seçimini size bırakıyorum.
Bölüme başlamadan önce size mükemmel bir videoyla eşlik etmek istiyorum😁

에스마 for you baby😏

Keyifli okumalarrrr~

-----

Mükemmel tadına devam etmekten kendimi alamıyor oluşum işleri her ne kadar daha çok karıştıracak olsa da, hiçbir şeyi umursamayacak kadar sarhoştum Jimin'e...

Jimin'in elleri belimden bacaklarıma kaydı. Üzerimde Jimin'in tişörtü olduğu için yatmamla birlikte açılan bacaklarım, Jimin'in elleriyle daha da açıldı. Yumuşak elleri bacaklarımda sürterken bütün vücudum kaskatı kesildi. Ellerim Jimin'in omuzlarına kaydığında tişörtünü yumruklarımın arasına aldım.

Jimin'in belindeki ıslak havlusu bacaklarıma değiyordu ve bu hakimiyetimi zorluyordu. Çünkü ne yazık ki şu an Jimin'in üzerinde havludan başka bir şey yoktu...

Nefes almak, daha önce bana hiç bu kadar zor gelmemişti. Sanki biri ciğerlerimi ellerinin arasına alıp sıkıyordu.

Ellerim istemim dışı Jimin'in saçlarına çıktığında onu kendime daha fazla bastırdım.

Öpüşleri devam ederken, dudaklarımın arasından minik bir inleme çıktı. Bununla birlikte hafifçe geri çekilip dudaklarımızı ayıran Jimin, kızarmış dudaklarını ısırıp nemli gözleriyle suratımın her zerresini inceledi. Yamuk bir gülüşle konuştu.

"Benden zevk alıyor olman... Beni çıldırtıyor."

Hareketleri yetmezmiş gibi sözleri de tüm nefesimi kesiyordu. Ellerini belimden sırtıma doğru çıkardığında vücudumda ki tüm sinirler o tarafa yoğunlaştı. Sırtımda ki elleri bu seferde üzerimde ki tişörtün ucuna gittiğinde tişörtü çıkarmak istediğini anladım.

Gözlerimi yumup tüm benliğimi ona adadığım bu mükemmel anı bölen şey ise duyduğumuz ses oldu.

"Jimin..."

Bu ses odanın dışından geliyordu. İnce ve titrek olan bu ses öylesine tanıdık geliyordu ki, düşüncemin doğru olmasından korktum.

Jimin kocaman açılan gözleriyle üzerimden kalktı. Ne olduğunu anlayamadan yatakta öylece kalakalmıştım.

Jimin'in ardından bende hızlıca kalktım.

"Hoon Na'nın sesi değil mi bu?" dedi Jimin şaşkınlıkla.

Beynimi sarsan şiddetli acıyla bir şey söyleyemeden durdum.

Jimin kapıyı açmak için yöneldiği sırada kolundan sertçe tuttum. Bakışları bana döndüğünde sessizce fısıldadım.

"Banyoda bekleyeceğim. Sakın ona burada olduğumu söyleme."

Jimin dediklerimi anlamaya çalışırken parmak uçlarımda hızla banyoya girdim ve kapısını ardımdan yavaşça kapattım.

Jimin yapmaya çalıştığım şeyi anlamasa da şu an bana uymaktan başka yapacak bir seçenek bulamamıştı.

Kapıya ilerleyip açtığında içeri darmadağın olmuş Hoon Na girdi. Ağlamaktan suratında ki tüm makyaj kaybolmuştu. Dağılmış saçları ise, sinir krizine girdiğini ve acısını saçlarını yolarak çıkarmaya çalıştığını gösteriyordu. İçimde ki küçük bir taraf ona üzülüyordu. Fakat yaptıkları aklıma geldikçe o küçük taraf daha da küçülerek yok oluyordu.

WINGS | pjmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin