#Milyonlarca Bakış Açısı, Milyonlarca Tanım#

2.1K 155 49
                                    


Medyada ki müzik şiddetle tavsiyemdir. Müziksiz okumayın:)

***

 Sevmek kolay değildir. 

 Hatta belki de en zor şeydir.

 Bir çocuğun, elinden hiç bırakmadığı oyuncağına beslediği şeydir sevdi duygusu. Bir gencin, hiç bıkmadan dinlediği müziktir mesela. Ya da hasta karısını sırtında hastaneye götüren bir amcadır. Toprağın, suya kavuşmasıyla birlikte, etrafa yaydığı o eşsiz kokudur bazen. Belki de uzaktan uzağa sevdiği erkeğe bakmakla yetinen genç kızın özlemidir, sevmek.

 Bir sürü anlamı vardır. Milyonlarca bakış açısı olduğu gibi, milyonlarca da tanımı vardır bu kavramın.

 Kimileri için beklemek,

 Kimileri için fedakarlık,

 Kimileri için ise arzulamaktır.

 Peki ya bir canlı o çok sevdiği şeyin, ellerinden kayıp gitme ihtimaline karşı ne yapar?

 Öylece bakar mı sessizce?

 Yoksa sıkı sıkı tutar mı gitmemesi için?

 Belki bu durumda yapacaklarımız, sevgimizin ölçüsünü gösterir.

 Peki gerçekten sevmenin ölçüsü var mıdır?

 Zordur birini sevmek. Sevdiğin kişiyi kendine ait kılmak. Onun için her şeye göğüs germek.

 Bir gün gelir öyle bir darbe yersin ki, artık göğsün, gerilmekten paramparça olur. Güçsüzleşirsin. Çaresizleşirsin. Ama her zaman dik durmalısın, sevgin için. Ta ki, o kötü son, ölüm gelene kadar. Kim bilir kaç milyon insan bu kötü sona şahitlik etmiştir. Ya da ne yapmışlardır, bu kötü sona karşı?

 Belki başka insanlarla hayatlarını sürdürmüşlerdir. 

 Belki geri kalan hayatlarında bunalım bataklığından çıkamamışlardır.

 Ya da ağlayıp üzülerek hayatın devam etmeyeceğini anlamışlardır.

 Belki de, sevdiklerine ulaşmak için ölmeyi tercih etmişlerdir.

 Fakat bunlardan hangisi doğru olan? Hangisi yapılması gereken?

 Hiçbiri?



**

 [2 Gün Sonra]//

 [Jimin'in Ağzından]

 Young Jae'nin hastaneye kaldırılmasının üzerinden 2 gün geçmişti. Tabi biz de bu 2 gün boyunca hastanede kalmıştık. 

 Young Jae'nin babasına telefon edip, her şeyi anlatmıştım. Onlarda olabilecek en erken şekilde gelmişlerdi. Ameliyattan onlara bahsettiğimde annesi küçük çaplı bir kriz geçirmişti. Babası ise içindeki ateşe rağmen sakin kalmaya çalışarak ameliyatın yapılmasını istediğini söyledi.

 Doktor ile birkaç belge işini hallettiklerinde artık her şey hazırdı. Tek sorun, Young Jae hazır değildi.

 Hasta olduğunu öğrendiğinde ilk başta inanmak istemese de, kabullenmekten başka bir çaresi kalmamıştı. Fakat garip bir şekilde isyan etmek yerine, güçlülükle karşılamıştı. 

 Onunla çok fazla zaman geçirmemize izin verilmiyordu. Birkaç saat arayla küçük zaman dilimleriyle görüşebiliyorduk. Önceliği anne ve babasına, sonra da Sun Hee'ye vermiştim. Bilmiyorum belki de görüşmeye hazır değildim, ama onu görünce güçsüz düşmekten korkuyordum.

WINGS | pjmWhere stories live. Discover now