Alya Güçlüsoy'un babası bir mafyaydı. Daha da kötüsü annesini bir çatışmada kaybetmişti ve bu kez çıkan çatışmada birisi başına büyük bela olacaktı. Genç ve yakışıklı bir belalı...
merhaba sevgili okuyucularım, umarım kitabımı beğenirsiniz. oylarınızı ve bolca yorumlarınızı belirtirseniz çook mutlu olurum. sizi seviyorum. <3<3<3
Ben Alya Güçlüsoy. 18 yaşındayım ve bu sene üniversiteye gideceğim. İstanbul Boğaziçi üniversitesinde sinema ve televizyon okuyacağım. bunun için heyecanlı olmam gerekiyor ama hiç değilim çünkü babam buna karşı çıkıyor. o bir mafya ve bir sürü düşmanımız var. annemi bu çatışmaların birinde kaybettik. güçlü olmaya çalışıyorum...
sabah nermin ablanın bana seslenmesiyle uyandım. bizim evde temizlik ve yemek işleriyle ilgileniyor. "Kalk kuzum hadi, kahvaltı hazır. dün gece yine geç yattın dimi? ben sana demiyor muyum erken uyu erken kalk diye. Haldun bey kızacak şimdi."
"Üfff, babam da her şeye kızmaya yer arıyor. yaz oldu, üniversiteyi de kazanacağım ama hala rahat bırakmıyor."
"Baban üniversiteye gitmeni istemiyor, o tanınan biri ve seni de tanıyorlar. başına ya bir şey gelirse?"
"Ne gelicek? hem babamın pis işleri yüzünden ben niye okumuyorum? ilerde o ölünce napıcam ben mi mafya olucam?"
"Tamam ya," dedim ve gözlerimi ovuşturarak kalktım. hızla altıma bir kot şort ve üstüme sıfır kol bir bluz giyinip saçlarımı salaş topuz yaptım. yüzümü ve dişlerimi de halledip asansöre bindim ve alt kata indim. sofra hazırdı ve babam elinde gazetesini okurken beni bekliyordu. ayak seslerimi duyduğunda gazeteyi bıraktı ve bana delici bakışlarını fırlattı.
"Bütün kahvaltı buz gibi oldu, nerede kaldın?"
"Ancak uyandım," dedim portakal suyumdan bir yudum almadan hemen önce. elime haşlanmış yumurtamı aldım ama gerçekten buz gibi olmuştu. geri bıraktım ve tabağıma domates, salatalık vb. doldurdum. "zaten yakında üniversiteye gidicem, o yüzden böyle soğuk kahvaltılara alışmam lazım."
"Gitmiyorsun," dedi ve elini masaya vurdu. "Sana söyledim, tek başına dışarı adımını attığın an öldürülürsün. okuyayım derken tahtalı köye mi gitmek istiyorsun?"
"Ne yapmamı istiyorsun?" dedim sinirle. "Evlenip koca eline mi bakayım? daha da kötüsü senin gibi biriyle evlenip hamileyken çatışmada mı öldürüleyim? annemin tek suçu seninle evlenmekti ve kardeşime hamileydi. suçu neydi? evlenip evimde ölmektense elimde kitaplarda üniversite yolunda ölürüm daha iyi." bardağımı sertçe masaya vurdum ve hışımla kalkarak odama geri gittim.
bugün kızlarla buluşacaktık. Sude ve Melek en yakın arkadaşlarımdı ve bugün Sude'nin evinde toplanacaktık. çantamı aldım ve ayakkabılarımı değiştirip Vanslarımı giyindim. hızla aşağı indim ve kapıdan çıkacağım sırada babamın korumalarından biri olan Semih beni durdurdu.
"Alya hanım tek başınıza çıkamazsınız."
"Semih," dedim gözlerimi bayarak.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
