İZ [bxb]

11

Güven, son zamanlarda hakkında düşündüğüm tek duygu.

İlk olarak Aras'a karşı artık bir şeyler hissettiğimden emindim belki hoşlanıyordum belki seviyordum ama net olarak bir şeyler hissediyordum ama güveniyor muydum?

İşte bunu bilmiyorum bu yüzden son zamanlarda düşündüğüm tek şey buydu. Tekrar birine güvenebilmek mümkün mü?

Eğer öyleyse ve bu son hakkımsa ben bunu Aras'a güvenerek kullanmak istiyorum.

O gün beni öptükten sonra her şey sanki dahada güzelleşmek için birbirleriyle yarış haline girmişti.

Aras artık bizim grupla tanışmış ve anlaşmıştı e tabiki bende onun arkadaşıyla hemen hemen hepsiyle bir kişi hariç herneyse.

Aramızda hâlâ adını koyduğumuz belirli bir şey yoktu bu yüzden kafam oldukça ekstra daha karışıktı tabi ama salmıştım artık.

Umut ise hâlâ evime hediyeler yollamaya devam ediyordu ve bunu Aras'a hâlâ söyleyip söylememek konusunda kararsızdım.

Üzerimdeki çarşafı yatağın diğer tarafına atıp avuç içlerimi gözlerime bastırdım. Şu an kalkmalı bir duş almalı ve kahvaltı hazırlamalıydım.

Dün okulda Aras ile anlaşmıştık bugün hafta sonu olduğundan sabah kahvaltıya bana gelecek ve beraber bana yeni bir ev bakmaya gidecektik.

Aileme bu durumu yalvar yakar yerlerde sürüne sürüne kabul ettirmiştim ve bu konuda şakam yoktu. Son hatırladığım şey annemin ve babamın ayaklarına aynı anda sarılıp ağlayarak ikna etmeye çalışmamdı herhalde onlarda bu halime acımış ve izin vermişlerdi.

Banyoya doğru ilerleyip tek tek üstümdekileri çıkardım. Suyu ılık olacak şekilde ayarlayıp içine soktum bedenimi. O geceden sonra Arasla öpülmekten ileri gitmemiştik nedenini ise cidden bilmiyorum.

Elime duş jelimi alıp vücudumu güzelce yıkadıktan sonra son kez saçlarımı köpürtüp durulanıp ayrıldım belime havluyu bağlayıp vücudumu kuruladım.

Saçlarımı kurulayıp fön çektikten sonra bıraktım. İçeriye doğru geçip dolabımın önünde dikilmeye başladım.

Yine ne giyeceğimi bilmiyordum. Bir sürü kıyafetim vardı ama ben yine neyle neyi giyeceğimi asla ama asla bilmiyorum ve bu durum çok canımı sıkıyor.

Her zamanki gibi altıma siyah dar kotumu geçirip dolabı kapattım. Hava zaten sıcaktı ve evin içinde şimdiden üstümü giymek istemiyorum.

Hem belki Aras geldiğinde ona şöyle güzel bir şölen sunmuş olurum fena mı?

Mutfağa geçip hızlı bir şekilde masaya kahvaltılıkları çıkarıp dizdim. Yumurtaları haşlanmaları için bırakırken bir yandan patates doğramaya başladım. (Y/N: anlaşılcağı üzere yazar burada acıktı gerçi ne zaman doydum..)

Patatesleride hızlı bir şekilde doğrayıp kızartmaya bırakırken eserlerime gülümseyerek bakıyorum.

Bazen aklımdan gastronomi okumak geçmiyor değil. Mutfağa yatkınlığım küçüklüğümden beri var ama hiç gerçek bir meslek olarak okumayı düşünmedim ve sanırım artık bunu düşünmeliyim.

Telefonumun bildirim sesini duyup odama doğru gittim.

Aras: Gelirken bir şey almamı ister misin güzelim neredeyse vardım sayılır.

Ha bu arada Aras bana artık iltifatlar etmeye başlamıştı buna rağmen evet sevgili değiliz ya da öyleyiz benim haberim yok ama öyleysede değiliz tabiki çıkma teklifi beklemiyorum ama bir seni seviyorum bekliyorum bunu duymadanda sevgilim diyemem kimse kusura bakmasın.

Efe: Belki biraz ekmek ya da kıymalı börek neli seviyorsan

Cevap beklerken mutfağa doğru geri dönüp patateslerin durumuna baktım.

Aras: Eminim ki çok güzel hazırlamışsındır böreğe gerek kalmaz ama biraz alıp geliyim.

Şimdi bu bana laf mı göndermişti yapamazsın aç kalmayalım börek alayım diye yoksa ben dedim diye mi alıyordu anlamadım amk.

Telefonu tezgaha bırakıp çay suyunu koydum o gelene kadar anca olurdu.

Zaten her şey hazırdı sadece geriye beklemek kalıyordu.

5-10 dakika sonra

Kapının zili çalmasıyla açıp karşımda bir elinde şekilli bir çiçek bir elinde börekle duran Arası mükemmel gözüküyordu.

Tabi o çatık kaşları görene kadar neye sinirlenmişti. "Ne oldu neye sinirlendin çatmışsın o kaşları yine?"

Gözlerini çiçekten çekip bana çevirdiğinde önce üstümü süzdü ve sanki dahada çatabilmesi mümkünmüş gibi kaşlarını daha çok çattı.

Daha fazla kapının ağızında durmadan bileğinden tutup içeri çektim. Heykel gibi duruyordu çocuk.

"Konuşacak mısın Aras ne oldu?"

Bir şey demeden içeriye doğru geçti.

"Bu çiçekler ne oluyor Efe?"

Ne olur düşündüğüm şey olmasın ne olur..

"Bilmem sen almadın mı bana?"

Sinirli bir gülüş atıp çiçeği yere attı.

"Neden bana bu orospu çocuğunun sana çiçek gönderdiğini söylemedin ya da sorumu şöyle düzeltelim ne zaman söylemeyi düşünüyordun?"

Bir kerede istediğim olsa şaşırıcam. Bir kere ya bir kere çok değil.

"Ben bir kere gönderir bir daha göndermez olarak düşünüyordum o yüzden söyleme gereği duymamıştım."

Suyuna gitmek sanırım her zaman iyiydi.

"Güzelim bak kendime hakim olmaya çalışıyorum ama şu notun üstündekileri okumasam inanıcam sana ulan şerefsiz utanmadan birde Bu sana gönderdiğim 5. Çiçek Seni Seviyorum yazmış."

Of bir insan neden gönderdiği çiçek sayısını nota yazar amk al aferin 5. Çiçek gönderişin. Derin bir nefes alıp yavaş yavaş yaklaştım ona

"Aras tamam lütfen sakin ol hem bak evde benim çiçeklerimden başka buna benzeyen çiçek görebiliyor musun? Gönderdiklerinin hepsini canlı olduğu için birilerine veriyorum."

Kollarımı boynuna dolayıp sinirli bakan gözlerine diktim bakışlarımı. Gözlerini yumup kafasını yukarı doğru kaldırıp derin bir nefes çekip bıraktı.

Gözlerini tekrar gözlerimle buluşturduğunda kızgın bakan gözler biraz daha sakin bakıyordu.

"Tamam ama bir daha gönderdiğinde bana söyleyeceksin ve hemen bugün yeni evini buluyoruz ve en kısa zamanda taşıyoruz seni."

Kafamı tamam anlamında hareket ettirip gülümsedim.

Kollarını belime doladığında rahatladığını anlamıştım. Sinirli ifadesi gitmiş her zaman bana baktığı hayran dolu bakışları gelmişti.

Dudaklarımı dudaklarına bastırıp sakin öpücük bıraktım.

"Ayrıca bir daha kapıyı böyle açma ya ben olmasaydım."

"Off hadi yürü kahvaltıya soğudu her şey."

Kolundan çekiştirip masaya oturttum onu. Bir tabağa börekleri koyup çaylarında doldurup gergin başlayan ama daha sonrasında sakin ilerleyen kahvaltımızı yaptık.

Yazdım... planlanmış bir bölüm değildi akışa bıraktım anlık. Kitabın finali hakkında düşünüyorum bu ara ona göre bir yön belirlemem gerekiyor.

Herneyse bize artık bir Efe karakteri için birileri lazım öneriniz varsa yoruma bırakın yoksa ben unutmazsam diğer bölüme ya da aşağıya karakteri koyucam ama büyük ihtimal üşenirim neyse öptüm