31

1.6K 95 30
                                    

Bir bar taburesi üzerinde oturmuş çalan şarkı eşliğinde boğazımı yakan içkiyi düşünerek yudumluyordum. Yine başa dönmüş gibi hissediyordum yine dönüp dolaşıp geldiğim yer bu bar taburesinin üstüydü ve sanki zaman geriye akmış ve yine aynı şeyleri hiç yaşamamış gibi baştan yaşayacaktım.

Oturduğum bar taburesinde dönüp sırtımı tezgaha yasladım. Bakışlarımı etrafta birbiriyle eğlenen arkadaş gruplarına ya da benim gibi kafalarını dağıtmak için gelen kişilerde gezdirdim. Her birinin bir hikayesi ve bir olayı vardı. Bazen aynı böyle tek başıma olduğum zamanlar bakışlarımı insanların üzerinde gezdirirdim ve her birinin hikayesini merak ederdim. 

Kimse mutlu değildi aslında mutluluk bana göre uzun süren bir şey bile değildi anlıktı ve diğer kalan sürede ya da gün içinde hissettiğimiz şey mutluluktan ziyade huzurdu. Bir insan 24 saatin hepsinde mutlu olamazdı sonuçta değil mi? Fakat üzgün olmak öyle değildi işte bunun 24 saati üzgün olabilirsiniz ve benim bu sıralar 24 saatimin hepsi üzgünlük içinde geçiyordu. 

Aras'ın attığı rahatsız edici mesajdan sonra tabi ki kimseye bir şey söylememiştim bir müddetten sonra istediğiniz kadar yakın arkadaş olun ama insanları kendi sorunlarınızla sıkmak istemiyorsunuz bu duygunun verdiği his bambaşka bir şey. O mesajın üzerinden iki koskoca gün geçmişti ve ben okula gitmiyordum ve biraz daha gitmezsem birçok dersten kalacağımı da biliyordum ama gidip o iki iğrenç insanı görmekte istemiyordum.

Bu yüzden dönem sonu sınava girip yatay geçişle başka bir okula geçmeyi bile düşünmüştüm ama sınava başvurmak için biraz geç kalmıştım bu durumda şu sıralar okulu dondurmayı düşünüyordum ve bu durumu arkadaşlarıma söylediğimde tam anlamıyla ağzıma sıçmışlardı.

Telefonumun cebimde titremesiyle kaşlarımı çattım. Günlerdir olduğu gibi yine Aras mesaj atmıştı artık tahmin edebiliyordum. Biliyorum engelleyebilirim ama her gün insan ne yazacağını daha doğrusu ne kadar komik duruma düşeceğini merak ediyordu. 

Yaşandı ve bitti saygısızca:

Niye evde değilsin sen?

Mesaja görüldü atıp tekrar cebime koydum günlerdir takıldığı aynı tavır. İlk zamanlar olsa onunla kavgaya tutuşurdum ama artık mesajlarına görüldü bile atmayıp üstten okuyordum. Elimde içki kadehinden bir yudum daha alıp barmene yenilemesini işaret ettim. 

Bilincim yerindeydi ama başımı her hareket ettirişimde sanki beynim içeride hareket ediyor gibiydi ama bu duygu mükemmel hissettiriyordu. 

***

Ne kadar süre bu bar taburesinin üstünde oturmuştum bilmiyorum ama etraftaki insanlar azalmak yerine daha kalabalıklaşmış gibi geliyordu gözüme. Kalabalığın içindeki bir beden gözüme o kadar tanıdık geliyordu ki ama nereden tanıdığımı ya da daha önce nerede gördüğümü şu an asla hatırlayamıyordum. Lakin tanıdık geldiğini onunda gözlerinin bana değmesi ve kısa bir gülümseyip önüne dönmesiyle anlamıştım. 

Bakışlarımı yanındakilere çevirdim üç kişi gelmişlerdi ve diğer ikisinin şu an öpüşmesiyle sevgili olduğunu anladım o sanırım bekardı çok fazla eğleniyor gibi durmuyordu daha çok arkadaşlarının zoruyla getirilmiş ve oda kıramayıp kabul etmiş ama daha sonrasında o ikisi birbiriyle ilgilenip onu unutunca geldiğine bin pişman olmuş gibi duruyordu. 

Bakışlarımı en sonunda onlardan çekmeyi başardığımda etrafta olan insanlarda gezdirirken başka bir tanıdık beden dikkatimi çekince kaşlarımı çattım. Siktir bunun ne işi vardı şimdi burada? Bedenimi çevirip dirseğimi tezgaha yaslayıp başımı da elime yasladım. 

Aras gelmiş ve etrafta birini arıyor gibi bakınıyordu. Tabi ki o aradığı biri kesinlikle ben oluyordum. Tabureden inip yere çömeldim. en köşede oturduğum için ve önümde bir çok insanın ayakta dans etmesi sayesinde beni görmemişti.

Burada olduğumu nasıl öğrenmişti ya da barbar gezip manyak gibi beni mi arıyordu? Daha doğrusu bir barda olduğumu nasıl biliyordu? Yere oturup sırtımı duvara yasladım ona gözükmeden buradan çıkmam gerekiyordu ama bunu nasıl başarabilirdim hiçbir fikrim yoktu.

Telefonumun titremesiyle zar zor cebimden çıkarıp bildirim panelinden gelen mesajı okudum. 

Yaşandı ve bitti saygısızca:

Snap konumundan burada olduğunu görebiliyorum neredesin amına koyayım? 

Ben gerçekten akıl almaz bir geri zekalıydım daha doğrusu kendimden çok özür diliyorum insanın nereden aklına gelirdi snap konumundan eski sevgilisini takip etmek anasını satayım? 

Etrafıma bakıp bir çıkış aradım ama sadece çıkabileceğim yangın merdiveni vardı. Fakat oraya doğru yaklaşan Aras her şeyi daha da zorlaştırıyordu ve beni oradan rahat bir şekilde görebileceğine emindim. 

Önümden geçen birini bacaklarından tutup durdum resmen dayak yemeye yer arıyordum. Tuttuğum bacaklar hareket etmeye çalışırken daha sıkı tuttum. Kafamı kaldırıp tuttuğum kişiye baktığımda bir türlü hatırlayamadığım o çocuğun olduğunu fark ettim. Bir şeyler söylüyordu ama yüksek sesten dolayı asla anlamıyordum.

Bacak arasından arasın bu tarafa baktığını görünce kendimi geri çektim. Karanlıktı ve önümdeki çocuk sayesinde beni görme ihtimali yüzde elliden sıfıra inmişti bir anda. Bir süre daha çocukla cebelleştikten sonra Aras'ın gittiğini görüp tuttuğum bacakları serbest bırakıp derin bir nefes verip sırtımı duvara yasladım. 

Baktığım beden birkaç bir şey daha söyleyip tuvalete doğru adımladı. Büyük ihtimal küfür etmişti ama bu şu an umurumda değildi. 

***

Sanırım ilham perilerim kayboldu... Asla aklımdakileri yazamıyorum bana nazar değdi...

Diğer bölüme bakalım birkaç fikrim var umarım yazabilirim... Yazar kaçarr

  


İZ [bxb]Where stories live. Discover now