38

1.1K 79 13
                                    

Korku. Sanırım şu son aylarda hissetmek istediğim en son şeydi ama insanın istemediği şey sürekli döner dolaşır onu bulurdu ya hep işte korku bir kere daha dönüp dolaşıp bedenimi ve aklımı ele geçirmişti.  Zifiri karanlıktan bile daha karanlık olan odamda oturmuş gecenin bir yarısında telefonumda kaçıncı kez oynadığından bir haber olduğum videoya bakakalmıştım.

Nerede yanlış yapmıştım? Hayır hayır tekrar bir aldatılma  yaşamıyordum ama şu an onu yaşamayı tercih edebilirdim ya da belki de etmezdim emin değilim. Telefonda hala oynamaya devam eden videoyu en sonunda duraklatıp ekranı kilitledim. Bu sefer sanırım gerçekten sıçmıştım.  

Cenk ile o gün güneşin doğuşunda gayet güzel bir kahvaltı etmiş, birbirimizi daha fazla tanımıştık. İkimizde aramızdaki çekimin farkındaydık ama ikimizde bu konu hakkında tek bir kelime dahi etmiyorduk. Ağırdan alıp zamana bırakmaya karar vermiştik sanırım. Benim biriyle sevgili olmadan bu denli vakit geçirmem tarih kitaplarına not düşülmesi gereken ayrı bir gerçekti. 

Sanırım asıl olayları başlatan o gündü. O gün paylaştığım hikayeleri görmemesi gereken kişi bir şekilde görmüş -fake hesap- ve  ardı ardası kesilmeyen çeşitli numaralardan arama ve mesajlar -ki bunların bazıları tehdit niteliğinde sayılabilir-. Bunların hepsini itinayla engellemiş hatta gerekli yerlere başlı başında şikayette bulunmuştum fakat bir şey olmamıştı.

Bu çabalarım hiçbir sonuç göstermeyince kendimce ve arkadaşlarımla bulduğum güzel bir yalanla o hikayeleri internetten bulduğumu insanların biriyle birlikteymişim gibi anlaması için attığım tarzında inandırıcı olduğunu düşündüğüm bir ton beyaz denilebilecek yalanlar söylemiştim ve bu yalanda da başarılı olmuş tekrar başımdan def etmiştim ama ne zaman beni Cenk ile öpüşürken görmüş işler o zaman sarpa sarmıştı. 

Öncelikle evet Cenk ile öpüşmüştüm hem de bir yağmurun altında. Rüya gibi denebilecek bir tarzdaydı. Her neyse orada yaşanan arbede daha farklıydı. Aras gelip öpüşmemizi bir güzel bozmuş yere ittirdiği Cenk'in üzerine çıkıp bir taraftan küfürler ve tehditler edip diğer bir yandan yumruklarını savurmaya devam etmişti. 

Tabi Cenk altta kalmayarak onu bir güzel dövmüştü en sonunda onu zar zor Aras'ın üstünden alabilmiş ve hızlıca oradan uzaklaştırmıştım. Sinirini geçirmek o kadar zor olmuştu ki o an bunu nasıl başardığımı hala tam anlamıyla çözemiyordum. 

O gün asla benim evime gitmek istememiş ve yolumuzu küçük ama şirin olan evine sürmemi istemişti. O günü bir şekilde atlatmış ve birkaç gün onun isteği üzerine onda kalmıştım. Tüm bu olayları gruba anlatmış ve bir turda onları sinirlerinin oynamasına neden olmuştum. Sonuç olarak bu olaylarda dinince kendi evime dönmüştüm.

Odada tekrar yankılanan mesaj sesi ile yatağa fırlattığım telefonu eğilip alırken ekranı açtım. 

05***: Her şey seni ilk tanıdığımdaki gibi olacak sevgilim. Sadece sen ve ben bu yeni evimizde ama her zaman bizim olan eşyalarımızla en baştan sorunsuz ve güzel ilişkimize devam edeceğiz. Kavuşmamıza az kaldı bir tanem.  

Okuduğum mesaj ile sanki biri ayaklarımdan beni hareket etmemem için zemine çivilemişti. Peki şimdi ne yapacaktım? Bundan önce yapabileceğim her şeyi yapmıştım şimdi ne yapacaktım? Şehir mi değiştirmeliydim yoksa ülke mi? 

Bacaklarımı en sonunda hareket ettirip adımlarımı son olanlardan habersiz şekilde mışıl mışıl uyuyan Ata'nın odasına çevirdim. ''Ata yalvarırım uyan.''

Ses yok.  Omzundan dürtüp tekrar denedim.

"Ata sana diyorum uyan sana lan!" 

Birkaç mırıltı ve kıpırdanış. Baş ucundaki bardaktaki suyu alıp yüzüne atmamla küfürler savurması bir oldu.

"Ne oluyor amına koduğum?! Artık uyurken de mi rahat yok lan?" Tam ağzımı açmış bir şey diyecektim ki onun arkasından konuşan ve yanından gelen tanıdık ses bu gece hatta bu yıl yaşamam gerekenden fazla şok yaşamama neden olur nitelikteydi. 

"Batu?" Ben yaşadığım şokla ve bir yandan sevinçle bön bön bakarken onlardan ufak birkaç küfür nidası savruldu. Eğer başımda bir bela olmasa şu an oturup onlarla deli gibi dalga geçebilirdim. 

"Kapıyı çalmadan ne bokuma odaya dalıyorsun sen?" 

Birkaç adım geri gidip pervaza yaslandım. "En sonunda birbirinizin olmasına sevindim ve yalan yok uygun bir zaman olsa sizle yarıla yarıla burada dalga geçerim fakat her zamanki gibi benim başım belada."

*** 

En sonunda yazma perilerim Selamın Aleyküm diyerek bana geri geldiler ve ben de yazmaya vakit bulabildim.. Uzun yazmak çokta bana göre olmadığı için en kısa zamanda diğer bölümde görüşürüz öptüm hepinizi



İZ [bxb]Onde histórias criam vida. Descubra agora