İNTİKAM ARENASI- DÖNÜŞÜM SERİSİ FİNAL KİTABI

Bölüm 1

İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE GELİYOR... OTUZ BEŞ YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİ... BOL KEYİFLER...

"Tebrik ederim. Yine kazandın"

Bu kokuyu sevmiyordu. Ne zaman tek başına yakalasa hep ortaya çıkıyordu. Özellikle onu yalnız yakalamaya çalışsa bile sürekli etrafındaydı bir şekilde. Bundan gerçekten nefret etmeye başlamıştı. Neden onun çevresinde gezinip duruyordu ki?

"Sağ ol" dedi soğuk bir sesle. Arkasına bakmasına bile gerek yoktu. Bu zamana kadar doğru mu yoksa yalan mı söylediğini bilmiyordu ve umursamıyordu da. Onu defalarca reddetmesine rağmen neden hala etrafındaydı ki?

Arkasındaki kadın bu zamana kadar gördüğü en güzel kadınlardan biriydi gerçekten de. Mürekkep karası simsiyah saçları ve menekşe moru gözleri vardı. Ancak o bir tilkiydi. Tilki kokusu yayıyordu ve kurtlarla tilkiler anlaşamazlardı.

Onlar hilekâr yaratıklardı...

"Neden bu kadar soğuk davranıyorsun ki bana?" diye sordu kadın yanına gelip başını yana eğdi ve sevimli bir ifadeyle ona baktı. "Artık arkadaş olduğumuzu sanıyordum"

Öyle bir izlenimi nasıl vermiş olabilirdi ki? Mümkün mertebe ona sert ve soğuk davranmıştı. Sakin bir şekilde temizlenmekten başka bir isteği yoktu oysaki. Zaman ilerledikçe diğer savaşanlarda buraya gelmeye başlayacaklardı. Kalabalıktan hoşlanmıyordu.

"Arkadaş falan değiliz" dedi kadına bakarak. "Söylediğin şeyle hiç mi hiç ilgilenmiyorum. Peşimi bırak artık. Bir tilki neden kurt sürüsüyle ilgilensin ki?"

Kadın neşeli bir şekilde elini salladı. "Sana söylemiştim değil mi? Benim kocam kurt ve sizin alfanızla birebir sorunu var"

Muhtemel olarak Gregor ile herkesin sorunu vardı. Dahası kocasının kim olduğunu da söylememişti. Tilki kokusunun üstünde bir kurt kokusu vardı ama Jace'in tanıdığı bir koku değildi ya da gerçekleri söylediğini düşünülürse muhtemelen hatırlamadığı ya da tanımadığı biriydi. "Söyle o zaman o ödlek kocana seni bana yollamak yerine gelip kendisi benimle konuşsun"

Ödlek denmiş olması hoşuna gitmemişti muhtemelen ama yüzünde alaycı bir ifade belirdi. "Sürüye her zaman çok yakın duruyorsun. Gregor'un varlığını hissetmesini istemiyor"

"O zaman bu anlaşmayı yapmayacağız"

Genç kadının gözlerinde bilmiş bir bakış belirdi. Sıradan bir tilki olmadığı her halinden belli oluyordu. Dönüşebilen yaratıklar mümkün mertebe az kıyafeti severlerdi. Sürünün içinde giyinmek tamamen tercih meselesiydi. Ayakkabı ise asla kullanılmıyordu.

Ancak kadının üzerindeki kumaş kalçalarına sarınmış ve göğüslerini kapatacak şekilde boynunda bağlanmıştı. Asıl ilginç olansa belinde asılı olan kılıçtı. Jace gibi olmasına rağmen sıradan bir insan gibi davranıyordu. Ayaklarında da terlikler vardı.

Jace'e doğru bir adım attığında erkek şaşırmış bir halde geri çekildi. Kadın buna karşılık neşeli bir şekilde gülümsedi. "Senin gibi bir safkan o da Jace" dedi neşeli bir şekilde. "Tıpkı senin gibi o da Gregor'un zulmünü yaşadı ve bunun acısını çıkartmak için çok uzaklardan geldi. Merak etme çok yakında tanışacaksınız. Sonuçta amaçlar aynı"

Fabian sözlerini tamamladıktan sonra yok oldu. Korkutucu derecede büyük bir hıza sahipti ve bu gerçekten çok can sıkıcıydı. Gitmesinin nedenini biliyordu. Çoktan diğer kavgalar bitmişti ve temizlenmek isteyenler geliyorlardı.

Asi gibi davranıyor olabilirdi ama kendi sürüsünden belli bir uzaklığa gidebiliyordu sadece. Omega, günah keçisiydi. Her şey için ya da sadece keyfince cezalandırılabilirdi ve bunu sürüdeki herhangi biri yapabilirdi. Sadece alfa olmasına gerek yoktu.

Birileri onun sürüden olmayan hatta kendi türlerinden bile olmayan biriyle konuştuğunun görülmesi mahvolması demekti. Fabian bunu bildiği için kendisini gizliyordu. Belki de bu iyi niyetinin bir göstergesiydi. Yine de bu bile ona güvenmesi için yeterli değildi.

Jace temizlenmeyi bitirdi ve başını kaldırıp yukarı baktı. Aslında gerçekten merak ediyordu. Gregor'dan bu kadar nefret eden ve uzaklardan gelen şu gizemli kurtadamın kim olduğunu öğrenmek istiyordu. Ne yazık ki kendini birilerine güvenmeye hazır hissetmiyordu.

Gideon'un ciddi yüz ifadesine karşı genç kadın neşeyle güldü ve omzunu hafifçe ona vurdu. "Bu kadar karamsar durma" dedi neşeli bir şekilde. "Eminim doğru yolu görecektir"

Çok fazla şey yaşanmıştı. Çok uzun zaman geçmişti ve çok yol kat edilmişti. Bütün bu şeylerin içinde intikamıyla arasında küçük bir omega duruyordu sadece. Eski sürüsünden geri kalan tek safkandı üstelik. Ancak Fabian onun sakin olmasını özellikle istiyordu.

Daha ne kadar beklemesi gerektiğini emin değildi. Bu iş için yeteri kadar güçlü değildi. Gregor'un kendisinin varlığını hissetmemesi için uzak durması daha da zordu. Onu Jace ile görüşmeye göndermek daha da zordu.

Fabian, başını yana eğdi. Gerçekten de çok karamsar görünüyordu. Bu zamana kadar başlarından çok fazla şey geçmişti ama hiç bu kadar karamsar olmamıştı. Makedonya'ya geldiklerinden beri içindeki kurt daha da karanlık bir ruh hali içindeydi.

Genç kadın elini ona doğru uzattı ve erkeğin omzuna dokundu. "Yakında dolunay var" dedi en sonunda. Ne yazık ki bu içinde bulundukları durumun en zor kısımlarından biri buydu. Fabian, sıra dışı bir melezdi ve hayatının yalnızca birkaç ayını bir dönüşmüş olarak geçirmişti.

Bütün bunlar hala dolunayda çok zorlandığı anlamına geliyordu. Sadece saklanmaları değil aynı zamanda bir şekilde Fabian'ı da sakin tutmak bir sorundu.

Gideon, buna karşılık bir kolunu onun omzuna sardı ve kadını kendisine çekti. Kendi sorunları arasında fazla boğulmuştu ve karısını biraz ihmal etmiş hissediyordu. "Sorun değil" diye mırıldandı yanağını onun saçlarına sürterek. "İstediğin kadar kendinden geç. Yanında olacağım"

Biliyordu. Genç kadın bunun fazlasıyla farkındaydı. Elinde olmadan hafifçe gülümsedi ve başını omzuna dayadı. "Jace'i ikna edeceğiz" dedi. "Gregor'u yeneceğiz. Sana söz veriyorum"

Öyle olacağını düşünmek Gideon'un da hoşuna gidiyordu ancak söylemek kadar kolay olmayacağı bir gerçekti. Derin bir nefes alıp kadının kokusunu içine çekti. Bu sakinleşmesini sağlıyordu. "Bir süre onu kendi haline bırakalım" diye mırıldandı. "Jace'in bize ihtiyacı olacağı zamana kadar bekleyelim. Sana da uyar mı?"

Fabian, buna karşılık gülümsedi ve başını salladı. "Dolunayda hata yapmayan dönüşmüş yoktur" dedi neşeli bir şekilde. Jace'in de hata yapmasını bekleyeceklerdi. Onlara ihtiyacı olduğunda yardım edeceklerdi. Böylelikle Jace'de onlara borçlu kalacaktı.

Gregor'u yok etmek için fırsatları kesinlikle olacaktı ve bunu en iyi şekilde değerlendireceklerdi.