Bölüm 13

775 175 61
                                    

İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE GELİYOR... OTUZ BEŞ YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİR... BOL KEYİFLER...


Bir buçuk haftanın sonunda kabul etmek gerekiyordu ki beklenmedik bir gelişme kaydedilmişti. Fabian, Helena'nın bu kadar ilerleyebileceğini gerçekten düşünmemişti. Her şeyin bir anda olduğunu görmekse bir o kadar tuhaftı. Onu bir gece yalnız bırakmıştı ve sabah geri döndüğünde gözlerinde hiç görmediği kararlı bir bakış vardı.

Sanki içindeki kurt o korkak kızı yiyip yutmuştu ve bir bütün olarak yeniden doğmuşlardı. İki günün sonunda Helena kısmi dönüşüm geçirmeyi öğrenmişti. Dördüncü gün tam dönüşüm geçirse bile kontrolünü kaybetmiyordu. Beşinci gündeyse Fabian'a karşılık vermeye başlamıştı.

Elbette ki hala yeniliyordu ama kendini daha net bir şekilde ifade etmeye başlamıştı. Bunun onun için zor olduğu belli oluyordu ama en azından kendi kendini geliştirmek için uğraşıyordu.

"Dikkatini hiçbir şeyin bozmasına izin verme" diye komut verdi. Elindeki sopayı kadının sırtına bastırdı. "Dik dur. Sen ondan güçlüsün bunu unutma. Ancak o da senin bir parçan"

İçindeki kurtla hala iletişime geçememişti. Bu şu sıralar üzerine daha çok eğildikleri bir konuydu. Bu noktadaki tıkanıklığı geçirirlerse Helena daha güçlü bir savaşçı olabilirdi. Ancak bir şekilde onun ya da Gideon'un kolaylıkla yaptıkları şeyi gençler yapamıyorlardı.

Şu ana kadar Jace'in de bu konuda herhangi bir başarısı olmadığının farkındaydı. Şimdi şu an da Gideon'da ona aynı eğitimi veriyordu. Ancak onlarında bir başarı kazanamadıkları açık bir şekilde ortadaydı. Bir şekilde kurtlar saklanıyor, insanlarıyla konuşmaktan kaçınıyor gibiydiler.

Jace, ne kadar odaklanırsa odaklansın bir türlü o karanlık odayı aşıp içerideki kapıyı açamıyordu. Kurdunun o kapının arkasında olduğunun farkındaydı ama ne zaman kapıya uzansa hep kilitli oluyordu. Gideon, onu mutsuz eden bir şeyden kaynaklı küstüğünü düşünüyordu.

Bir kurt insana küsüyordu. Daha neler duyacaktı acaba? Onlar birbirinin bir parçasıydı. Ancak daha önce içindeki kurtla iletişim kurmak gibi bir amacı hiç olmamıştı. Bunun yapılabildiğini bile bilmiyordu.

"Kendini kasma" dedi Gideon. Gözleri kapalıydı ama adamın çevresinde dolandığını hissedebiliyordu. "Kurdun seninle görüşmüyor olabilir ama sana güç sağlıyor. O akışı hisset. Bu seni doğayla bir bütün yapar"

Kaşları çatıldı. Gücün akışı mı? Böyle bir şeyi daha önce hiç düşünmemişti. Evet, kurdu onunla görüşmüyordu ama ona güç sağlıyordu. Dişleri sıkıldı. Güç akışı...

En sonunda tuttuğunu fark etmediği nefesini verirken gözlerini açtı. Başını olumsuz olarak iki yana salladı. "Bunun bu kadar zor olmasını beklemiyordum" diye mırıldandı.

Gideon kaşlarını kaldırıp ona baktı. "Bunu çözebilenler güçlü birer alfa oluyor" dedi. "Hem kurduyla hem de insanla bağ kurabilmek demek çok güçlü bir zihne ve otokontrole ihtiyaç duyar. O zaman doğayla bir bütün olursun gerçek anlamda. Çevrenin farkına varırsın."

Bu söylediği gerçekten harika bir şeydi. Hem kurt hem de insan olarak bir bütün haline gelmek. Doğanın gerçek bir parçası olmak. Ancak birincisi gerçekten nasıl bir şey olduğunu tahayyül edemiyordu. İkincisi bunu nasıl yapacağı hakkında en ufak bir fikri bile yoktu. "Sen nasıl başarmıştın?"

Bile isteye yaptığı bir şey değildi. Hatta kendisi başarmış bile sayılmazdı. "Fabian, onunla iletişim kurmaya başladı" dedi en sonunda. Kendi içindeki kurtla kendisi iletişim kuramazken sıradan bir insanın bunu yapmış olması inanılmazdı. "Ancak içimdeki kurt onun zarar görmesinden o kadar korkuyordu ki onu korkutup uzaklaştırmaya çalıştı. Karımın üstündeki zihinsel baskıyı gördüm ve bir yol bulmaya çalıştım"

Fabian'ın yetenekleri her geçen gün şaşırtıyordu. Bir tilki için bile fazla güçlü ve sürprizlerle doluydu. "Benim kurdumla da konuşabilir mi?"

Gideon, hayır anlamında başını iki yana salladı. "Bunu yapmasını sağlayan şey benimle kurduğu bağ idi" dedi ve birden durdu. Kocaman açılmış gözlerle ona baktı. Belki de bunca zamandır farkında olmadıkları cevap karşılarındaydı. "Ama Helena yapabilir belki"

Jace bu fikirden hoşlanmamıştı. Hiç tanımadığı yarı bağlı olduğu karısının karşısında ne kadar zayıf olduğunu öğrenmek onu zaten çok yıpratan bir gerçekti. Bir de kendi içindeki kurt ile onun iletişim kurabilecek olduğunu düşünmek... Başını iki yana salladı. Bu kadın üzerinde daha ne kadar güç sağlayacaktı?

"Başka bir yolu olmalı" diye mırıldandı sessizce.

Ne yazık ki olmayabilirdi. Bu tarz konularda kadınların üzerlerindeki etkileri çok fazlaydı. Jace, henüz fark etmemiş olabilirdi ama kadınla olan bağı her geçen gün güçleniyordu. Tek taraflı olmasının bir önemi yoktu.

Bu onu heyecanlandırıyordu. Sanki çok uzun zamandır birbirlerini görmüyorlardı. Onun karşısında durup gerçekten istediği şeyi söylemek istiyordu. Gördüğü geleceği gerçekten var etmek istiyordu. "Jace bunu yapabilir mi?" diye sorarken heyecanla öne doğru bir adım attı.

Açıkçası böyle bir tepki beklemiyordu. Erkeklerden uzak oldukları sürece Helena, onunla ilgili hiç konuşmamıştı. Adını dahi ağzına almamıştı. Uyumakta zorlandığı zamanlarda bile ona gitmeye çalışmamıştı.

"Bu bir olasılık" dedi Fabian. Gideon'un içindeki kurt ile ilk iletişim kuran kendisiydi. Eğer kendiler için bir şey yapamıyorlarsa o zaman belki de eşleri onlar için yapabilirdi. En azından buna inanıyordu. "Jace, bunu yapabilir belki"

Yapmak zorunda değildi. Sadece onunla konuşmak istiyordu. Bu şansları hiç olmamıştı. Güçlendiğini hissedebiliyordu ve ona bunu göstermek istiyordu. O adamın ona gösterdiği gelecekteki erkeğin gözleri tıpkı onunki gibiydi. İçinde bir şeyler bu neslin onun çocuklarından olacağını söylüyordu.

Onunla konuşmak istiyordu. Jace'in ondan uzak durmaya çalıştığını biliyordu. Kendisine güvenmediğini de. Babasını düşününce neden güvensindi ki? Yine de eğer onunla konuşursa, eğer kalbindekini anlatabilirse kabul edeceğini düşünüyordu.

Başını salladı hızla. "Olur" dedi. "Lütfen, denememe izin ver"

Eskisinden daha canlı görünüyordu kesinlikle. Ancak dilini çözecek olan şeyin Jace olacağını hiç düşünmemişti. Genç kadın hafifçe başını salladı. Bunun için bir ayarlama yapabilirlerdi. Bu zamana kadar onları ayrı tutmak bir yere kadar gelişmelerini sağlamıştı gerçekten de.

Bundan sonrasında birlikte hareket etmek daha iyi olabilirdi. Çünkü bir tıkanıklık vardı ve bunu aşamıyorlardı. İçlerindeki kurtlar aralarındaki bağlarla açabilirlerdi.

Her şey bir olasılıktı sonuçta...

İNTİKAM ARENASI- DÖNÜŞÜM SERİSİ FİNAL KİTABIWhere stories live. Discover now