18. Bölüm (Part 3) | OYUNCAK MÜZAYEDESİ

19.3K 310 163
                                    

Bölümdeki şarkılar için Spotify listesi oluşturdum. Okurken dinlemek isteyenler, İnstagram storymden linke ulaşabilir <3

İnstagram: therimedru

Keyifli okumalar Ay Parçalarım <3

Bölüm Şarkıları:

Ellie Goulding, Love Me Like You Do

Woodkid, Run Boy Run

The Skore, Unstoppable

2WEI & Edda Hayes, Survivor

Nino Rato & Carmine Coppola, Remember Vito Andolini

🌙

"Karartılan delillerin, ışık tuttuğu bir adalet istemiyorum."

18. Bölüm: Oyuncak Müzayedesi
(Part 3)


Yol boyunca, Berkan'ı cinayet işlemekten vazgeçirmek için bir yol aramıştım. Zibilyon tane olasılık elemiştim ama elde var sıfırdı. Araba büyük bir yapının önünde durmuştu. Berkan, buranın otel olduğunu söylemişti ama taşları bile kaleyi andırıyordu.

Girişte bir kadın ve bir adam karşıladı bizi. Kadın esmer ve güleryüzüydü. Üzerinde altın sarısı simli mini uzun bir elbise vardı. Elbisenin derin V yaka dekoltesi vardı. Saçını maşalayıp dağınık bir topuz yaptırmıştı. Bu gece için çok özendiği belliydi. Adam siyahiydi, duruşundaki ve bakışındaki sertlikten koruma olduğu belliydi. "Hoş geldiniz bay ve bayan Wilson!" Kadın bizi ilk kez görüyordu ama sanki eskiden tanışıyormuşuz gibi bir samimiyetle bana sarılmıştı.

Berkan'a elini uzatınca, kadının elini tutup öptü. "Çok centilmensiniz ban Wilson." deyip bana döndü. "Bu arada ben Kath. Eşiniz ile bundan önceki müzayedemizde tanışmıştık. Sizin de getirmesine çok sevindim." deyip es verdi ve kur yaparak Berkan'a yandan bir bakış attı. "Yaa demek öyle sevgilim?" Berkan'ın koluna girip, Kath'e döndüm. "Sıcak karşılamanız için teşekkürler." dedim onlar gibi ingilizce konuşarak. "Rica ederim." dedi Kath ama hala Berkan'ı süzüyordu arsızca. Adamın yanında karısı var, bu ne yüzsüzlük?

Koruma olduğunu düşündüğüm adam arkasındaki masadan kutu ve cihazla alıp geldi. "Biz artık içeriye geçelim. Yeni oyuncakları çok merak ediyorum." dedi Berkan. "Ah elbette ama öncesinde formalite biliyorsun." dedi gülerek ve yanındaki adama başıyla komut verdi. "Sorun yok, formalite." deyip kolumdan çıktı Berkan. Cebinden telefonu çıkartıp kutuya koydu. Adam elindeki cihazı Berkan'ın üzerinde uzaktan gezdirdi. "Temiz." dedi kısaca. Kath ve koruma bana dönünce çantamdan telefonu çıkartıp kutuya attım. Adam cihazı, benim üzerimde de gezdirdi ama bu kez cihaz ses çıkarttı. "Kadın şüpheli." dedi koruma mekanik bir sesle. "Anlamadım?" diye mırıldandım sesimi kontrol etmeye çalışarak, gerilmiştim.

Berkan elini belime koydu. Yanımda olması güven veriyordu. "Küpeleri zırhlı özel üretim ama sorun olacaksa çıkarabiliriz." dedi tek düze bir sesle. Kath bir kaç saniye düşünüp küpelerimi inceledi. Cihazın ötmesine sebep olan şeyin bilekliğim olduğuna emindim. "Yanlış anlamayın ama kuralları ben koymuyorum." deyip yanındaki korumaya kısa bir bakış attı. "Küpelerini kutuya koymanı rica etsem sorun olur mu Candice?" dedi nazikçe. Sanki 'olur' desem beni içeriye alacaktı. Bu kadını sevmemiştim. Gülümseyip, küpenin birini çıkarttım. "Umarım çaldırmazsınız kocam bu küpelere bir servet ödedi." dedim gülerek. Küpeleri kutuya koydum. Berkan'ın uzattığı koluna girdim. Biz içeriye geçerken, onlar kapıda gelen diğer davetlileri karşılıyorlardı.

KAN VE ZEHİR Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora