Doktorun olarak! {Yarı Texting}

5

"Lan Hamza gözünün önündekini göremiyorsun salak." 

"Ahmet o benim ayağım." 

"Lan hangi otobüs ayağımı ezdi." 

"Küçük parmağım ben bu masanın ta ebesini-." 

"Saçım!" 

"Sen kelsin amına koyim." 

"Ben demedim onu rapunzel dedi." 

"Benim bir adım var yalnız." 

"Ney lan adın?"

 "Ulan çene çalicağuniza fareyu dutaydinuz şimduye bitmiş idu." 

Salonda ben, Alperen ve fareden korktuğunu söyleyen çocuk oturmuş 20 kişinin bir fareyi tutamayışını dinliyorduk ama buna bile gülemiyordum çünkü hem aç hemde uykusuzdum. 

Annemin yemeklerini şimdiden özledim be. Annem- ANNEM?! 

"Alperen annem?" Dediğimde bana dönüp "Ne annen?" Diye sordu. "Meraktan ölmüştür kadın arayıp haber verseydim bari." 

Annemizde o kadar modern ki tamam hayatım keyfine bak deyip kapatacaktı demi? 

"Ne diyeceksin sorması ayıp? Anne yaklaşık yirmi erkekle aynı evdeyim, birisini diktim, diğerleri de fare kovalıyor mu diyeceksin?" Diye sorduğunda tekrar boynum bir garip oldu ama hızla toparlayıp "Bir yalan uydururum ver sen bana telefonu." Dedim. 

Kendi telefonunu uzatınca hemen annemin numarasını girip aradım. İkinci çalışta açınca annemin 'alo?' Diyen ağlamaklı sesini duydum. "Anne benim Defne." Dediğimde daha fazla ağlamaya başladı. Bir süre ses gelmedi sonra "Anne?" Dediğimde "NEREDESİN EŞEK SIPASI KAÇ SAATTİR SANA ULAŞMAYA ÇALIŞIYORUM ÖLDÜM ÖLDÜM DİRİLDİM YEMİNLE BABAN BİR YANDAN AMCANLAR BİR YANDAN ABİNLER BİR YANDAN KAÇ SAATTİR ARIYORUZ HABERİN VAR MI?" Diyerek bağırmadı ama böğürdü. 

"Anne ben hani çalışmaya Ankara ya gidecektim ya, hah o erkene alınmış tam sizi arayacaktım telefonu düşürdüm, neyse bindim uçağa uyumuşum bir uyandım İtalya dayım." 

"Yalan söyleme bana neredesin söyle baban almaya geliyor." 

"Anne şu an başka birinin telefonundan arıyorum adam garip garip bakıyor." Deyip Alperen'e döndüm ve ağzımı oynatarak İtalyanca konuş dedim. 

Oda bana 'nereden bileyim ben İtalyanca konuşmayı' derken annem hâlâ söyleniyordu. Bul işte bir şeyler dediğimde omuz silkip kafasını koltuğa yasladı. Bu gıcıklığın kaçıncı seviyesi? 

Bu süreçte annem söylenmeyi bitirmişti ama şimdi de bir saat bulaşıkları makineye dizerek söylenecekti. 

"Baban istiyor telefonu ne zamana dönersin?" Dedi trip atıyordu ama ben alırdım gönlünü. "Daha belli değil annecim, sana buradan bir damat bulur bulmaz geleceğim." 

Burada damattan bol bir şey yok anne sen merak etme. 

Yanımdakilerin bakışlarını üstümde hissettim ama dönmedim. Annem ise "Gavur damat mamat istemem. Kızım sen oralarda ne yapacaksın bilmem ki paran yok pulun yok." Dediğinde "Bir arkadaşım vardı ya İtalyan, hah onun yanına giderim ben sen beni merak etme" dedim.

Tam babama verecekti ki arkadan "AMA BEN SENİN ANANI AVRADINI-" diyen sesi duyunca "Ne dedi o?" Diye sordu şüpheci bir sesle. "Anaavrandi italyanca bir yemek restorandayım anne hadi babamın sesini de duyayım adam bekliyor." Dediğimde telefonu babam'a verdi. 

Yalan uydurmada üstümüze yok maşallah.

"Babacım?" Dedim. "Neredesin kızım sen?" Diye sordu annemin aksine sakin bir sesle. Bir süre daha babam ve abimlerle konuştuktan sonra telefonu kapatıp Alperen'e uzattım. "Teşekkür ederim." Dedim, gözleri kapalı bir şekilde kafasını salladığında elimdeki telefonu yarasının tam üstüne gelmeyecek bir yere bıraktım.