23

3.6K 224 42
                                    

Ya suyu yutacak boğulacaktım yada abimin yüzüne püskürtecektim.

Bende abimin yüzüne püskürttüm.

Bu kız kadar rezilini ne gördüm nede duydum.

"Abdest aldırdığın için sağol." Dedi abim yüzünü Hayri abimin koluna silerek.

"Doğru mu bu Defne?" Diye sordu babam 'yaptın mı bunu bana' gibi bir ses tonuyla.

"Yani babacım, bir görsen-" diyerek sustum.

Öncelikle yakışıklı, zengin daha sonra yakışıklı birde zengin.

"Bir görse ne?" Diye devam ettirmeye çalıştı abim.

"Bir görsen Defneyi bırak beni al dersin, ahlaklı, müslüman, yakışıklı birde zengin."

Babam sıkıntılı bir nefes vererek "Bu fikir hiç hoşuma gitmedi Defne sen daha çocuksun babacım." Dedi.

Çüş ama, abartmayalım lütfen yaklaşık 10 sene önce çocuktu bu kız.

"Çocuk mu kaldı be Rüstem. Kız kaç yaşına geldi." Aslanın annesi beee.

Babam tekrar derin bir nefes alıp geri verdi. "Çağır bu çocuğu biz bir görelim."

Allahım n'olur yanlış duymuş olayım.

"Baba tanışmak için daha erk-"

"Gelip istesin demedim Defne, gelsin tanışalım dedim, hem abinlerden önce evlenemezsin sen." Dediğinde abimler bana 'nihhahahah şimdi elime düştün nihahahaa' bakışlarını gönderiyorlardı.

Adam ya çok aceleci yada çok yavaş ortası yok.

"İyi mezarda nikahımı kıyarsınız o zaman."

Yemeğin geri kalanı sessizlik yada babamın Aliye ye sorduğu sorularla geçmişti. Aliye benim kız kardeşim gibi olduğu için yemekte yaşadığımız ufak atışmaya hiç aldırış etmeden izlemiş hatta bizi takmadan yemeğini bile yemişti.

Bu hayatta Aliye gibi olmak lazım. Dünya yansa siz oturup yemek yiyeceksiniz.

Yemeğimizi yedikten sonra tekrar odama döndük. "Ya otur otur nereye kadar ben iki gün sonra gideceğim gel dışarı çıkalım bir şey yapalım ben çok sıkıldım." 

"Aliye aşağı inersek yapabileceğimiz tek aktivite çocukların toplarını patlatmak, hâlâ istiyor musun? Yoksa burada oturup sevdiceklerimizle mi konuşalım?" Diye sorduğumda beni hiç takmayarak dolabıma doğru ilerledi.

"Ya bir yere gidelim bir şeyler içelim kafamız dağılır hadi."

"Ben tövbeliyim." Dediğimde yanında ki yastığı kafama fırlattı.

"Salak kahve çay gibi bir şey içelim dedim zıkkım değil." Dediğinde 'haaa' diyerek bende dolabımın  yanına ilerledim.

Hazırlanıp çıktık ve çekirdek kola alıp parka gittik.

"Sen çekirdek ben kola gezmeyelim mi kol kola?"

"Sen ayran ben lahmacun hoay maşallah derdi acun."

"Sen çatal ben kaşık annem eve çağırıyor artık."

"Biz niye birden böyle saçma cümleler kurmaya başladık?" Diye sordum, resmen iki deli parka oturmuş mal mal cümleler kuruyorduk. Bu kadar işsizlik fazla ama yani.

"Dedik ya erkek olsak bir kıza nasıl yürürdük, oradan böyle devam etti. Dur dur bir tane daha buldum, sen Keloğlan ben Balkız psikoloğum Falım sakız."

Doktorun olarak! {Yarı Texting}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin