Özlem

22.5K 1.7K 1.7K
                                    

Bilinmeyen numarayla uzun bir süre kesiştikten sonra Jiyongla sevgili olmanın sonucunun bu olacağını zaten tahmin etmiştim. Sasaeng dediğimiz fanların saldırısına uğruyordum büyük ihtimalle. Zaten derdim yokmuş gibi bir de bunlar başıma çıkmıştı.

İşe gitmeyecek olmamın mutluluğu üstümdeyken dün yaptığım şeyler hafızamda hala parça parça yer buluyordu. Neden ben de herkes gibi neler yaptığımı unutmuyordum ki ? Böyle olunca daha kötü oluyordu, yine utancımdan yerimde duramayacaktım. Ayrıca o kadar çok küfür etmiştim ki dün gece ağzım yamulmadığı için gerçekten şanslıydım.

Ilık bir duşun iyi gelebileceğini düşünerek duşa girmeye karar verdim, utancımda suya karışıp akardı umarım. Duştayken son parça da zihnimde kendini belli edince Jungkooku kovduğumu hatırladım. Acaba gitmiş miydi? Çıkar çıkmaz evi dolaşacaktım bu yüzden acele ettim. Ayrıca yüzünü çizdikten sonra benim için söylediği sözler yüzümde aptal bir sırıtış olmasına sebep oluyordu şuan.

" Ah, gerçekten gerizekalıyım. Sevgilisi olan bir erkeği düşünürken bu kadar mutlu olmamam gerekiyor " kendi kendime sövmelerim eşliğinde duşumu aldığımda başımın ağrısı daha geçmemişti. Kahvaltı edip ağrı kesici içecektim ayrıca bugün Yoora yı görmem gerekiyordu. Son zamanlarda onun hakkında endişe ve içten içe huzursuzluk duyuyordum.

Üstüme rahat bir elbise geçirdiğimde Jungkook evde mi diye kontrol etmeyi unutmamıştım, gitmişti. Zaten benim başımda tüm geceyi geçirmesini beklemem aptallık sayılırdı. Sevgilisi olan her erkek gibi gece yapacak işleri olduğu çok açıktı.

" Ah, şerefsiz çocuk " diyerek söylendiğimde küfürlerin hala yakamı bırakmamış oluşuyla elimle ağzıma vurdum. Neden birden bu kadar çok küfür batağına düşmüştüm?

Dün Jungkooka Jiyongtan bahsettiğimi anımsayınca içimin dolduğu huzuru hissederek onu arama gereksinimi duydum. Son zamanlarda bana eskisine göre daha iyi geliyordu. Sanırım ilgiye açtım ve ondan aşırı derecede bunu karşılayabiliyordum. Hem bu yaptığım kötü sayılmazdı, o da benim yanımda eğleniyor gibiydi öyle değil mi ?

" Telefonu geç açtın ?" diyerek sinirle söze başlamıştım ama beni şaşırtacak o ses konuşmaya başladı.

" Kimi aramıştınız acaba ? "  telefona çıkan yabancı bir kadın sesi karşısında kaşlarım çatılırken doğru numarayı mı tuşladım diye kontrol ettim. Doğru numaraydı ama bu kadın kimdi ?

" Şey, ben Jiyongu aramıştım " dediğimde kadının telefondan ofladığını duydum. Bütün erkekler aynı mıydı? Sıkıntıyla iç geçirdiğimde telefonu tanıdık ses devralmıştı ama konuşma hevesimin kaçtığını hissediyordum. Şuan kim bilir ne pozisyondaydılar. Utançla tek elimi yüzüme kapattığımda

" Günaydın, bu saatte arar mıydın sen beni ? " diyerek konuşmaya başladı, sesi gayet normal çıkıyordu. Ne uykulu gibiydi ne de yarım bir işi bırakmış gibi. O zaman neden telefonunu başka bir kadın açmıştı ki ?

" Kendine yeni bir hizmetçi mi aldın ? " sesim hesap sorar gibi çıktığı için kendime sinirlendim. Bana neydi ki istediğiyle sevişir istediğini kullanıp atardı. Gülme sesini duymamla yüzümü buruşturdum.

" Salak salak konuşma ne hizmetçisi ? Yarım saate sizdeyim " dediğinde gözlerim hayretle irileşti. Onu çağıracağımı nasıl hemen anlıyordu ?

" Sana gel diyen mi oldu ? İşini bölme kapatıyorum " diyerek telefonu suratına kapattım. İnsanların özel işlerini bölmemem gerekiyordu, kim bilir kız ne sanacaktı şimdi. Kafamı masaya vurmak amaçlı eğdiğimde biraz sert olması ahlamama sebep olurken bahtsız kaderime ağlamak istedim. İnsanları rahatsız eden, sülük gibi yapışan bir virüs gibiydim.

Senin Peşinden | JJK ✓Where stories live. Discover now