GECENİN KARANLIĞINDA: SALGIN

SON SÖZ

Bir insanı en iyi nasıl tanırsınız? Ya da şöyle sormalıyım. Bir insanın iç dünyasını, hayallerini, gerçeklerini öğrenmenin en etkili yolu nedir?

Açıkçası bu sorunun cevabı hakkında hiçbir zaman ikileme düşmedim. Bir insanın yazdıklarını okumak, size onu en iyi anlatacak, en iyi tanıtacak yoldur.

Sizinle beraber, saatlerce tanımış bulunduk aslında birbirimizi. Kitabın en başında da belirttiğim gibi... İsimlerin ne önemi var ki? Önemli olan fikirlerdir.

Uzun bir yola çıkmak istedim zamanında, itiraf etmeliyim ki bana da sürpriz olmuştu. Bunu istediğimin farkında değildim, gelişigüzel adımlar atmıştım en başta. Sonra bir şeyin farkına vardım. Geride bıraktığım yer, bu yoldan çok daha ıssız ve kuraktı.

Yazmaktan bahsediyorum, yazmak benim için başka yola sapamayacağım bir yol oldu. Sadece önüme uzanıyor, arkamı göremiyorum. Yürümeye devam ediyorum öylece.

Nasıl yemek, uyumak, su içmek birer ihtiyaçsa ve insan bu eylemleri keyfe keder değil de ihtiyacı olduğu için yapıyorsa, yazmak benim için öyle oldu şu ana dek. Benim en derin ihtiyacım, beni en doyuran besinim.

Benden konuştuğumuz yeter, biraz da kitaba dönmek istiyorum. Sizden gelen yorumlar eşliğinde, tavsiyelerinizle paralel olarak kaleme aldım. Bu kitabı yazmak, bunu hiç şüphe duymadan söylüyorum ki hayatımda beni en çok mutlu eden aktivite oldu. Kitabı bitirmiş olmam benim için hem biraz 'hazin bir son' oldu, hem de serinin diğer kitabına başlayacağım için 'umut dolu bir başlangıç'...

Size bazı sorular soracağım, bu sorulara herkesin cevap vermesini istiyorum, benim için çok önemli. (Yorumlar kısmına yazarsanız çok mutlu olurum.)

1- Kitabı ne kadar özgün buldunuz?

2- Beğendiniz mi, devamını bekliyor olacak mısınız?

3- Karakterler hakkında ne düşünüyorsunuz, özellikle sevdiğiniz, nefret ettiğiniz veya dile getirmek istediğiniz bir niteliği olan bir karakter var mı? Varsa lütfen benimle paylaşın.

4- Sizin için daha baskın olan tür hangisiydi? (Aksiyon, bilim kurgu, dram...)

5- "Bu yönünü çok seviyorum..." veya "Bu yönü daha iyi olabilirdi..." dediğiniz kısım/noktalar oldu mu?

6- Söylemek istediğiniz başka bir husus var mı?

Son olarak... Bu kitabı yazarken beni gönlünden destekleyen abim Faruk Kerem Özkan'a, yengeme, 'Yunus'un Elif'ine', ablama, can dostum Kutay Yağız'a ve burada bulunmak isteyen –sizi daha fazla meşgul etmek istemediğim veya hafızamın vefasızlığı yüzünden- ismini yazmadığım herkese, bu kitabın küçücük bir kısmını dâhi olsa okumuş tüm okurlara, kalbimin en derin yerinden gelen teşekkürü bir borç bilirim.