|18|•Gitmek

59.8K 1.9K 147
                                    

"Çok güzel görünüyorsun."
Annem bana gözleri dolmuş bir şekilde bakıyor. Makyajımı yapan kadın, duvağımı düzeltirken samimi bir şekilde gülümsüyor.
"Şimdiye kadar hazırladığım en güzel gelin sensin." Yanaklarımın kızardığını hissediyorum.
"Teşekkür ederim." samimi bir şekilde gülümseyip cevap veriyorum. Annem kapının pervazından ayrılarak yanıma geliyor. Sıcacık avucu yanağımda geziniyor.
"Çok acı çektin, güzel kızım." bir damla sağ yanağı boyunca iz çiziyor. "Mutluluğu hak ediyorsun."
Başımı eğiyorum. Burukça gülümsüyorum. Kapı tıklatılıyor. Murat içeri girdiğinde ona şaşkınca bakıyorum.
Yüzünde sıcacık bir gülümseme var. Beni görünce ıslık çalmaya başlıyor. Kıkırdayarak gülüyorum. Yanıma gelip elimi tutuyor ve beni etrafımda döndürüyor. Bundan mütevellit midem hafif bulanıyor.
"Seni ben kapmalıydım." diyor kahkaha atarak. Kaşlarımı çatıp ona bakıyorum ama beni umursamıyor.
"Hadi gidelim. Seni bekliyor olmalı." Kalbimin heyecandan atışı kulaklarımda yankılanıyor. İçimin içime sığmadığını hissediyorum. Elim ayağım benden bağımsız dolaşıyor. Vücudumdaki tüm kan yanaklarıma akın ediyor.
Murat kolunu açıyor. Bir elimi koluna bırakıyor diğer elimle gelin çiçeğini sıkıca tutuyorum. İçimde belli belirsiz bir huzursuzluk olsa da aklıma getirmemek için çabalıyorum.
Murat ile odadan çıkıyoruz. Ayağımdaki topuklular sıksa da canımın acısına katlanmak için çaba harcıyorum. Bu çektiğim onca acının yanında hiç kalıyor.
Uzunca bir merdivenden aşağı iniyoruz. Koca bir sarayı andıran salon yaldızlı avizeler ile süslü. Murat ile beraber koridorda duraksıyoruz. Aşağıdaki büyük kalabalığın sesini duyabiliyorum. Hafif bir müzik onlara eşlik ediyor.
"Benden buraya kadar prenses. O seni almaya gelecek." başımı sallayıp Murat'ı onaylıyorum. Murat bana hüzünlü gözlerle gülümsüyor.
"Umarım bundan sonra hep mutlu olursun." Murat yanımdan ayrılıp gözden kayboluyor. Koskoca koridorun ortasında yapayalnız kalıyor ve onu bekliyorum. Koridorun büyük camından bahçeye göz atıyorum. Kar olağanca gücüyle yağmasına rağmen üşümüyorum. Elimin terlemesinden kurtulmak için gelinliğim eteğini sıkıca kavrayıp sıkıyorum. Aldığım nefesler bana yetmemeye başlıyor. Kalbimin atışı gittikçe artıyor ve nabzım hızlanıyor. Heyecan olağanca gücüyle içimde dolanıyor.

Omzumda hissettiğim el ile beraber ürkerek arkama dönüyorum.
Kahverengi gözleri gördüğümde rahat bir nefes alıp gülümsüyorum. Yiğit bana şefkatle bakıyor. Sıcak tonlara sahip hareleri yüzümü inceliyor.
"Çok güzel görünüyorsun." Aşk gözlerinden akıyor. İçimdeki sevinci tarif edecek bir kelime bulamıyorum. Kollarımdan tutup beni koridorun sonuna götürüyor. Ben hâlâ ona bakıyorum. Beni büyükçe bir aynanın önüne getirdiğini görüyorum göz ucuyla.
"Bak." diyor aynayı işaret ederek. Bakışlarımı aynaya çevirdiğimde donakalıyorum.
"Çok güzel görünüyorsun Lale Baturalp."
Siluetimde Lale'yi gördüğümde şaşkına uğruyorum. Bir çığlık boğazımı yırtarcasına kaçtığında ayna çatlıyor. Suretim karanlık bir hal alırken Yiğit ardımda yok oluyor. Ayna tarafından yutuluyorum.
***
*Murat

"Hayır!" Hazel attığı çığlıkla beraber yerinden doğrulduğunda ürkerek daldığım düşüncelerden uyandım. Ayşe teyze telaşlı bir şekilde onun yanına koştuğunda ayaklandım.

"Kızım iyi misin?" diye sordu Ayşe teyze Hazel'in saçlarını okşarken. Hazel ilk birkaç dakika nerede olduğunu kavramak istercesine etrafına bakındı. Bakışları bir annesinde bir bende bir odada dolanırken olanların farkına daha yeni varmış olacak ki bir gözyaşı sol yanağı boyunca iz çizerek çenesine düştü.
Onun bu halini görmek beni sandığımdan daha çok etkilemişti. Davette olanlar beni bile şoka uğratırken Hazel'in ne durumda olduğunu tahmin bile edemiyordum. Tek bildiğim çok acı çekiyor oluşuydu.

Özel 'Asi'stan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin