16.hesap

7.8K 305 92
                                    

Çağdaş

Arşın'ın anonim olduğunu fark edince çok şaşırmıştım. Ama sevgilime söylemem gerekiyordu ve söyledim. Sonat'ın üzülmesine dayanamıyordum. Sonat'tan önce Arşın'a ben hesap soracaktım.

Sonat kollarımın arasında uyuya kalmış ve gözleri şişmişti ağlamaktan.

Herşey güzeldi derken dahada berbat hale geliyordu.

Öğlen arası bitmiş sınıf yavaş yavas dolmaya başlamıştı. Sonat'ın kafasını sıraya yerlestirip üstüne montumu örttüm. Yanında ben oturacaktım. Sınıftan giren Arşın'ı görünce hızlıca kalkıp yapıştım yakasına bağırmaya başladım...

****
Sonat

Bağrışma sesleriyle gözlerimi açtım ve sesin Çağdaş'tan geldiğini anlayınca hızla kalktım. Arşın'ın yakasına yapışmış.

"Sen nasıl bir insansın lan şerefsiz. Ne istiyorsun bizden. Bunu en yakın arkadaşına nasıl yaparsın."
Diye bağırıp yumruğu geçirdi Arşın'ın gözüne, Aykut onlari ayırmaya çalışıyordu. Ben öylece kaldım onlara bakıyorum. Daha fazla dayanamayıp koştum ayırdım kavgayı. Arşın'ın yakasına yapışıp.

"Senin kadar iki yüzlü insan görmedim lan ( yumruk atar)
Ben sana kardeşim dedim sen naptın ibne. Kardeşliğini sikeyim senin. Bir daha benimle ve Çağdaşla en ufak muhabbetin olmayacak."

Aykut" Ne bakıyorsunuz lan dönün önünüze ilk defamı görüyorsunuz hadii!.." diye sınıftakilere başarıyordu.

Arşın'ın gözüne bir yumruk daha geçirip. "Konuşsana lan niye konuşmuyorsun şerefsiz herif!.." dedim.

" Seviyorum lan, onu senden alacağım oğlum göreceksin." Dediği şeyle gözüm döndü bir yandan Aykut'la Çağdaş bizi ayirmaya çalışıyordu ama ben bu sefer yumrukları kendi vücudumda hissediyordum. Canımın acısını aldırış etmeden Arşını son gücümle dövmeye başladım 'gebersin şerefsiz' diyen iç sesim dahada şiddetli vurmama yardımcı oluyordu.

Çağdaş'ın beni çekip almasıyla ellerim kurtuldu şerefsizin yakasından.

" Bir daha göz göze bile gelme benimle şerefsiz." Diye bağırıp çıkarıldım sınıftan.

***

Çağdaş

Daha önce Sonat'i hiç böyle görmemiştim. Çok sinirliydi kendine hâkim olamıyordu. Onu lavaboya götürüp sakinleştirmeye çalıştım. Sürekli ' seni alacakmış' diye sayıklıyordu. Hassas bir vücudu olduğundan gözü hemen şişmişti. Ve dudağı patlamış kanıyordu. Acil kutusundan pamuğa tentürdiyot sıkıp dudağındaki kanı temizlemeye başladım. Acıdan inlemesi gözlerimi doldururken. 'Seni alacakmış' cümlesini tekrarlıyordu. Bunu durdurmak için dudağına yapıştım.

Kanla karışık öpücüğüme karşılık verdi. Gözlerinden süzülen yaşları hissedince, dudağından ayrıldım ve göz yaşlarının üzerine öpücükler kondurdum.

" Yapma bunu lütfen ağlama. Kimse beni senden alamayacak. Bunu sana daha önce söyledim sevgilim. Lütfen toparlan bak dudağın hala kanıyor. Gel revire gidelim temizlesinler sonra eve gideriz. Hep yaninda olacağım fındığım bunu sakın unutma seni çok seviyorum." Diyip ona sıkı sıkı sarıldım.

"Hadi revire" diyip koluna girdim. Olumlu anlamda kafa salladı ve lavabodan çıktık.

**
Revirdeki hemşire Sonat'ın dudağındaki yarayı temizledi.

Tenefüs zili çaldığında,telefonumu çıkarıp Aykut'u aradım.

"Alo efendim kanka"

"Hocaya ne dediniz?"

"Sonat biraz rahatsızlandı revire gittiler dedik daha sormadi yok da yazmadı"

"Tamam biz şimdi eve gidiyoruz sen Arşınla bir daha konuşmuyorsun. Ve şimdi müdür yardımcısına gidip bizim için izin alıyosun. Bunları yapar mısın benim için?"

"Ayıp ediyon Kanka tabi yaparım şey Sonat iyi mi!"

"Olucak"

"Tamam dikkat edin kendinize birşey olursa ararsın ben izni alırım. Hadi görüşürüz!."

"Sağol görüşürüz.!"

Telefonu cebime atıp Sonat'ı da alıp okuldan çıktık.

Motorumu okulda bırakmaya karar verip. Bir taksi çağardım. Taksiye evimin adresini verdim. Evin önüne geldiğimizde taksiden indik. Sonat 'buraya niye geldik' der gibi bana bakıyordu. " Ne bakıyorsun seni bu halinle eve götüremem" diyip onu eve yönlendirdim. " Berbat bir haldeyim dimi?" Dedi bana gözlerime bakarak. "Seni her halini görmek isteyecek kadar seviyorum" diyip dudaklarına kaçamak bir öpücük kondurdum. Bugünden beri ilk defa tebessüm ettiğini görmüştüm. Benim sayemde gülümsemesi çok mutlu ediyordu beni.

***

Kahvelerde odama çıktım. Ama Sonat çoktan uykuya yenik düşmüş ve uyumuştu. Odamın kapısını kilitleyip yanına kıvrıldım. Yüzü gözü kızarıklıklar içindeydi sevgilimin. Teker teker kızarık olan heryere ufak öpücükler kondurdum. Sıra dudağına geldiğinde kalp atışım hızlanmıştı. Uzun bir öpücük kondurdum. Ve ona daha çok yaklaştım. Çok seviyordum onu öyle çok seviyordum ki tarifi zordu...

Merhaba arkadaşlar  bölümleri atlayarak okuyorsunuz lütfen bölüm atlamamaya dikkat edin atlarsanız hikayeyi anlayamazsınız olayları kaçırırsınız

Hoppsan! Denna bild följer inte våra riktliner för innehåll. Försök att ta bort den eller ladda upp en annan bild för att fortsätta.

Merhaba arkadaşlar bölümleri atlayarak okuyorsunuz lütfen bölüm atlamamaya dikkat edin atlarsanız hikayeyi anlayamazsınız olayları kaçırırsınız. Sizleri çok seviyorum oy vermeyi unutmayın..♡

İLK GÖRÜŞ (GAY)(TAMAMLANDI)Där berättelser lever. Upptäck nu