12| And you asked me to stay over

9.9K 1.1K 1.3K
                                    

Selam minik bir not düşmek istedim başlamadan önce çünkü beni çok rahatsız ediyor

Lütfen eğer cinsellik için bu hikayeyi okuyorsanız okumaya şu an son verin, çünkü yazdığım onca cümleye, emeğe haksızlık ediyorsunuz. Bu hikayede seme/uke tartışmalarına yer verip yazdığım onca cümleyi boş vermeniz saygısızlığa giriyor. 

Ben burada hayattan kopmuş, sevgiyi anlamlandıramayan bir çocuğu anlatmaya çalışıyorum ve şairlerin, yazarların, filozofların düşüncelerini tartışmalarını sağlıyorum

Wattpadde yüzlerce sizi cinsellik konusunda tatmin edecek hikaye bulabilirsiniz fakat lütfen burada yapmayın çünkü hikayeyi kaldırasım geliyor o kadar yazdığım şeyden bu mu anlaşıldı diyerek. 

Ne olur bu konuda biraz daha hassas olmaya çalışın❤️

Burayı okuduğunuzu ve bir daha böyle bir şeyle karşılaşmamayı umarak bölüme geçip iyi okumalar diliyorum ~

İnsanların ne kadar değişken olduğundan bahsetmiştim değil mi? Bu konuya bir kez daha değinmenin vakti geldi o zaman.

İnsan davranışları gerçekten çok değişkendi. Özellikle on dört gün önceki Kim Taehyung ile bugünkü Kim Taehyung'un davranışları arasında dağlar kadar fark vardı. Yarınki Kim Taehyung'un nasıl olacağı ise göz korkutucuydu.

Gelecekteki Kim Taehyung'tan gerçekten çok ama çok korkuyordum. Ne yapacağı belli olmazdı. Artık hiçbir şeyine güvenmiyordum.

Kendime güvenemiyordum.

Tüm bunları Jeongguk karşımda gülerek bir şeyler anlatırken düşünmem ise daha dehşet vericiydi. Ve bakışlarımı bir an önce düzeltmezsem gözünden kaçmayıp bana merakla soru yönelteceği de kesindi.

Beklediğim meraklı ifade gülmekten kısılan gözleri tekrardan eski haline dönünce ve görebilecek hale gelince gelmişti. Yüzümdeki ifadeyi anında düzelttim fakat biraz geç kalmıştım. Jeongguk'un yüzünde çoktan meraklı çocuk ifadesi oluşmuştu bile.

"Ne düşünüyorsun? Dehşete düşmüş bir şekilde bakıyorsun.Gitar çalmayı öğrenirken yapamayıp sinirlenerek akorlarını bozmam ve bir telini koparmam o kadar da korkunç değil bence."

Yüzüm tekrardan şaşkın bir ifadeye büründü ve istemsizce yüksek çıkan sesimle konuştum, ya da bağırdım da diyebiliriz.

"NE? Bu çok korkutucu bir şey bence! Neden durduk yere gitarın telini koparıyorsun? Ayrıca koparmak o kadar kolay değil ki o telleri?"

O da aynı şekilde konuştu.

"Taehyung az önce anlattım ya dinlemedin mi! Benim suçum değildi öğretmenim yanlış öğretmişti dedim ya!"

Anında sakinleştim.

"Oh iyi o zaman."

Kıkırdadı.

"Dehşete düşmeni sağlayan ve bu harika anımı dinleyememeni sağlayan düşünce neydi hemen söylüyorsun. Yoksa beni dinlemediğin için sana küserim."

Yüzümü onun sık sık yaptığı gibi masum bir ifadeye sokmaya çalıştım. Maskelere gizlenmeyi iyi bilen yani oyunculuktan anlayan birisi olsam da masum ifadem yüzümde nasıl duruyordu bilmiyordum.

"Sadece iki hafta öncesi aklıma geldi ve iki haftada ne kadar değiştiğimi fark ettim. Hâlâ aynı kişiyim ama büyük değişiklikler var hayatımda."

İşaret parmağını havaya kaldırdı söz almak ister gibi. Başımı salladım konuşması için.

"Hayatındaki en büyük değişiklik ben miyim acaba?"

Mister Right | Taegguk ✓Where stories live. Discover now