27| More than worth its weight in gold

7.6K 945 1.6K
                                    

Merhabaaa

Sonunda hikayenin en önemli bölümlerinden birine geldik (bu bölümü beş ay önce tasarladım sonunda yazıyorum, o süre içinde ne acılar çektim be)

Sosyal medya hesaplarımda sık sık bahsettiğim bir spoiler vardı, Spotify listesindeki şarkılardan birisi bir bölümün büyük bir spoilerı derdim ve o şarkıyı kimse tahmin edememişti. Sonunda geldik demek.

Bölüm şarkısı: Arcade- Duncan Laurence (medyayı kesinlikle izleyin)

İyi okumalar🥺😔💕

O günün üzerinden sekiz gün geçmişti.

Ve bu sekiz gün Jeongguk'u görmeden geçmişti.

Planlarımızı sadece bir günlüğüne değil tamamen iptal etmiştim. Her gün ertesi günün planını iptal ediyordum başlarda Jeongguk itiraz etse de sonrasında susmuş ve tüm planları o iptal etmişti. 

Onu üzdüğüm farkındaydım. Fakat buna bir şey yapamıyordum. 

Günler geçtikçe kendimi daha da kötü hissediyor, kötü ruh halimle ona hiçbir şey yapamıyordum. 

Hoseok gideli dört gün oluyordu. Yani görüşmediğimiz dört gününü Hoseok'la geçirse de son dört gündür Jeongguk da yalnızdı. En azından benim bildiğim kadarıyla öyleydi. Arkadaş edinme potansiyelinin küçümsenmeyecek seviyede olduğunu bildiğimden kesin konuşamıyordum.

Fakat onu tanımam ve moralinin bozuk olması sebebiyle onun da yalnız olduğunu düşünüyordum.

Bu bir hafta içinde felaket senaryolarıyla boğuşmuş, kötü rüyalarla kötü ayrılıklar yaşamıştım. Rahat edebildiğim hiçbir saniye yok gibiydi. Beynimin içindeki sesler bir an bile susmuyor beni sağlıklı ve huzurlu bir uyku için yalvarıcak hale getiriyordu.

Aynalara bakmaktan da kaçınıyordum çünkü ne kadar çökmüş gözüktüğümü tahmin edebiliyordum. Sürekli boğuştuğum kabuslarımdan göz altlarımda halkalar oluşmuştu.

Jeongguk'suzluk bana iyi gelmediği gibi Jeongguk'luluk da bana iyi gelmiyordu. Gerçi o cümlenin öyle kurulduğundan da şüpheliydim...

Çok şey düşünmüş eksisi ve artısıyla tartmıştım. Genelde artılar fazla çıksa da sonuçlar yakın olduğundan sevinemiyordum buna. Tam aksine yüzümü düşürüyordu hesaplamalarım.

Neler yapabileceğimi düşünmüştüm. Jeongguk'u hayatımın geri kalanında yanımda istediğim kesindi fakat hangi rolde istediğim tüm karmaşayı oluşturuyordu.

Sadece yanımda istediğimi söyleyebiliyordum. 

Ondan hoşlandığımı hesaba kattığımızda sevgili olarak isteyip istemeyeceğim sorusu karşıma çıkıyordu ve beni en çok yaralayan sorulardan biriydi bu. Çelişkiye sürüklüyordu. Sevgili olarak istersem ilk isteğim olan hayatımın geri kalanında yanımda olmayacağı sonucu çıkıyordu. 

Çünkü yaptığım eksiler ve artıları tartma testinde sevgililik yönünde eksiler çoktu ve bu kadar karmaşayı sağlıklı bir insan psikolojisi kaldırmak istemezdi. Benim sağlıklı olduğum söylenemezdi çok fakat Jeongguk'un sağlıklı biri olduğu yadsınamaz bir gerçekti. Belki biraz çatlaktı ama sağlam bir psikolojiye sahipti ve ne istediğini biliyordu.

Mister Right | Taegguk ✓Donde viven las historias. Descúbrelo ahora