38| So i wrote this song for you

5.8K 538 864
                                    

Merhabalarrr

(kafayı yiyeceğim, bölüm bildirimi asla gitmedi ben de silip tekrar atıyorum bölümü, lütfen dün okumuş olan kişiler bu bölümü de kontrol etsin😭)

Bu bölüm normalde 12k uzunluğunda olacaktı ama yazdıkça bana daraltı geldi ve ne zaman uzun bölüm atsam etkileşimi hayal kırıklığına uğrattığından iki parta bölmeye karar verdim. Buyrunuz ilk part💕

Yorumlarınızı bekliyorum👀🥺🧚‍♀️

İyi okumalar dilerimmm

Güneş başlarda rahatsız etmeyip zaman geçtikçe kendini hissettirmeye başlayınca huzursuz bir şekilde kıpırdandım ve çok hareket etmemeye çalışarak otobüsün perdesini iyice çekip güneş ışıklarını elimden geldiğince engelledim.

Sonra kulaklığı takılı olan ve yanımda arkasına yaslanarak uyuyan sevgilime bakıp gülümsedim.

Yolda uyumakta zorlandığını söylemişti ama son iki saattir uyuyordu. Bu yüzden bu hali bana fazlasıyla sevimli gelmişti. Fırsattan istifade ben de yol boyu onu izlemiş, bazen de omzuna yatarak gözlerimi dinlendirmiştim.

Ve onun aksine ben bir türlü uyuyamamıştım. Ama sorun değildi. Biraz dizi izlemiş, biraz da kitap okumuştum. Normalde bunlar uykumu getirirdi ancak bu sefer uyumaktan fazlasıyla uzaktım.

Beklemediğim ve beni fazlasıyla heyecanlandıran bir tatile çıkmıştım çünkü. Sevgilimle baş başa gezeceğim, bana geçmişte yaşadığı yerleri anlatacağı, çocukluğunu gösterip belki de çocukluğunu yaşamama izin vereceği, onun memleketinde olan bir tatile...

Jeongguk'da fazlasıyla heyecanlıydı. Bu fikri ortaya atan kişi ben olunca başta çok şaşırmış, iri gözlerinin daha da irileşmesine sebep olmuştu. Algıladığında ise üstüme atlamış yüzümün her yerine öpücükler kondurarak bunun harika bir fikir olduğunu, gezdireceği çok fazla yer olduğunu söylemişti.

Busan'da bir evleri olduğundan kalacak yer sorun değildi. Babalarım da onlara ilk defa böyle bir teklif sunduğumdan heyecanlanmış ve hemen kabul etmişlerdi. Tabii Namjoon babam hemen kabul etmemişti ama Seokjin babama uyum sağlaması bir kaş kaldırmaya bakmıştı.

İlk defa onlardan uzakta kalacak, başka bir yerde yatacaktım. Bunu düşündükçe içim kıpır kıpır oluyordu. Ayrıca uzun zamandır yüzmemiştim de. Denizi fazlasıyla özlemiştim.

Derin bir nefes aldıktan sonra tekrardan Jeongguk'un yüzüne baktım ve nazik bir şekilde başını omzuma yaslamasını sağladıktan sonra telefonumu açıp bir fotoğrafımızı çektim. Daha önce onunla birlikte uyumuştuk. Ama bunu yaptığımızda sevgili değildik ve ben o anların farkında olabilecek bir durumda değildim. Sadece babalarımı ve kavgalarını düşünüp ana odaklanamamıştım.

Bu yüzden uyuyan Jeongguk görüntüsü benim için yeniydi. İçimi ısıtan bir görüntüydü. Uykusunun derin olup olmadığı hakkında fikir sahibi olsam uyurken büzülen dudaklarına defalarca kez öpücük kondurup şişkin yanaklarını seveceğim türden bir görüntüydü.

Temastan hoşlanmayan ben onun için bu hale gelmiştim ve buna inanamıyordum. İki dakika öpmeden, sarılmadan duramaz hale gelmiştim. Bunun bu denli bağımlılık yapmış olması inanılmazdı.

Pembe dudaklara bakıp iç çekmek sabahın ilk saatlerinde kalbime zararlı olabileceğinden bakışlarımı oradan çektim ve telefonumu kucağıma koyup kenarda duran kitabımı alarak okumaya devam ettim.

Artık okuduğum kitaplar beni eskisinden daha çok etkiliyordu. Önceden aşk denilen kavramı anlayamadığımdan kitaplardaki hislerle empati kuramıyordum. Sadece olay örgüsüyle ilgileniyor, duygu kısımları bomboş ifadelerle okuyordum. Şimdi öyle değildi. Okuduğum her aşk romanı Jeongguk'a yazılmış gibiydi.

Mister Right | Taegguk ✓Where stories live. Discover now