15| I knew i loved you then

7.8K 1K 1K
                                    

Merhabalarrrr

Bu bölümde satranç ile ilgili bazı terimler olacak bilmeyenler için ufak bir özet geçmek istiyorum bilenler direkt bölüme geçebilirrr

Piyon: ileriye doğru hareket eder, tek kare ilerlerler (başlangıç dışında, başlangıçta iki kare ilerleyebilirler)

At: L şeklinde ilerlerler, önünde taşlar olsa da diğer taşların aksine üzerlerinden atlayabilirler

Fil: sadece çapraz şekilde hareket edebilirler, istedikleri kadar ilerleyebilirler 

Kale: istediği kadar düz bir şekilde sağa, sola, öne, arkaya ilerleyebilirler

Vezir: en güçlü taştır.Herhangi bir yönde istediği kadar ilerleyebilir. (Düz, çapraz)

Şah: oyunun ana taşıdır. Karşı tarafın şahını ele geçiren oyunu kazanır. Fakat pek bir numarası yoktur. Bir kare öne, arkaya, sağa, sola ya da çapraza ilerleyebilir.

 hepinize iyi okumalarr❤

Jeongguk'la birlikte geçirdiğimiz üçüncü haftadaydık. Her bir gün birbirimize önceki güne göre daha çok alıştığımızı rahatça söyleyebilirdim.

Mesela artık onunla göz teması kurmaktan çekinmiyor, gözlerimi kaçırmıyordum.

Düşüncelerimi dile getirirken çekinmiyor daha rahat konuşuyordum.

Acaba benden ne zaman sıkılacak, beni yetersiz birisi olarak görüyor mu konu başlığı altındaki düşüncelerim aklıma daha az geliyordu.

Ve en önemlisi birlikte daha çok gülüyorduk.

Zaman geçirdikçe onun da farklı yönlerini keşfediyordum.

Bir kere ilk zamanlar gösterdiğinin aksine kırılgan bir çiçek gibi falan değildi. Ya da naziklikten ölmüyordu. Hatta beni gıcık etmekten hoşlandığını görmüştüm. Melek görünümlü bir şeytan çıkmıştı içinden. Bu halleri beni zaman zaman şok etse de güldürüyordu da.

Ayrıca kesinlikle çok inatçı birisiydi. Aklına bir şey koydu mu onu yapardı. Gecikirdi ama yine de yapardı. Bunu benimle arkadaş olduğunda da yakından görmüştüm ve bu aralar da yakından görmeye devam ediyordum.

Çünkü Jeongguk aklına yeni bir şey koymuştu.

Bana sarılmak istiyordu.

Buna neden bu kadar takılıyordu bilmiyordum çünkü sarılmamın özel bir gücü, iyileştirici bir durumu falan yoktu. Ama kafasına takmıştı işte. 

Her reddedişimde gözlerinden sinsi parıltılar geçiyor, ona gözlerimi kısarak baksam da konuyu değiştiriyordu ama unutmadığını belli ediyordu.

Bunu ona birçok kez söylemiştim. Fiziksel temastan gerçekten nefret eden biriydim ve öyle durumlarla karşılaştığımda ne yapacağımı bilemez put kesilirdim.

Babalarım da zorla öper zorla sarılırlardı bana.

Herkes fiziksel temastan hoşlanmazdı bunu neden anlamıyorlardı ki?

Mister Right | Taegguk ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin