17

403 58 156
                                    

Keyifli okumalar 🫶🏻🫶🏻

...

Tasarlanmış Tesadüfler

Güzel bir gün olacaktı.

Sabah erkenden kalkıp muhteşem bir kahvaltı hazırlamıştım ve son düzeltmeleri yapıyordum, Tuğrul sofrayı görünce aklını kaybedecekti!

"Biraz da salça," Elimdeki tavayı ocağın üstüne bırakarak derin bir nefes verdim, yorulmuştum ama değmişti. Eserime bakmaya doyamıyordum, tefecinin midesine gidecek olması bir miktar üzücüydü ama bunu çok düşünmemeye çalışıyordum.

Her şey hazır görünüyordu, geriye sadece ölü gibi uyuyan adamı uyandırmak kalmıştı. "Tuğrul!" diye bağırdım, bir taraftan da odasına doğru yürüyordum. "Beni çok uğraştırmadan uyansan iyi edersin!"

Bağırarak odasına kadar geldim ve ufak bir tıklatmadan sonra beklemeden açtım. Göreceğim her görüntüye kendimi hazırlamıştım ama korktuğum şükür ki başıma gelmemişti.

"Günaydın!" Hala bağırmaya devam ediyordum, onun ise yüzünde en ufak bir değişim bile yoktu. Bu mamut ağırlığında uykusuyla şimdiye kadar iyi hayatta kalmıştı, biri uykusunda kolunu kesse fark etmeyecek gibi yatıyordu.

"Acıktım ve şaheserimi görmezsen gerçekten üzülürüm," deyip yatağına oturdum. Yüzünü görebilmek adına tamamen ona doğru dönmüştüm, kapalı göz kapakları birazcık bile titremiyordu. "Davul mu çalmalıyım yani?" Mırıldanarak yavaşça yatağına oturdum ve ona bakmaya başladım.

Nefes almasa gerçekten öldü sanacaktım.

"Bugün seninle önemli şeyler konuşacağız," dedim ve beni duymamasına rağmen devam ettim. "Bana karşı dürüstmüşsün gibi davranıp manipüle ediyorsun ama yemezler. Bir an evvel ortak olduğumuzu kabullenmen lazım." Elimi yüzüne çıkardım ve kaşındaki çiziğin üzerinde elimi gezdirdim. Derin değildi, yakından bakılmadığı sürece dikkat bile çekmiyordu.

"Aslında çok da kötü görünmüyor," diyerek iç çektim. O kadar ruhsuz bir insandı ki uyurken bile bomboş görünmesini beklemiştim. Beni şaşırtmıştı çünkü uyurken küçük bir çocuğa benziyordu. Hem de asla olmadığı kadar masum bir çocuğa.

Kendi düşünceme güldüm, bu tefeci ve masum olmak mı? Sabah sabah kahvaltı hazırlamakla kafayı bulmuştum herhalde.

"Neden kötü görünsün?" Bir anda duyduğum sesle panikleyerek anında elimi kendime çektim. "Oha, uyuma numarası mı yapıyordun?" dediğimde kafasını salladı ama gözleri hala kapalıydı. "Hayatın yalan olduğu için yalanın her türünde iyisin, vay be."

Söylediğim komikmiş gibi güldü ve gözlerini araladı. Yeni uyandığı için gözleri olduğundan küçük görünüyordu ve birini diğerine göre daha çok kısmıştı. "Kaşta çizik sevmez misin?" diye sorduğunda "Ne alaka?" diyerek anlamadığımı belli ettim. Saniyeler sonra ise jetonum düşmüştü.

Elim kaşında olduğu için söylediğimi çiziğe yormuş olmalıydı, halbuki ben ifadesiz duran yüzünün uyurken aldığı masumiyeti kastetmiştim. "Ha, anladım. Kötü durmuyor işte belirtmek istedim," Onu geçiştirmek için konuştuğumda derin bir nefes vererek gözlerini kapattı. "Dünyanın en saçma insanısın ve sabahın köründe seni odamda görüyorum."

Bu adam benimle böyle konuşunca istemsizce tepem atıyordu, dünyanın en saçma insanı bensem o da şeytanın dünya şubesiydi.

"Sana bir sürprizim var, bayılacaksın!" Tuğrul tekrar gözlerini açtı ve sabır diler gibi yüzüme baktı. "Emin ol sabahtan beri mutfakta şarkı söyleyen bir kız yeterince büyük bir sürpriz oldu, daha fazlasını istemiyorum."

DİP: ACININ KRALLIĞI Onde as histórias ganham vida. Descobre agora