Onlar ayrı dünyaların iki ayrı insanıydı.Onlar birbirlerine uçsuz bucaksız dağlar kadar uzaktılar.
Genç adam nerden bilebilirdiki zengin gösterişli hayatının tam ortasına düşen büyüleyici bir taşa aşık olabileceğini , nereden bilebilirdiki Tesettürl...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ÖNEMLİ OKUYUN!!!
Cümleten Selamün Aleyküm:)) Nasılsınız ? Moraller nasıl ?Bu soruyu sormam hata biliyorum ama her neyse sadede geleyim. Sık sık olmasada ara sıra alıntı bölümler yayınlayacagım buda bunlardan biri merakınızı biraz gidermek için
Size küçük bir sır vermek istiyorum belki benim yazım tarzımdan beni birazcık olsun tanımışsınızdır.Ben küçük sırları, küçük oyunları hikayeme dahil etmeyi çok severim ve şaşırtmayıda.Bu hikayem sırlarla dolu unutmayın; ) Ve sabır ederek hikayenin yeni bölümlerini bekleyen tatlı okuyucularıma kocaman sevgileeeer
Yeni sezonun tarihi belli değil yeni sezonda görüşmek üzere Allaha emanet olun:))
Bol bol vote ve yorumlarınızı bekliyorum.Hepinizin yorumlarını ve sorularını inşaAllah cevaplayacağım.
********
-"Kocacım hadi kalk artık sabah namazını kılacağız daha." -"Beş dakika daha." -"Olmaz olabilemez namaz geçikmeye gelmez." dedi Esra Kereme bakarken Kerem sarılmış olduğu yastıktan bianda kalkarak Esraya baktı. -"Esra ."dedi bianda inanamayarak Esraya bakarken "Sen burdasın."
-"Evet eşim değil misin tabiki yanında olacağım iyi misin sen?" dedi gülümseyerek -"Eş mi biz seninle evli miyiz?" dedi Kerem şaşkınlıkla Esra gülümseyerek Keremin elini tuttu ve "Bak bunlar yüzüklerimiz biz seninle evliyiz." dedi Kereme bakarken Kerem Esranın elini tutmasını mı şaşırsın ,yoksa evli olduklarına mı? Anlam veremiyordu.Bianda büyük bir özlemle Esrayı kendine dogru çekerek sıkıca sarıldı seni seviyorum seni seviyorum dedi kolları arasındaki karısına
Gözlerini yavaş yavaş açtığında Esranın yanında olduğunu farketti.Yine uyuya kalmıştı.
-"Rüyaymış.Çok güzel ve anlamlı bir rüyaydı."dedi iç geçirirken
Bianda arabasından inerek Esranın yanına doğru gitti. " Kıymetlim... ömrüm... hayatımın tek anlamı...nefesim...Bu rüyanın gerçekleşmesini çok isterdim ,isterdik sen de istederdin biliyorum -"Neyse dedi ve"Bugün ne yapmak istersin sana kitap okumamı ister misin ? ya da dur dur sana meşhur dillere destan bir hikaye anlatacağım.Anlatmamı ister misin ? İstersin değil mi biliyorum hadi başlıyalım."
"İki yürek ,iki farklı hayata sahip iki yüreğin yolları bir gün kesişmiş. Çocuk kızın gözlerine bir kere bakmış ve işte demiş ömrüme ömür katacak kadın.... Kızın farklı bir hayatı olsada çocuk umursamamış sevmiş çok sevmiş.Daha sonra kızda sevmiş ama bir gün... "dedi ve gözünden akmaya başlayan göz yaşlarını elinin tersiyle sildi "Bir gün..."dedi boğuk bir sesle. "Kız sonsuza denk..." dedi ve eliyle ağzını kapadı hıçkırıklarının duyulup kıymetlisini üzmek istemiyordu.
"Neyse..."dedi sesini düzelterek "Sana ben hiç çiçek almadım nasip olmadı almak bu yüzden hangi çiçeği daha çok sevdiğini bilmiyorum. Ama biliyor musun senin çiçeğe ihtiyacın yok sen dünyanın en narin, eşi benzeri bulunmayan en güzel çiceğisin.Hele gözlerin o kahverengi gözlerin beni benden alıyor o gözlere tekrar bakmak istiyorum ben o gözleri çok özlüyorum.Biliyorum sen şimdi bana kızıyorsun haram diyeceksin ama insan özlüyor işte. Keşke her şey bi rüya olsa sen uyansanda şurdan seninle beraber yürüyüp gitsek söz sana dokunmayacagım , seni sinir etmeyeceğim , sen ne dersen o olacak senin yanında sen istemedikçe sesimi dahi çıkartmam sadece...senin yanımda olduğunu hissetmek bana yeter."dedi boğuk çatalllaşmış sesiyle
Uzamış sakalları, dağılmış saçları, gözünde kurumayan göz yaşlarını umursamadan derin bir nefes alarak oturduğu beyaz , buz gibi taştan kalkarak beyaz mezar taşını öptü gözlerini sımsıkı kapatarak
-"Yarın görüşürüz Taş Kafalı'm." dedi ve yürümeye başladı.Icinden Remziye lanetler okuyordu onu bulacaktı ve bu yaşattiklarini en agiriyla ödetecekti ona.Hayatın omuzlarında biriktirmiş oldugu yük , gözünde dindiremediği göz yaşlarıyla ve intikam ateşiyle yürüdü.
●●●●● -"Kulağım çınlıyor Kerem yine beni anıyor."dedi alayla gülerek
"Remzi" diye seslenen müstakbel eşine döndü gözleri. Remzinin hayatındaki en büyük kazancı karşısındaydı.Esra onun için hayatın anlamı olmuştu. ●●●●●
"BENİ TAKİPTE KALIN"
Şuan şaşkınlıktan ne yazacagınızı şaşirdiniz biliyorum ama hadi bakalam Bol bol vote vee merakla yorumlarınızı bekliyorum...
