5.BÖLÜM:DÜŞÜNCELER

15.4K 910 49
                                    

Hayatın insana neler getirdiği veya neler alıp götürdüğü belli olmuyor.

Esra ,ögretmenler odasında kimsenin olmadıgı sessizlikte çayını yudumluyordu .Aklına sabah Keremin dedikleri geldi gülümsedi ama sonradan ciddileşti ve kafasından bu şaçma düşünceleri uzaklaştırdı.

Ortamdaki sessizliği telefonun melodisi bozdu.

Esra arayan kişiyi gördüğünde sevinçle telefonu açtı

-"Annem" diye başlamıştı bu konuşma uzun sürecege benziyordu.

Esra annesiyle uzun uzun hasret giderdi.Onları özlemişti çok uzun zaman olmuştu onları görmeyeli.En yakın zamanda Ankaraya gitmeyi aklına koymuştu.

Saatine baktıgında ders zamanı olduğunu farketti.Bardagında kalan son bir yudum çayıda yudumladıktan sonra sandelyesinden kalktı ve çocukların yanına gitti.

-"Ee çocuklar uykunuzu aldınız mı?"

Hepsi bir ağızdan evet cevabını verince hepsine ayrı ayrı tebessümünü yolladı.

-"Şimdi oyun hamuru zamanı."dedi

Hepsi birden neşeyle oyun hamurlarını çıkartıp oynamaya başladılar.

Bır saat sonra ders bittiğinde üzerinde tatlı bir yorgunluk vardı.Esra eşyalarını toparlayıp sahile inmeye karar verdi yorgundu ama biraz hava almaya ihtiyacı vardı.

------

Tek erkek evlat iyi mi bilinmez ama şirketlerin bütün yükü Keremin omuzlarında olduğuna göre onun için pekte iyi sayılmaz.

Yogun bir kargaşa içinde geçen günü sonunda bitmişti.Çalışma masasında otururken gözüne toblodaki karışık renklerden pembeye dikkat verdi.

Ee tabiki Esra geldi aklına ve gülümsedi.O gülümserken odaya kuzeni Mehmet girdi .

-"Oo bizimki bizim alemden çıkmış hangi alemdeler acaba?"

-"Hı ne dedin."

-"Hiç ya şirket battıda ."

-"İyi dedi ve önündeki dosyayı incelemeye başladı."

Sonra ne dediğinin farkına vardı ve dosyadan kafasını kaldırarak mehmede baktı.

Onun kaşlarını kaldırmış halini görünce dosyayı hızlıca kapattı ve arkasına yaslandı.Eline aldıgı kalemi kafasına fırlattı.

-"Kuzen lütfen bu kafa bana lazım."

-"Kafanı koparmadan sus."

-"Neyin var geldigimde gülüyordun."

-"Bir şey yok sadece yorgunum,dedi.

-"Demek yorgunluktan gülüyosun bu delirmenin ilk belirtileri söyleyim."

-"Canın dayak istiyosa söyle ellerim kaşınıyo bu ara."

-"Hangi elin para gelicektir kuzen parayada ihtiyacın yok ama para paradır yani."

-"Kerem eline geçen diger kalemide tam mehmedin kafasına nişan alarak attı."

-"Çok komiksin." dedi ciddi gözükmeye çalışarak -"seninle ugraşamam."

Sandalyeden kalkarak ceketini ve telefonunu aldı .

-"Nereye ?"dedi Mehmet

Ceketini giymek yerine tek omzuna atarak eve dedi ve çıktı.

Eve geldiğinde Alinin çığlıkları ile karşılaştı.Alinin odasına giderek.

-"Aliii! dedi

"Dayı!"

-"Neden bagrıyosun annene." dedi biraz sinirli gözükerek

-"Al yegenini konuş ablacım beyfendi dogum gününü Çırağan Sarayında yapcakmış."

Kerem tek kaşını kaldırarak "Çıragan Sarayı mı? "

-Tamam ben hallederim bunu sen çık."

Ablası odadan çıktıktan sonra Aliyle konuşmaya başladı.

-"Dayıcım nerden çıktı bu?"

-"Dayı orası çok güzel banane ben orda yapcam."

"Bak orası çok büyük siz çok küçüksünüz .Hem orda ben senin dügününü yapcam."

-"Dayıııı diye bagırdı."

-"Kerem gülerek evde yapalım

olmaz Semih yaptı ."

-"O zaman tek bir yer kalıyo

okulda yapcaz."

-"Dayı çok akıllısın oleyy." dedi ve boynuna atladı.

-"Bak bu akıllı bogulmadan bırak boynumu."

Kerem Aliyle biraz vakit geçirdikten sonra odasına gitti.O kadar yorgundu ki kendisini öylesine yataga bıraktı.

Tam gözlerini kapattıgında Esra geldi aklına barış imzası imzalamışlardı.Ama Esranın farklı biri oldugunu biliyordu.Elini uzattıgında elini dahi tutmamıştı tutmayı bırak konuşmaktan bile çok çekinen biri vardı karşısında.Farklı biri girmişti hayatına.Hayatına mı? o Kereme çok uzaktı bu her halinden belli oluyordu bu kendisine ikaz edip yumdu gözlerini.

------

Esra sahil turundan sonra Akşam yemegi için Ayşenin büyük ısrarlarıyla onlara gitti.

Annesi ve babası Esrayı kendi kızları gibi gördüklerinden Ayşenden ayırt etmezler.

Güzel bir yemegin ardından Ayşenle Esra masayı toplayıp mutfakta kahve yapmaya koyuldular.

-"Çok sessizsin."

-"Yorucu bir gündü."

-"Hmm."

Ayşen Esranın üzerine varmamaya karar vermişti.Yorgun oldugu herhalinden belliydi.

-"Kahveleri içelim abim birazdan gelir seni bırakırız ."

-"Gerek yok ben kendim giderim."

-"Şaçmalama."

-"Tamam susstum.Sen kahveleri yap ben bi namaz kılıp geliyorum ."dedi ve Ayşenin odasına ilerledi.

Namazını kılıp içeri geldiginde Ayşenin abisinin geldigini görünce -"Hoşgeldin Emre abi."

-"Asıl sen hoşgeldin nasılsın okul nasıl gidiyo?"

-"Şükür Her şey çok güzel."

Gecenin sonunda Ayşen ve Abisi Esrayı eve bıraktı.

Esra yatsı namazını kıldıktan sonra yeni bir güne uyanmak üzere gözlerini kapadı .

Sabah namazından sonra güneşin doğuşunu izledi bir süre daha sonra koltukta biraz kestirdikten sonra hazırlanmak üzere kalktı.

İlk önce enerjik bir kahvaltı yaptı.

Bugün feracesini giymeye karar vermişti.İlk Başartüsünü yaptıktan sonra son olarak feracesini giydi.Aynada kendisine son kez baktıktan evden çıkıp kapısını kilitledi.

Dışarı çıktığında çantasına telefonunu koyuyordu kafasını kaldırdıgında gördügü manzarayla şaşkınlıkla ne yapacagını şaşırdı neredeyse manzara karşısında çıglık atacaktı.

vuslatz...

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Her gün düzenlenen bölünlerin yeni bölümü paylaşılacak bilginize.

sevgilerr;))














TAŞ VE ODUN KAFALILAR Where stories live. Discover now