0.1

17.1K 949 1.1K
                                    

Oldukça sıradan denilebilecek bir hayata sahiptim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oldukça sıradan denilebilecek bir hayata sahiptim. Üniversite öğrencisiydim, sevdiğim ve istediğim bir bölümde okuyordum. Güzel bir arkadaş çevresine, iyi anlaştığım ebeveynlere sahiptim. Hayatım şimdiye dek yolunda gidiyordu, tek bir şey dışında.

En yakın arkadaşım Rosé, farklı bir insan olmaya başlamıştı. Birbirimizi çocukluğumuzdan beri tanırdık, hatta birbirimizi kendimizden bile daha iyi tanırdık ama son günlerde bu durum tamamen değişmişti. İlk başlarda, vücudunda ufak değişiklikler yapmaya başlamıştı. Piercing ve dövmeden asla hoşlanmayan arkadaşım, neredeyse bütün kolunu dövmeyle kaplatmış ve yüzündeki birçok noktayı -ve hatta göbeğini bile- piercing ile süslemişti. Kısa bir sürede böyle değişikler yapması, beni elbette şaşırtmıştı ama bu konunun üzerinde fazla durmamış, o tarz şeylere ilgi duymaya başladığını düşünüp onu sorgulamamıştım. Daha sonra, okula her gün gözaltıları tamamen mor bir halde gelmeye başladığında, onun için endişelenmiştim ama o her gün, sadece yorgun ve uykusuz olduğundan bahsedip beni susturmuştu. Onunla her gün konuşmaya çalışmıştım ama o beni sürekli görmezden gelmişti. Okula gelmeleri de azalmaya başladığında, eskiden her gün görüştüğüm kızla neredeyse iki yabancı gibi olmuştuk. Onunla buluşmak istiyor, onu arıyor ve sürekli mesaj atıyordum ama hiçbir şekilde bana geri bir dönüş yapmıyordu. Onun için hem endişeleniyor, hem de deli gibi korkuyordum.

Ve şu an, benimle aynı düşüncelere sahip olan bir başka kişinin, Bayan Park'ın evindeydim. İkimizde düşünüyorduk. Ona neler oluyordu hiçbir fikrimiz yoktu ama bir şeyler yapmak zorunda olduğumuzun farkındaydık. Yoksa ben en yakın arkadaşımı, o da kızını kaybedecekti.

"Lalisa, benden gizlediğin bir şey yok, değil mi?" Bayan Park ağlamaklı ses tonuyla konuştuğunda derin bir iç çektim. "Yemin ederim Bayan Park, sizin bildiğinizden fazlasını bilmiyorum. Bana artık hiçbir şey anlatmıyor, hatta telefonlarıma bile cevap vermiyor."

Bayan Park anladığına dair başını usulca salladığında, titreyen elleriyle çay dolu fincanından bir yudum aldı. "Uyuşturucu kullanıyor," dedi net bir sesle. "Buna eminim artık."

"Rosé'yi tanımıyormuş gibi konuşmayın lütfen, o bunu asla yapmaz." Yalan. Dürüst olmak gerekirse, ben de Rosé'nin uyuşturucu -ya da o tarz bir madde- kullanmaya başladığını düşünüyordum ama Bayan Park oldukça mutsuz ve gerginken, onunla aynı fikirde olduğumu söylemek pek de mantıklı değildi. Sonuçta buraya onu sakinleştirmeye ve telkin etmeye gelmiştim, daha fazla üzmeye değil.

"Peki ne yapacağız, Lisa? Kızımın yüzünü doğru dürüst bile göremiyorum artık." Bayan Park'ın üzüntüden çökmüş yüzüne ve zayıflamış vücuduna baktım kısa bir an. Rosé'nin, annesine böyle bir acı yaşatmaya hakkı yoktu, ne olursa olsun artık aklı başına gelmeliydi.

"Rosé gece dışarı çıktığı zaman hemen beni arayın," dedim bir anda aklıma gelen ve düşünülmemiş planı ona açıklarken. "Onu takip edeceğim, en azından nereye gittiğini, kimlerle takıldığını öğrenebiliriz."

allure of darknessHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin