8- Beklemek

1.7K 62 23
                                    

Helloo!

Yeni bölümle sizlerleyiz, umarım beğendiğiniz bir bölüm olur.💜

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın🥳

Duyurular ve alıntılar için;
Instagram; tutsakofficiial

🕊

Numara

Mesaj atan numara

"Efendim"

"Seni çok özledim Nare."

"Kimsiniz?"

"Ölü olması gereken biri"

Ölü olması gereken..

"Tanışıyor muyuz?"

"Beni bu kadar çabuk unutmuş olamazsın"

"Hatırlamadığım birini unutamam" ses engelleyici kullanıyordu.

"Hatırlatacağım kendimi, biraz daha zaman"

"Ben hatırlamak istemiyorum"

"Ama ben hatırlatmak istiyorum" güldü.
"Görüşeceğiz Nare Yıkılmaz" kapattı.

Önce sinyalin nereden geldiği bulmam gerekiyordu. Hat kimin üzerine öğrenmeliydim. Laptopumu evden getirdiğim için çok mutluyum. Benden mutlusu yoktu şu anda. Çantama uzandım. Laptopu çıkarıp açılması için yatağın üzerine bıraktım. Defter ve kalem de çıkarmıştım. Arayan numaranın önce sinyalinden nerede olduğunu öğrenmem gerekiyordu. Sonra hattın kime ait olduğunu bulacaktım. Sistem açıldıktan sonra numarayı girdim. Sinyal alınamadı. Ne demek alınamadı.

En son aldığı yere baktım. Farklı şehirlerden sinyaller geliyordu. Sinyali yönlendiriyolar demekti bu. Demek ki ne iş yaptığımı biliyorlar. Sinyali yönlendirenin adresi de işimize yarar. Tek tek kurtuldum sahte sinyallerden. Tek biri kaybolmuyordu. Yakından gelen bir sinyal. Bana bu kadar yakın mıydı?

Numaranın sahibini arattım. Öyle bir numara bulunamamaktadır. Dalga mı geçiyorsunuz benimle? Sinyal 30 kilometre civarından geliyordu. 30 kilometreyi haritaya girince bomboş bir arazi çıktı. Yaklaşık 2 kilometre civarı bomboş bir arazi ve ortasından geçen bir yol. Ya bana geliyordu bu yoldan ya da beni gördükten sonra dönüyorlardı. İyice sinirlenmiştim. Durup dururken başımda az bela varmış gibi bir de bu gizemli beyefendi çıktı başıma. Sinyali yönlendireni aradım.

Uzun uzun. Kesinlikle beni tanıyan biriydi. Yazdığım kodlara hakim olmayan kimse şifrelerimi bu kadar kolay kıramazdı. Şirkette kimseyle yakın değildim. Kimsenin bilgisayarından da kod yazmamıştım. Sakin olmam gerekiyordu. Soğuk bir şeyler istiyorum. Aşağı inmek istedim, o an eğer bilgisayarın başında kalmaya devam edersem delirirdim.

Merdivenleri indim yavaş yavaş. Saat yine sabaha karşıydı. Mutfağa geldim. Işıkları açtım. Buzdolabına yöneldim. Ayy mercimek köftesii.. Nasıl unutmuşum ya. Hemen bir tabak alıp içine doldurdum. İçeceklere baktım. Redbull vardı fanta ve sprite arasından redbull'u seçmiştim. Tabağımı da içeceğimi de alıp mutfaktan çıktım.

Merdivenlerin başına geldiğimde arkamda kalan dış kapı açıldı. Çakıroğlu gelmişti ama saatler önce beni bıraktığı halinden eser yoktu. Kafası güzel de olabilirdi ama öyle durmuyordu. Gözlerinde öfke vardı sanki. Beni yeni fark etti.

"Niye ayaktasın?" öfkeli gibi değil direkt öfkeli.

"Sanane?"

"Beni mi bekledin?"

TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin